Peygamber Efendimiz doğru bir Allah tasavvuru oluşması için Ayetü’l Kürsi’yi vird edinmemizi istemiştir.
“Allah kendisinden başka hiçbir ilah olmayandır. Diridir, kayyumdur. Onu ne bir uyuklama tutabilir, ne de bir uyku. Göklerdeki her şey, yerdeki her şey onundur. İzni olmaksızın onun katında şefaatte bulunacak kimdir? O, kulların önlerindekileri ve arkalarındakileri (yaptıklarını ve yapacaklarını) bilir. Onlar onun ilminden, kendisinin dilediği kadarından başka bir şey kavrayamazlar. Onun kürsüsü bütün gökleri ve yeri kaplayıp kuşatmıştır. (O, göklere, yere, bütün evrene hükmetmektedir.) Gökleri ve yeri koruyup gözetmek ona güç gelmez. O, yücedir, büyüktür.” (Bakara 255)
Sabah ve akşam namazlarından sonra okumamız tavsiye edilen Haşr suresinin son üç ayeti ile, güne başlarken ve gün sonunda Rabbimizin isim ve sıfatlarını tekrar tekrar hatırlayarak zihinlerimizde doğru bir Allah tasavvurunun yer etmesi sağlanmaktadır. Cenâb-ı Hak, “Allah” ismini en başa koyarak kendisinin bazı isim ve sıfatlarını özellikle anmakta, ardından en güzel isimlerin kendisine ait olduğunu hatırlatarak şöyle buyurmaktadır.
“O, kendisinden başka hiçbir ilah olmayan Allah'tır. Gaybı da, görünen âlemi de bilendir. O, Rahmân'dır, Rahîm'dir.
O, kendisinden başka hiçbir ilah bulunmayan Allah'tır. O, mülkün gerçek sahibi, kutsal (her türlü eksiklikten uzak), barış ve esenliğin kaynağı, güvenlik veren, gözetip koruyan, mutlak güç sahibi, düzeltip ıslah eden ve dilediğini yaptıran ve büyüklükte eşsiz olan Allah'tır. Allah, onların ortak koştuklarından uzaktır.
O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren Allah'tır. Güzel isimler O'nundur. Göklerdeki ve yerdeki her şey O'nu tesbih eder. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.” (Haşr 22- 24)
İhlas suresinde de öz olarak tevhid esasları belirtilerek Rabbimiz şöyle tanıtılmıştır:
“De ki: “O, Allah’tır, bir tektir.” “Allah Samed’dir. (Her şey O’na muhtaçtır; O, hiçbir şeye muhtaç değildir.)” O’ndan çocuk olmamıştır (Kimsenin babası değildir). Kendisi de doğmamıştır (kimsenin çocuğu değildir).” “Hiçbir şey O’na denk ve benzer değildir.” (İhlas 1-4)
Rabbimizin sıfatlarını tanıtan birçok ayeti kerime Kur’anda defalarca zikredilmiştir. Rabbimiz buyuruyor:
“Gökleri ve yeri yaratan Allah’ın, onların benzerini yaratmaya gücü yetmez mi? Evet yeter. O, hakkıyla yaratandır, hakkıyla bilendir.
Bir şeyi dilediği zaman, O’nun emri o şeye ancak “Ol!” demektir. O da hemen oluverir. Her şeyin hükümranlığı elinde olan Allah’ın şanı yücedir! Siz yalnız O’na döndürüleceksiniz. “ (Yasin 81-83)
“Allah; O’ndan başka asla ilâh yoktur; hay ve kayyûmdur.” (Al-i Imran 2)
“Sen, o ölümsüz ve daima diri olana (Allah'a) tevekkül et. O'nu her türlü övgüyle yücelterek tesbih et. Kullarının günahlarından hakkıyla haberdar olarak O yeter!” (Furkan 58)
“Allah, her dişinin neye gebe olduğunu, rahimlerin artırdığı şeyi ve eksilttiği şeyi bilir. Her şey O’nun katında bir ölçü iledir. O, gaybı da görülen âlemi de bilendir, çok büyüktür, çok yücedir. (O’na göre) içinizden sözü gizleyen ile açığa vuran, geceleyin gizlenenle gündüz ortaya çıkan eşittir.” (Ra’d 8-10)
“Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun; bilin ki O, kalplerin içindekini bilmektedir. Hiç yaratan bilmez mi? O, en ince işleri görüp bilmektedir ve her şeyden haberdardır.” (Mülk 13-14)
“Gaybın anahtarları yalnızca O'nun katındadır. Onları ancak O bilir. Karada ve denizde olanı da bilir. Hiçbir yaprak düşmez ki onu bilmesin. Yerin karanlıklarında da hiçbir tane, hiçbir yaş, hiçbir kuru şey yoktur ki apaçık bir kitapta (Allah'ın bilgisi dahilinde, Levh-i Mahfuz'da) olmasın.” (En’am 59)
Gerçek bir Allah tasavvuruna sahip olan bir mü’min; yaratan, gören, işiten, takdir eden… Rabbimizin bizim gizlide veya açıkta yaptığımız herşeyi gördüğünü ve işittiğini zihninde herdaim canlı tutacaktır. Hesap gününde kazananlardan olmak için nefsini kötülüklerden arındırarak temzileyecek, salih amellerle hayatını tanzim edecek, İslamın güzelliklerinin tüm insanlığa ulaşması için hakkı tavsiye edecek, bu uğurda başına herhangi bir sıkıntı, musıbet gelecek olursaolnara da sabrederek dili ile ilan ettiği kelimei şehadetin hakkını herşeyi ile tam olarak vererek imandan amele samimiyetine herkes şahitlik edecektir.
İmanımızda, amelimizde herdaim samimi olmak temennisi ile…
HABER KAYNAĞI : HABER MERKEZİ