28.03.2024 08:59
Cübbeli Ahmet Hoca, İsmailağa Cemaati’nden kovuldu
Nakşibendiliğin İsmailağa kolunun X hesabından paylaşılan yazıda, kamuoyunda “Cübbeli Ahmet Hoca” olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’nün “Hasan Efendi”nin şeyhliğini kabul etmediği ve bu sebeple cemaatle hiçbir ilgisinin kalmadığı söylendi.
İsmailağa Cemaati’nin X hesabından kamuoyunda “Cübbeli Ahmet Hoca” olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’yle ilgili bir yazı paylaşıldı. Yazıda Ünlü’nün “yapılan istişarelere rağmen tavrını değiştirmemekte ısrar ettiği” söylendi, “İhvânımızı ve kamuoyunu yanlış biçimde yönlendirmeyi sürdüren Cübbeli Ahmet Hoca, söz ve davranışlarıyla tarîkatımıza ve hizmetlerimize zarar veren biri hâline gelmiş ve Hasan Efendi (Kuddise Sirruhû) Hazretlerimizin şeyhliğini kabul etmemiştir” denildi.
Yazıda Ünlü’nün cemaatle hiçbir bağının kalmadığı belirtildi:
“Bu gerçeğe binaen kendisinin tekkemiz ve cemaatimizle hiçbir ünsiyetinin kalmadığını, görüş ve açıklamalarının cemaatimiz açısından hiçbir bağlayıcılığının bulunmadığını ihvânımıza ve tüm kamuoyuna saygıyla duyururuz.”
Cübbeli Ahmet: “Bunlar tarikatın dibine dinamit koyuyor”
Daha sonra YouTube kanalında konuyla ilgili yayın yapan Ünlü, “Yazıyı dün koyacaklarmış, ben hastaneye gidince koymamışlar. Ölecek miyim diye beklemişler, acımışlar bana. Ölmeyince yayımlamışlar. Sağcı solcu bütün medyaya vermişler. Bunlar tarikatın dibine dinamit koyuyor” dedi.
Cübbeli Ahmet Hoca’ya daha önce ültimatom verildi
İsmailağa Cemaati, 3 Kasım 2023’te X hesabından bir yazı paylaştı. Yazıda, kamuoyunda “Cübbeli Ahmet Hoca”nın cemaat içindeki “mahrem” konuları kürsüye ve televizyonlara taşıdığı söylendi.
Yazıda Ünlü’nün bu konuda defalarca kez cemaatin önde gelen isimleriyle konuştuğu belirtildi ve “Bu görüşmelerde Cübbeli Ahmet Hoca da her seferinde özür beyan etmiş ve bu tür mahrem konuları kürsüye ve televizyon kanallarına taşımayacağına ve muhatapları ile bir araya gelerek görüşeceğine söz vermiştir” denildi.
Ünlü’nün verdiği sözleri tutmadığı söylenen yazı şöyle devam etti:
“İsmailağa İstişare Heyeti olarak, cemaatimizin iç meselesi olan konularda kamuoyunu meşgul etmemek ve mahrem esaslarımızı tartışma mahalline getirmemek için herhangi bir açıklama yapmayı bugüne kadar doğru bulmadık. Mahmud Efendi Hazretlerimizin (Kuddise Sirruhû) hâli hayatında zât-ı âlilerinden sonrasıyla ilgili herhangi bir şey konuşmayı tasavvufî ahlâk açısından uygun görmediğimiz gibi, Hasan Efendi Hazretlerimizden (Kuddise Sirruhû) sonrasıyla ilgili herhangi bir şey konuşmayı doğru bulmuyoruz.”
Ne oldu?
Mahmut Efendi olarak bilinen Ustaosmanoğlu’nun vefatının ardından tarikatın başına, cemaatin önde gelen isimlerinden Hasan Kılıç geçmiş ancak Kılıç’ın iç çekişmeleri ötelemek üzere ara dönem formülü olduğu yönünde yorumlar yapılmıştı. Tarikat içi liderlik tartışmalarında sık sık adı geçen Cübbeli Ahmet Hoca da bu tartışmanın taraflarından biri olarak görülüyordu.
Dönem dönem alevlenen tartışmalar son günlerde tarikat çevrelerinde dolaşan ve kim tarafından yazdığı bilinmeyen bir “şiirle” farklı bir boyut kazandı. Kendisine yakın kaynakların sosyal medyada yaptığı paylaşımlarda, hedef alınanın Cübbeli Ahmet Hoca olduğu belirtilen şiirde, “deve kuşu, “fırıldak”, “şöhrete tapan”, “yalancı”, “fitneci”, “iftiracı” gibi ifadeler yer alıyor. Söz konusu şiirin cemaatin önde gelen isimlerinden bazıları tarafından beğenilip paylaşılmasıysa gerilimin iyice tırmanmasına neden oldu.
Cübbeli Ahmet Hoca 21 Eylül 2023 Perşembe günü “Haftanın Sohbeti” isimli programında şiirin kendisini hedef aldığını doğrulayarak “Nasıl bir tarikat olmuş bu böyle? Nereye gidiyoruz?” diye tepki gösterdi.
Daha önce takipçilerine, “Mahmut Efendi’nin rabıtasını bozan medreselere oğlunuzu kızınızı vermeyin. Efendinin vasiyetini bozmuş oluyor. Bereketi kaçar” dediğini hatırlatan Cübbeli Ahmet Hoca, cemaatin önde gelen isimlerinden birinin, yaptığı bir sohbette kendisine “akılsız ve hain” dediğini ileri sürdü.
“Cesaretin varsa ortaya çık”
Cübbeli Ahmet Hoca sohbetinde, şiirin isimsiz olarak dolaşıma sokulduğunu hatırlatarak yazanların ortaya çıkması çağrısında bulundu.
Şiirin arkasındaki isimlerin Allah’tan değil mahkemelerden korktuğunu söyleyen Cübbeli Ahmet Hoca, ortaya çıkmaları durumunda kendilerini dava etmeyeceğini vurguladı ve şöyle devam etti: “Sizin gibi gizli şiir yazıp paylaşmıyorum ki ben. Ben Habertürk’te CNN’de konuşuyorum. Şiiri kim yazdı? Ortaya çıkmıyor. Hadi cesaretin varsa çık.”
Geçmiş sohbetlerinde “rabıtayı bozanlara” ilişkin açıklamalarını hatırlatan Cübbeli Ahmet Hoca, “10 milyon buraya koyun, vallahi billahi asla meyletmem. Ölene kadar Efendi’nin rabıtasını savunacağım. Bana böyle vasiyet etti” dedi.
Sohbetinde isim vermemeye dikkat eden Cübbeli Ahmet Hoca, tarikatın yeni şeyhini kabul etmediği yönünde açıklamalar yaptığını söyleyenleri de şöyle yalanladı:
“Hasan Efendi Hocamız çok büyük velidir. Mahmut Efendi Hazretleri’miz bizzat buyurmuştur ki Hasan Efendi bu asrın büyüklerindendir. Büyüğü büyük bileceğiz, kıdemi kıdem bileceğiz. O zaten Efendi Hazretleri’nin yolunu muhafaza ediyor. Ama yakınlarından uzaklarından bir istismar furyası… Neyi paylaşamıyorsunuz neyi bölüşemiyorsunuz? Ne oluyor yani?”
Rabıta tartışmaları
Mahmur Efendi’nin vefatı ve Hasan Kılıç’ın liderliğiyle birlikte tarikat içerisinde rabıta tartışmaları gündeme geldi. İslam Ansiklopedisi, rabıtanın anlamını bir müridin kâmil bir şeyhe gönlünü bağlayarak manevi yolculuğa çıkması, şeyhinin yüzünü ve ahlakını, davranışlarını düşünmesi olarak tanımlıyor.
Cemaat içinde bazı çevreler rabıtanın Mahmut Efendi’den sonra Hasan Kılıç’a yapılması gerektiğini belirtiliyordu. Ancak Cübbeli Ahmet Hoca da dahil olmak bazı isimler Mahmut Efendi’ye olan rabıtanın bozulmayacağını, Hasan Kılıç’ın şeyh olarak değil de bir büyük olarak görülmekle sınırlı kalması gerektiği inancındaydılar.
-
Henüz yorum yapılmamış.İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.