Konya HAFİF YAĞMUR
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
TORKU BİSKÜVİ

Nevruz der ki!

Nevruz der ki! - Erol Sunat - Yeni Meram Gazetesi

Nevruz, yeni gündür. Nevruz, gün ışığıdır. Nevruz, baharın başlangıcıdır. Çiğdemlerin, nevruzların açtığı, toprağın mis gibi koktuğu, kuşların cıvıl cıvıl ötüştüğü, bahar kokularının geldiği bir gündür.

Bayramdır bayram!

Türk Milletinin ayak bastığı, üzerinde devletler kurduğu, hüküm sürdüğü Orta Asya’dan Balkanlara kadar uzanan coğrafyada çok uzun yıllardır bayram olarak kutlanılır.

Nevruz 21 Mart’tır.

21 Mart’ın en büyük özelliği gece ve gündüz sürelerinin birbirine eşit olduğu yılın tek günü olmasıdır.

Ayrı, apayrı bir gündür.

Ve Nevruz, kavramı ve anlamı olarak, aidiyeti, kökü ve kökeni binlerce yıldır Türk Milletine aittir.

Anadolu coğrafyasına;

Türk Milletinin Oğuz boyunun,Bozok kolundan;Kayı, Bayat, Alkaevli, Karaevli, Yazır, Döğer, Dodurga, Yaparlı.Avşar, Kızık, Beğdili, Karkın…
Üç ok kolundan;Bayındır, Beçene, Çavuldur, Çepni, Salur, Eymür, Alayuntlu Üregir, Iğdir, Büğdüz, Yıva, Kınık boyuyla birlikte, kültürümüzle, geleneklerimizle, sazımızla, sözümüzle ve nevruzumuzla birlikte geldik!

“Nevruz der ki, ben nazlıyım / Sarp kayalarda gizliyim /Mavi donlu, gök gözlüyüm / Benden âlâ çiçek var mı?”

Böyle bir nazlı çiçeğe kıyılır mı?

Böyle bir yaklaşıma, hoşgörüye, barışa, kardeşlik mesajlarına, mermiyle, bombayla cevap verilir mi?

Nevruz ateşi dostluk ateşidir!

Nevruz ateşi, dost olanı, dostluk elini uzatanı yakmaz!

Nevruz Türk Milletinin Orta-Asya’dan getirdiği, ulaştığı coğrafyalara taşıdığı, götürdüğü bir kültürdür, bayramdır, hoşgörüdür, anlayıştır!

Nevruz, kindarlığın ve düşmanlığın ötesinde, çok sevilen, sayılan, saygı duyulan, uğruna inanılan bir çiçek ve mana zenginliğidir..

Nevruz, barışın çiçeğidir, dostluğun çiçeğidir, kardeşliğin çiçeğidir.

Kazakistan’da “bayşeşek” derler!,

Kırgızistan’da adı “bayçeçek” olur!

Özbekistan’da “baharkız” derler nevruza…

Ancak, ortak adı “Nevruz”yada“Nevruz gülü”’dür.

Nevruz, Türk tarihinde rızıkların arttığı gündür!

İsteklere, dileklere kavuşulan bir gündür! .

Kaşgarlı Mahmut’un muhteşem eseri Divan-ı Lugati’t-Türk’te  Nevruz’un zikredilmesi, onun Türk kültüründeki yerini belirler.

Nevruz, kendi kültürümüzde yani Türk kültüründe, Ergenekon’dan çıkış bayramı olarak da kutlanır.

Usta şairlerimizden Yavuz Bülent Bakiler, “ Dokuz tuğ taşıdım ben, dokuz davula vurdum./ Dokuz evliya gücüyle yürüdüm geldim./ Büyüdü benimle mübarek yurdum./ Ebed-müddet bu devleti ben kurdum./ Nevruz toylarımızda ateşler tutuşturdum./ Orhun’dan, Seyhun’dan, Ceyhun’dan geçtim.”derken Nevruz’u, geldiğimiz Orta-Asya’dan yaşadığımız coğrafyaya beraberimizde getirdiğimize vurgu yapar!

Nevruz’da doğan çocuklara göbek adı olarak verilir, nevruz!

Kız çocuklarına; Banuşeşek ( Banuçiçek), Navngül, Gülbanu, Nevruz,  Nevruzay,  gibi isimler verilir yüzyıllardır.

El ele vermenin, omuz omuza vermenin, bir ve beraber olmanın günüdür Nevruz.

O günü ve ona yaklaşık günleri kana bulamanın değil!

Bayramı zehir etmenin değil!

Sevinç ve mutluluk günü olan nevruzu, tedirginlik günü, korku günü, endişe günü, sokağa çıkamama günü haline getirmek değil!

Nevruz, mana ve anlam bakımından bir ayrılık türküsü değildir!

Nevruz, kan ve ateşin, gözyaşlarının, hıçkırıkların, bükülmüş boyunların, tehditlerin ve meydan okumaların günüde değildir.

Hiçbir bayram gününde böyle anlamsız, böyle manasız, sevinç ve mutlulukları insan yüzlerinde donduran ifadeler olamaz!

Nevruz, biz bulduk, bizim kültürümüzdü, bizden aldılar denilen bir açıkgözlülüğün adı da değildir!!

On-yirmi sene öncesinde biz keşfetmiştik denemez!

Birdenbire icat edilen bir gün hiç değildir!

Nevruz madem ki, bayram günüdür!

Bayram günü gibi kutlanmalıdır!

Nevruzu, paravana olarak kullanmak niye?

Nevruzu kanla, ateşle, korkuyla, ölümle yan yana getirmek nevruzu bilmemektir, ruhunu ve özünü kavrayamamaktır, nevruzun vermek istediği birlik ve beraberlik mesajına inanmamaktır!

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Çanakkale Savaş Anıları

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.