Genç iletişimci Yıldız, yaşıtlarına örnek oluyor

Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü son sınıf öğrencisi Almina Yıldız hayata geçirdiği ‘İletişim Bekçisi’ projesi ile iletişim alanındaki problemleri alanında uzaman kişilerle konuşarak sosyal medya kanalına taşıdı. Projesi hakkında konuşan Almina Yıldız, “İletişim Bekçisi adı altında bir proje yürütüyorum YouTube’de. Bu kanalda iletişim alanında akademisyenlerle ve sahadan uzmanlarla röportajlar yapıyorum. Bu projeyi yapmaya şöyle karar verdim. Ben Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü ve İletişim Fakültesi öğrencisi olarak, her zamanda İletişim fakültesinde teori ve pratiği birleştirmem gerektiğinin fakındaydım. Her zaman okula ilk geldiğimde bir proje yapmak istiyordum. Tabi bunun için öncelikle teorik bilgimi sağlamlaştırmam gerekiyordu. Öncelikle derslerle teorik bilgiyi güçlendirmekle bu işe başladıktan sonra, kafamda bir proje fikri oluştu. Halkla İlişkiler ve Tanıtım Mesleğinin belli başlı problemlerden dolayı bir imaj ve itibar mesleği olmasına rağmen halen kendi imaj ve itibarını yeterince oluşturamıyor. Bu belli başlı problemlerden kaynaklanıyor. Aynı zamanda çarpıtılıyor, yanlış anlaşılıyor ya da zaman zaman küçümseniyor. Ben bununla ilgili bir proje yapmak istedim. Aynı zamanda da bu problemin iletişim alanında icra edilen diğer mesleklerde de zaman zaman yaşandığını gördüm. Reklamcılık, gazetecilik ve sinema gibi. Dolayısıyla da bu problemlerin biraz olsun giderilmesi için ya da bu alana katkı sunmak için, bu alanların doğru anlaşılabilmesi için ve biraz daha saygınlıklarının artırılabilmesi için uzmanlar eşliğinde bu konularda bilgiler vermeye çalışıyorum.”dedi.

BU MESLEKTE ASLA "OLDUM" DİYEMEZSİNİZ

Yaptığı röportajlardan edindiği bilgileri paylaşan Yıldız, “İletişim alanı çok zor, bir o kadar heyecanlı, bir o kadar emek verilmesi gereken, yani savaşçı bir ruha sahip olmanız gereken bir sektör. Bu sektörde çok fazla emek harcıyorsunuz bir şeylere. Hem bilgi birikiminiz hem teorik donanımınızın çok fazla olması gerekiyor. Aynı zamanda bu asla yetmez tabiki bunu çok büyük bir şekilde teknik donanımlabeslemeniz gerekiyor. Yeni teorik bilgiyle kalmayıp sürekli uygulama alanında kendinizi bir kartopu şeklinde birleştirmeniz gerekiyor. Hiçbir zaman bu meslekte oldum diyemeyeceksiniz. Çünkü ölene kadar her şeyi öğrenmeye çalışacağız. İletişim alanında icra edilen meslekler hiçbir zaman ölmeyecek. Sürekli bu gün nasıl kendimizi dijitalleşmeye adapte ettiysek yarın bir gün başka bir şeye adapte edeceğiz. Kendimizi adapte ederek yine ben oldum diyemeyerek sürekli gelişmeye çalışarak kartopu şeklinde sürekli tecrübelerimizin üzerine ekleyerek, kendimizi geliştirmeye ve çalışmaya devam edeceğiz.”şeklinde konuştu.

DİJİTALLEŞMENİN AVANTAJI DA VAR, DEZAVANTAJI DA

Dijitalleşmenin iletişim alanındaki avantajları ve dezavantajlarına değinen Yıldız, “Dijitalleşme iletişim alanındaki mesleklere bir çok avantaj sağladığı gibi bir çok da dezavantaj sağlıyor. Ama biz dezavantajları biraz daha fazla göz önünde bulundurduğumuz için bunları konuşmamız daha fazla oluyor. Getirdiği dezavantajlar görmezden gelinecek dezavantajlar değil. Mesela ben bilimsel içerik üretiyorum ve sosyal medya adreslerinde bilimsel içerik üretmek çok zor. Dezenformasyon anlamında şöyle zor. Bilimsel içerikler derinlemesine incelenmesi, analiz edilmesi ve işlenmesi gereken içeriklerdir. Sosyal medya adreslerinde genellikle çok kısa hap bilgi dediğimiz bilgiler yayıldığı için bilimsel bilginin de tabiri caizse çok alaylı ve yanlış bir şekilde yayılma hızı çok fazla oluyor. Biliyoruz ki sosyal medya adreslerinde içerikler virüs dediğimiz şekilde bombardıman tekniği ile yayılıyor. Dolayısıyla bir bilimsel içeriğin yanlış bir şekilde yayılması bilim dünyasına ve topluma çok büyük dezavantajlar getiriyor. Bizim bilimsel bir şeyi yanlış olarak karşı tarafa aktarmamız hem bilim dünyasının saygınlığını azaltıyor hem de tolumun başlı yaşayış şekillerine ket vuruyor. Onları yanlış şekilde yönlendirebiliyor. Bunu olumluya çevirebilmek bunun hakla ilişkilerini yapıp bu durumu düzeltebilmek, bu krizi yönetebilmekte çok zor oluyor. Olumla şekilde yayılan bileğiler yanlışı bilgiler kadar viral olmuyor. Olumlu bilgiyi yaymak zorlaşabiliyor. Hedef kitleye doğrusunu ulaştırabilmek çok daha zor oluyor. Çünkü algoritma çoktan dezenformasyonu almış ve geniş kitlelere yaymış oluyor.”dedi. Okuldan sonraki hedeflerine de değinen Yıldız, “Hemen yüksek lisans yapmak istiyorum. Kendi alanımda. Daha sonrasında da yüksel lisans yaparken de sektör içerisinde çalışmak istiyorum. Projeme değer verdiğiniz için bana zaman ayırdığınız için, beni kurumunuzda ağırladığınız için çok teşekkür ediyorum.”dedi.