Doğu, Batı ve 3. Blok

Siz kıymetli okurlarıma son yazılarım da defaatle Türkiye'nin doğu ve batı blokları arasında sıkışmış bir siyaset izlediğini aktarmıştım. Bir taraftan tüm bu ilmi siyaseti yürütülürken, bir taraftan da iç siyasetimizde ki dengeleri korumak Cumhur ittifakı için zorlu bir süreç... Biz kafamızı bir doğuya bir batıya çevirirken şimdi 3. bir bloğun doğuşunu gözlemledik.
ABD-İngiltere-Avusturalya'dan oluşan 3. Bir dünya ittifakı söz konusu. İngiltere'nin Avrupa Birliğ’inden ayrılması ile başlayan süreçde şimdi daha net adımlar atılmaya başladı ve 3. Dünya ittifakı resmi bir hâl almaya başladı. Türkiye'nin bu 3. Dünya kutbuna yakınlığı ve taraflığı şuanlık söz konusu olmasada ilerleyen süreçlerde Türkiye gibi askeri ve teknolojik olarak yükselme yaşayan bir ittifakı kendi yanlarında görmek isteyeceklerdir. Geçtiğimiz günlerde dünya iklim zirvesinde gerçekleşen Erdoğan - Biden görüşmesinin uzunluğu ve arka planı da bu konudan ibaret olsa gerek.
Türkiye bir taraftan Doğu - Batı derken birde 3. Dünya kutbunun arasında kalmışken, Türk Dünya Devletleri ile olan yakınlığını ve ticaretini de arttırma çabası içersinde. Özellikle CNN Türk'te gerçekleştirilen Tusaş Genel Müdürü Temel Kotil'in konuşmaları; milli savunma araçlarının ve sistemlerinin Türk dünyasına satışlarının başladığı yönde idi. Akıllara elbette ki Rahmetli Erbakan hoca geliyor değil mi? "Yük de hafif paha da ağır ihracat yapmamız lazım" bu sözlerin kulaklarda yankılandığını ve nihayet hayata geçirilebildiğini görmek güzel. Tonlarca domates ihraç etmektense, 1 Muharip Uçak ihraç etmek daha iyi olsa gerek değil mi?
Tüm bunların nezdinde Türkiye bu kilitden kurtulabilecek mi? Dış politikayı zaman zaman sert ve dik duruşu ile başarı ile yöneten Sayın Çavuşoğlu ve Cumhurbaşkanlığı Doğu, Bati ve 3. Dünya kutbundan kurtulup, hep amaçlanan ve hayalden ibaret olarak görülen Türk dünyasını bir araya toplayabilecek mi? Gerçekten soru işareti... Lakin Türk ve İslam devletlerini bir araya getirmek tüm bu dünya devletlerine karşı dik bir duruş sağlamak her ne kadar ütopik bir hayal olarak gözükse de, Yeni dünya düzeninde Türkiye'nin tek çıkar yolu gibi gözüküyor. Elbette ki süreç sancılı ve uzun soluklu olacaktır. Azerbaycan da yakılan fitil tüm Türk-İslam devletlerinde kararlı bir biçimde devam etmesi gerekir.
Bir diğer husus kıymetli okurlar; enflasyonun önüne geçilemeyecek şekilde artması, ve askerî ücret... MHP'nin hazırlamış olduğu öneri de askeri ücretten verginin kaldırılması veyahutta minimalize edilmesi ve makul bir seviyede zam yapılması idi. Ki şuan için hükümetin alabileceği en uygun kararın bu olduğunu öngörüyorum. Vergilerin kaldırılması ücrette doğal bir artış sağlayacaktır. Bu artışa makul seviyede bir zam ilave edildiği taktirde hem işçinin istekleri karşılanmış olacak hem de işverenin yükü çok fazla arttırılmamış olacaktır. Hükümetin ve İttifakın en uygun kararı vereceğinden yana umudumuz tamdır. Selametle...