Bu Ülkede Rekabet Kurulu Varmış

Değerli Okurlar, Marketler zinciri, binlerce ifade edilen mağaza sayısıyla dikkat çekiyor. Zincirin halkasına her gün yenilerini ekliyorlar. Niye eklemesinler ki? Onlara göre, nasıl olsa millete ne keserlerse millet onu yemek zorunda. Kimse de gıkını çıkartmıyor. İstedikleri gibi fiyatları kıvıracaklarını zannediyorlar. Farklı isim altında olmaları, onları birbiriyle rekabet ederek fiyat düşürme yarışına girmelerini gerekli kılarken; onlar tam tersine sanki bir masa etrafında toplanarak mamullerini nasıl fahiş fiyata satarız anlaşması imzalıyorlar. Adeta kartelleşiyorlar. Bir sene içinde başta yağ olmak üzere, birçok gıda maddesine % 100'e varan zamlar yapıyorlar. Geçen gün bir yerde kırmızı mercimeğin üzerinde 25 TL satış fiyatı görünce, gözlerime inanamadım. 8-10 TL olan mercimek, ne ara 25'lere kadar çıktı? Gerçekten vicdansızlık. 25-30 TL olan peynirler uçmuş 60-80 TL aralığında, hatta 120 TL'ye varıncaya kadar bir fiyatla satılıyor. Hiç de utanmıyorlar bu fiyatları mamullerin üzerine yapıştırıyorlar.

Neyse ki, bu ülkede “Rekabet Kurulu“ diye bir kurul varmış ve bu kurul nihayet Sayın Cumhurbaşkanının dürtüklemesiyle harekete geçti. Siz misiniz fahiş fiyat uygulayan? Alın size fahiş fiyatın cezası işte böyle olur dedi ve Kurul; BİM, Carrefoursa, Migros, Savola Gıda San, Şok, ve A101'e yaklaşık 2,7 milyar TL ceza kesti. Kurul; BİM'e 958,1 milyon TL, CarrefourSA'ya 142,5 milyon TL, Migros'a 517,7 milyon TL, Şok Marketler'e 384,4 milyon TL, Yeni Mağazacılık'a (A101) 646,6 milyon TL ve tedarikçi firma Savola Gıda'ya da 22,2 milyon TL para cezası verilmesini kararlaştırdı.

Serbest piyasa ekonomisi uygulaması kartelleşmeyi sağlasın diye mi uygulandı?

Rahmetli ÖZAL, gayet iyi niyetle, firmalar sırf birbiriyle yarışsınlar diye "serbest piyasa ekonomisi"ni uygulamaya koydu. Art niyetli bir kesim ise bunu kartelleşmeye çevirdiler ve vatandaşın ekmeğiyle oynamaya dönüştürdüler bu güzelim uygulamayı. Keza, ihracatı teşvik ederek ülkeye döviz girdisini sağlamak ve ticareti canlandırmak için "vergi iadesi"ni çıkarttı. Anında üçkağıtçılar türedi ve mobilya diye gemiler dolusu tahta parçası yurt dışına çıkartarak milyon dolarlık haksız kazanç elde ettiler. Biri çıkıp iyi niyetle bir şey yapıyor, anında üçkağıtçılar türeyip karşıt bir hamle yapıyorlar.Artık şu anlaşılıyor; Serbest bırakma diye bir şey bu millete yaramıyor. Denetim mekanizması sıkı çalıştırılmalı, açgözlü fırsatçılara fırsat verilmemeli ve fahiş fiyata fahiş ceza ile anında karşılık verilmeli.

Merhum Erbakan'ın üslubuyla: "sizi gidi vampirler sizi, sizi gidi işbirlikçiler sizi... "Evet değerli okurlar, komünist rejim değil ama, piyasalar başıboş bırakılmaya gelmiyor."Kızını serbest bırakırsan, ya davulcuya kaçar, ya da zurnacıya" misali, piyasayı da serbest bırakırsan ya fahiş fiyat uygular, ya da karaborsaya düşürmek için malları gizler, stok eder. Umarım bu cezalar herkese ders olur da herkes ayağını denk alır.
Saygılarımla…