ABD’DEKİ TÜRK EVİ VE ERBAKAN HOCA

Dünya siyasetinde milletlerin lobilerinin tesiri büyüktür. En etkili lobilerde Yahudi, Ermeni ve Rum lobileridir. Biz Türkler son yüz yıl içinde bir lobi oluşturamamışız. Bu gayeye hizmet için 1977 yılında ABD’de bir bina satın alındı. Bu bina ihtiyaca cevap veremeyince yıkıldı, yerine otuz altı katlı 171 m yüksekliğinde çok geniş alanlı bir bina yapıldı. Şu anda ABD ile ilgili dış misyon işlerinde bina hizmet vermektedir. Özellikle devlet adamlarımızın ABD ziyaretlerinde birçok görüşme bu binada yapılıyor. Yakın geçmişte Birleşmiş Milletler toplantısına giden cumhurbaşkanımız burada çok sayıda devlet adamı ile görüşmüştür. Diğer yandan bu görkemli bina ABD’de yaşayan vatandaşlarımızın da ülkemize aidiyet duygusunu artırmaktadır. Binanın azameti orada yapılan görüşmelere gelen kişilerin nitelikleri devletimizin gücünü göstermektedir. Yetmişli yıllar Kıbrıs Barış Harekatımız sonucu ABD ile aramız çok gergindi. ABD bize askeri ambargo uygulamaktaydı. Sonradan askerlerin ve Kuzey Kıbrıs’ın 1.Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın anlatımlarından öğreniyoruz ki o harekatta karar verici Ecevit değil, Erbakan’dı. Hatta Erbakan askerlere başbakan vekili olarak adanın tamamını almak için talimat vermiş, o anda Başbakan Ecevit İngiltere’deki ziyaretini yarıda keserek gelmiş harekatı durdurmuştur. Burada Dış İşleri Bakanlarından ünlü siyasetçi İhsan Sabri Çağlayangil’in bu ambargo ile ilgili bir hatırasını da anmak gerekir.
ABD ile olan gerginliğimiz sürmekte iken yıl 1977 olur. İktidarda Demirel, Erbakan ve Türkeş’in partilerinden oluşan Milliyetçi Cephe hükümeti vardır. İhsan Sabri Bey’de Adalet Partisinden Diş İşleri Bakanıdır. Demirel İhsan Sabri Bey’i ambargoyu kaldırtmak için ABD Başkanı Jimmy Carter’la görüşmeye gönderir. Bakanımız yirmi gün ABD’de randevu almak için bekler. Nihayet yedi dakikalık bir randevu alabilir. Süre çok kısa olduğu için bakan söyleyeceklerini ezberler. İçeri alırlar, Carter arkası dönük pencereden dışarıya bakmaktadır. Selamını bile almaz. Yine de bakanımız ezberlediği cümleleri o haldeki Carter’e söyler. Tam o sırada tevafuk olacak ya başkanın masasındaki kırmızı renkli telefon çalar. Başkan telefonla konuşur. Zoraki bir gülümseme ile Sayın Çağlayangil böyle önemli bir konuyu ayak üstü konuşmayalım akşam yemekte konuşalım, der. Çağlayangil şaşkınlık geçirir: ‘Sayın Başkan az önce yüzüme bile bakmadınız şimdi ise yemeğe davet ediyorsunuz. Bunların sebebini öğrenebilir miyim?’ dediğinde Carter “Sizin geçimsiz bir ortağınız var. Prof. Dr. Necmettin Erbakan Demirel’e baskı kurmuş ve hükümetiniz ülkenizdeki tüm ABD üslerinin faaliyetini durdurmuş, telefonda onu söylediler” der. İhsan Sabri Bey, o kadar bakanlık yaptım ilk defa o anda bakanlığımın zevkine vardım, diye bu olayı anlatır. Evet, içerisinden 47 devlet çıkarılan Osmanlı’nın bakiyesi olan devletimiz, devlet adamlarımız, batının güdümünde olmadan zaman ve zemin gözeterek hayır demesini bilmeli, gereğini de yapmalıdır.