Başkan Yetiştirici: “Depremde canımızın yanmaması için bina envanteri şart”

İstanbul’da Silivri açıklarında önce 3.9 daha sonra da 6,2 büyüklüğünde artçı sarsıntılar meydana gelmeye devam ederken Tüm Türkiye’nin gündemi tekrar depreme dayanıklı binalar ve bina envanteri verilerine çevrildi. Yeni Meram’a konuyu değerlendiren İnşaat Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Hasan Özgür Yetiştirici, “Bu sene bayram sevinci yaşadığımız 23 Nisan günü Marmara Denizinde meydana gelen sarsıntılar ile üzüldük. O hep korkarak beklediğimiz İstanbul Depremi yine akıllara geldi. Belki beklenen o büyük İstanbul Depremi olmadığı için şanslıyız ama biliyoruz ki ülkemiz bire deprem ülkesi ve hazırlıksızız” dedi.

” Sürdürülebilir bir bina çalışması gerekli”
Başkan Yetiştirici, depremlerden sonra Türkiye kamuoyunda hep binalara ilişkin envanter bilgilerinin gerekliliği tartışmalarının yapıldığını hatırlatarak, “Daha önceki yıllarda da hep konuşuldu. Sürdürülebilir bir bina çalışması gereklidir diye seslenişlerde bulunulmuştu. Ülkemizdeki Kocaeli, İzmir gibi bazı illerde yerel belediyeler ile protokoller yapılmış ve kısmi olarak bölgesel ve mahalle bazlı veriler toplanmıştır. Beklenen ise tüm Türkiye genelinde bir envanter çıkartılması ve gerekli hazırlıkların bir an önce yapılmasıdır.” şeklinde ifade etti.

“Türkiye’deki binaların yüzde 38,7’si yıkılmalı”
Gerçekleştirilecek çalışmalarla sahadan veriler toplanması gerekliliğini dile getiren Başkan Yetiştirici, “Her türlü resmi ve özel binaların yapım yılları, taşıyıcı sistemlerinin statik rölevelerinin uygunluğu, dışarıdan müdahale olup olmadığı, kesilen kolon-kiriş bulunup bulunmadığı, binaların yaşı, performans analizleri, demirlerinin pas paylarının halen sağlanmışlıkları, demir-beton aderanslarının devamlığının kontrolleri, yığma yapılar ise taşıyıcı olan duvarlarının yerinde olup olmadıkları sistemli bir çalışma ile ortaya dökülmelidir. Devlet İstatistik Enstitüsü’nün 2000’li yıllarda yaptığı bina sayımında Türkiye’deki 7 milyon 838 bin binanın yüzde 38.7’si yıkılması ve tamir edilmesi gereken bina olarak saptanmıştır. Bu belirlemeye uygun yenileşme güçlendirme çalışmalarını bütün illerimizde o tarihte başlatmış olsaydık; çürük binaların saptanması, yıkılması ve tamir edilmesi gerekenleri belirlenmiş olacaktı. Böylelikle de binaların bir bölümünü yenilediğimiz için depremlerde ölü sayısını azaltmış olacaktık. Sayımın il il dökülen tablosuna göre Türkiye’deki 7 milyon 838 bin binadan 131 bin 788’i harap olmak üzere yüzde 38.7’si harap ya da çeşitli oranlarda tamirat gerektiriyordu. depremin değil binaların öldürdüğünü” gerçeğinin bilinerek; hiç vakit kaybetmeden bir mıh gibi çakmalıyız akıllarımıza. Sürdürülebilir bina envanterimizin çıkarıp, yenileme ve tamir girişimini başlatarak gelecek depremlere ülkemizi hazırlamalıyız” uyarısında bulundu.

“Gerekli kanuni düzenlemeler hayata geçirilmeli”
Yetiştirici, bina envanterlerinin çıkarılmasının deprem konusunda büyük önem arz ettiğine dikkat çekerek, “Geçtiğimiz senelerde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından bina envanterinin yapılması konusunda bir duyuru yayınlanmıştır. Yerinde inceleme ve binaların künyeleme işlemleri tam olarak başlatılamamıştır. Bunun için gerekli kanuni düzenleme yapılmalı ve eğitim, ekipman temini ile bu işlemleri gerçekleştirecek teknik personel il müdürlükleri bünyesinde maalesef bulunmamaktadır. Bu aşamada yapı denetim şirketleri, STK’lar, meslek odaları, ilgili kurum ve kuruluşları göreve hazırdır. Doğru bir envanter çalışması olmadığı için de bazı odaklar tarafından yapılan açıklamalarda bilgi kirliliği gündeme gelmektedir” ifadelerini kullandı.

“Sürdürülebilir bir Türkiye envanterine ihtiyaç var”
Envanter ve binaların künyeleme çalışmalarının hiç zaman kaybetmeden hayata geçirilmesinin hayati önem taşıdığının altını çizen Yetiştirici, “Sürdürülebilir bir Türkiye bina envanteri” çıkararak bu envantere bağlı olarak deprem bölgeleri başta olmak üzere bütün kentlerde bina yenileme ve güçlendirme çalışmalarını başlatmamızı gerekmektedir. Bunun maddi alt yapısı için gereken fonu, uluslararası ve ülke içerisinden süreklilik taşıması şekilde gündemimize alabilmemiz gerekir. Ancak o zaman dünyanın başka coğrafyalarında ölümcül sonuç vermeyen yüzde 7’lik depremler bizde de ölümlere yol açmayacaktır. Çok geç olmadan tüm ülke genelinde bina envanterimizin çıkarılması dileğiyle”dedi.