Doğru eş seçimi

Bazı seçimlerimiz tüm hayatımızı değiştirebilir. Bu seçimlerden biri de eş seçimidir. Hayatımızı birlikte geçirmeyi planladığımız insanı ararken kendimize en uygun kişi olmasını isteriz. Hayatta aldığımız bazı kararlar diğerlerinden daha önemlidir. Çünkü tüm hayatımızı değiştirebilir. Eş seçimi de bunlardan biri. Peki eş seçiminde en çok nelere dikkat edilmeli? Evlilik uzun yolculuğa çıkmaktır. Beklentiler evliliğe yüklenen anlamı da belirler. Evlilikten beklenti seviyesinin yüksek olması, eşler arasında yaşanan sorunların en önemli nedenlerindendir. Çünkü yüksek beklentilerin evlilikte karşılanmaması, kişinin hayal kırıklığı yaşamasına neden olur. Bu yüzden evlilik, uzun bir yolculuğa çıkmak gibi düşünülmeli, iyi ve kötü zamanların da olabileceği hesap edilmelidir. Yüzde 100 uyumu yakalayabilir miyiz? Önemli olan evliliğin paylaşım noktasında nasıl yaşanabileceğinin bilinmesi ve ortak değerler olup olmadığıdır. Bununla beraber, evlilik kararında her şeyin insanın kontrolünde olması ve yüzde yüz uyumu bulmak mümkün değildir. Kişiler, beklentileri ve amaçlarının yüzde 70-80 birbirine uyduğunu, birbirlerini tanıma konusunda da yeterli bilgi sahibi olduklarını düşünüyorlarsa evlilik kararı alabilirler. Eş seçerken nelere dikkat etmeliyiz? Öncelikle fizyolojik uyuma, psikolojik uyuma ,eğitim uyumuna, yaş uyumuna, aile uyumuna bakılmalı elbette. Eğer bu konuda uyumsuzluklar var ise mutlaka çiftin yeniliklere açık, maksimum anlayışta ve fedakarlık yapabilecek güçte olması gerekir. Olaylara iki kişilik bakmak evlenecek çiftlerin annelik ve babalık yapacak kişiler olması önemlidir. Çünkü evlilikte çocuk sahibi olmak ya ortak ya da bir tarafın beklentisi olabilir. Bu nedenle kadın ve erkek birbirlerini “Çocuğuma iyi bir model olabilir mi?” diye tartmalıdır. Doğan Cüceloğlunun verdiği güzel örneklerden ve benim de danışanlarıma her daim yönelttiğim sorulardan biri de " Çocuğum eşime benzese bundan memnun olur muyum?" Sorusudur. Bu sorunun cevabına evet yanıtını verebiliyor isek bizim için oldukça aydınlatıcı olmaktadır. Ailesi ile ilişkilerini gözlemlemek ve bundan çıkarılacak sonuçları değerlendirmek de oldukça önemli. Örneğin aşırı yapışıklılık varsa ve bu ilgi çekici düzeyde ise bu durum kişinin bağımsızlaşamadığının, bir birey olamadığının göstergesi olup ve evlilik aşamasında bir çok probleme sebep olabilir. Aşırı kopuk bir yapıda iseler bu kez de sıcak bağ kurulamadığını ve yine evlilik sürecinde problemlere neden olabileceğini gösterir.