Dünya’nın Merkezi Türk Dünyası
Dünya’nın Merkezi Türk Dünyası- Fatih ARSLANPINAR- Yeni Meram Gazetesi
Türk Devletleri Teşkilatı 9. Zirvesi’nde, teşkilata üye tüm devlet liderleri Özbekistan’ın Semerkant şehrinde bir araya geldi. Bu önemli zirvenin öne çıkan başlıklarını ve gözden kaçırılan tarafları ile şöyle bir incelemek isterim.
Zirvede Özbekistan Devlet Başkanı tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan’a verilen Ali Nişanı büyük önem arz etmekte. Sultan II. Abdulhamit Han zamanında Osmanlı Hanedan üyelerine verilen Hanedan-ı Ali Osman nişanı ilk olarak 16 Osmanlı Hanedanı üyelerine taktim edildi. Ardından devlet görevlerinde yüksek hizmet etmiş paşalara ve çeşitli yabancı devlet liderlerine de taktim edildi. Bu devlet liderleri Alman İmparatoru II. Wilhelm ve İran Şahları gibi önemli müttefiklerdi. Türk dünyası Ali Nişanının verildiği isimler tam olarak 100 yıl önce verilen mesajlar ile aynı anlamı taşıyor. Bu minvalde vaktiyle Erdoğan’ın İlham Aliyev’e verdiği nişanda, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev tarafından Erdoğan’a verilen nişanda güçlü müttefik algısını ve mesajını dış dünyaya vermenin önemli bir neticesi.
Aynı zamanda Türk Devletleri Teşkilatının 9. Zirvesinde bir çok önemli gelişmede hasıl oldu. Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreteri’nin süresi 3 yıl ile belirlenmiş idi. 3 yıldır bu görevi layığı ile yerine getiren Baghdad Amreyev’in görev süresi dolmuş ve yerine Kırgız Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Kubanıçbek Ömüraliyev atanmıştır. Hali hazırda Türk Devletleri teşkilatı Genel Sekreter Yardımcısı ve Türkiye Temsilcisi Ömer Kocaman görevine devam etmektedir.
Teşkilatın 9. Zirvesinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Gözlemci Üyeliği başvurusu da oy birliği ile kabul edilmiştir. Bu gelişme Türk devletlerinin gelişmeye açık bir yapı modeli oluşturduğunu, toprak ve üye genişliğini de henüz doldurmadığının en büyük göstergesi olmuştur.
Maalesef Sayın Erdoğan’a verilen “Nişan” kadar medyalarımızda yer almasa da bir önemli karar yine zirvede Erdoğan tarafından dile getirildi. Sayın Erdoğan; “Türk Yatırım Fonu'nun mümkün olan en kısa sürede hayata geçmesi yararlı olacaktır. Fonun sağlayacağı mali imkânların, iş birliğimizi kuvvetlendirip faaliyetlerimize ivme kazandıracağına inanıyorum” dedi. Bu sözler Türk Devletleri Teşkilatı’nın Avrupa Birliği, NATO, Şanghay İşbirliği Örgütü gibi birlikteliklere bire bir rakip olduğunun bir göstergesi olmuştur. Bu ortak fon devletler arası iş birliğini daha da arttırarak yatırım alanında güçlü birliktelik ve kazanç sağlayacaktır. Aynı zamanda teşkilata üye devletlerin güçlü yatırımcıları ve iş adamları ile ortak yatırım çalıştaylarının düzenlenmesi hem devletlerin yatırım alması için hem de iş adamlarının yeni Pazar arayışları için büyük fayda sağlayacaktır.
Son olarak Ahmet Yesevi Üniversitesi tarafından Türk Dünyası 2040 vizyonu raporu Doç. Dr. Buğra Sarı tarafından yayınlanmıştır. Rapor içeriğinde Anarşik Uluslararası Sistemde Türk Dünyası’nın güvenlik alanında sahip olduğu potansiyele ışık tutmaktadır. Önceki yazılarımda da söylediğim gibi Türk Dünyası ve Teşkilatı bugünün değil 2030-2040’lı yılların Avrupa Birliği olmaya muktedir bir yapılanmadır. Enerjiden savunma sanayiye, tarımdan hayvancılığa, diplomasiden yatırıma birçok noktada bu birliktelik dünyanın kaderini ve merkezi kutuplarını değiştirecektir. Gün o dur ki Türk Dünya’sı Dünya’nın merkezi olacaktır.
Kalın Selametle… Fatih ARSLANPINAR
-
Henüz yorum yapılmamış.İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.