EVLİLİĞİN MODASI MI GEÇİYOR?

Evlilik yüzyıllar boyunca toplumların temel yapı taşlarından biri olmuştur ancak günümüzde özellikle gelişmiş ülkelerde evliliğe bakış açısında önemli değişimler yaşanmaktadır. Özellikle gençler arasında evliliği erteleme veya tamamen reddetme eğilimi giderek artıyor bu durum sadece bireysel bir tercih olmakla kalmayıp toplumun tüm dinamiklerini etkileyen bir sosyal olgu. Bu yazıda evlenmek istemeyen veya evlenemeyen gençlerin psikolojik sosyolojik kültürel ve ekonomik nedenlerini inceleyecek bu durumun bireyler ve toplum üzerindeki etkilerini değerlendireceğiz.
Bireysellik ve özgürlük günümüz gençleri geçmiş kuşaklara göre daha fazla bireyselleşmiş ve bağımsız olma arzusunda evlilik bu özgürlük algısını kısıtlayabileceği düşüncesi gençleri evlilikten uzaklaştırabilir. Olgunlaşma süreci günümüzde gençler daha geç yaşlarda olgunlaşmakta ve kariyerlerine odaklanmaktadır, bu da evliliği ertelemelerine neden oluyor..
Değişen aile yapısı, geleneksel aile yapısının zayıflaması evliliğin gerekliliği konusunda şüpheleri artırabilir. Toplumsal cinsiyet rolleri kadınların iş hayatına katılımının artması ve toplumsal cinsiyet rollerindeki değişimler evliliğin zorunlu bir kurum olma algısını zayıflatmıştır. Yaşam biçimi değişiklikleri, bekarlığın sosyal olarak daha kabul edilebilir hale gelmesi, gençlerin evliliği ertelemelerine veya tamamen reddetmelerine olanak tanır.
Materyalizm günümüzde maddi başarı kariyer ve kişisel gelişim gibi değerler ön plana çıkmıştır. Evlilik bu hedeflere ulaşmayı geciktirebileceği için tercih edilmeyebilir. Küreselleşmeyle birlikte farklı yaşam biçimleri ve değerler gençlere sunulmaktadır. Bu da evlilik gibi geleneksel kurumlara karşı daha eleştirel bir bakış açısı geliştirmelerine neden olabilir..
Ekonomik güçlükler evlenmek için maddi bir güvence sağlama ihtiyacı gençleri evliliği ertelemeye zorluyor. Yüksek yaşam maliyeti büyük şehirlerde yaşamanın yüksek maliyeti gençlerin evlilik gibi büyük bir adım atmalarını zorlaştırıyor.
Evlenmek istemeyen gençlerin sayısındaki artış toplumun tüm dinamiklerini etkileyen karmaşık bir olgudur. Bu durumun hem bireyler hem de toplum üzerinde olumlu ve olumsuz etkileri bulunmaktadır. Bireyler daha özgür ve bağımsız bir yaşam sürerken toplum ise nüfus azalması doğum oranlarının düşmesi gibi sorunlarla karşı karşıya kalabilir. Bu durumu anlamak ve çözüm önerileri geliştirmek için multidisipliner bir yaklaşım benimsenmesi gerekmektedir..