Konya
°C
Yeni Meram
13.12.2024 12:31

Konya, ekmekçi Hayık’ı unutmadı

Eski Konya'nın en sevilen esnaflarından biri olan efsane Ermeni ekmekçi Hayık, ekmek satarken at arabasıyla ev ev dolaşarak şehri gezerdi. Tüm Konya'nın kalbini kazanan ekmekçi Hayık, dürüstlüğü, insan sevgisi ve Konya’ya olan bağlılığı ile aradan yıllar geçmiş olmasına rağmen şehrin hafızasındaki yerini aldı.

A+
A-
13.12.2024 12:31
13.12.2024 12:34
0
1146
ABONE OL

Ermeni Hayık, not almadan kimin kaç ekmek aldığını hafızasında tutar, atı ise hangi sokağa ve eve gideceğini adeta bir içgüdüyle bilirdi. Konya’dan ayrı kalamayan Hayık, yarı yoldan geri dönerken hayat hikayesinin ne kadar köklü bir bağla şehre bağlı olduğunu gösterdi. Hayık’ın ekmekçiliği sadece bir meslek değil, şehriyle kurduğu özel bir bağın simgesiydi. Hayık Buğdaycıgil (1910-1982), halk arasında "Ekmekçi Hayık" olarak tanınır. Konya'da yaşadığı yıllarda ailesi hakkında fazla bilgi bulunmasa da, hakkında anlatılanlar çoğunlukla şehir efsanelerine dayanır. Bir rivayete göre, varlıklı Halepli kardeşleri onu yanlarına almak ister, fakat Hayık, Konya’dan ayrılmaya dayanamayıp geri döner. Bu olay, onun Konya doğumlu olma ihtimalini güçlendirir. Hayık’ın hayatı, Konya’nın sokaklarında, at arabasında, fırınlarda şekillenen bir hikayeyi anlatır.1940’lı yıllarda Fenni Fırın’ın müsteciri Ata Koçbeker ile yolları kesişen Hayık, Konya'nın ekmek ihtiyacını karşılamak için at arabasıyla ekmek satmaya başlar. O dönemin küçük nüfuslu Konya’sında bakkalların sayısı az olduğu için, fırının ürettiği ekmekler büyük ölçüde evlere dağıtılırdı. Hayık, şehri adeta bir ekmek dağıtım ağına dönüştürmüş, herkesin ihtiyacını en ince ayrıntısına kadar bilmişti.


ŞEHİRDE KİMİN NE KADAR EKMEK TÜKETTİĞİNİ BİLİRDİ


Hayık, sattığı ekmeklerin kaydını tutmasa da, kimin ne kadar ekmek aldığını mükemmel bir şekilde aklında tutardı. Bu durumu ilk başta Ata Bey de şüpheyle karşılaşsa da, zamanla Hayık’ın hafızasına hayran kalır. Hayık’ın at arabasını çeken at ise, sanki kendi başına bir zeka sergileyerek, hangi sokağa gideceğini ve ne zaman duracağını kusursuzca bilirdi. Hayık’ın atı, sadece bir ulaşım aracı değil, adeta onun ikinci bir aklı gibi işlev görüyordu. Konya'nın büyümesiyle birlikte Fenni Fırın, ekmek üretiminde yetersiz kalınca, 1953’te Cumhuriyet Ekmek Fabrikası kurulur. Hayık da bu fırından ekmek satmaya başlar. Yavaş yavaş değişen zaman ve şartlarla birlikte, ekmek dağıtım işinde de yenilikler ortaya çıkmaya başlar. Ancak, Hayık bu süreçte hiçbir zaman eski yöntemlerinden vazgeçmez; at arabasını kullanarak ekmekleri evlere taşır ve her sokağı, her köşeyi özenle hatırlayarak dilediği yere ulaşır.


MESLEĞİNİ HİÇ BIRAKMADI


1962'de yaşanan bir trafik kazasında ağır yaralanan Hayık, uzun bir tedavi süreci sonrasında ekmek arabasını sürmeye devam eder. Ancak, bu olay sonrasında fırından maaşlı çalışma teklifi alsa da kabul etmez. Ata Bey’in ekmek arabalarından birini alarak yaşamını sürdürür. Hayık, her zaman bağımsızlığını ve özgürlüğünü koruyarak, ekmekçiliği bir meslekten çok bir yaşam tarzı olarak kabul etmiştir. Hayık’ın bu kararlı duruşu, hem onun kişisel felsefesini hem de şehrin ona olan bağlılığını yansıtır. Hayık, dini inançlar açısından da oldukça saygılı bir kişiydi. Ezan okunurken, oturuyorsa dahi ezana saygı göstererek, ezan sesinin geldiği yöne yönelir ve huşu içerisinde dinlerdi. Bir gün, Nazım Mutluer, bu davranışına şaşırarak nedenini sormuş, Hayık da basit bir şekilde, "Saygı göstermek gerekir," demiştir. Cenaze namazlarına katılması da onun saygılı ruhunu gösteren bir başka örnektir. Hayık, dini inançlarıyla şehre karşı duyduğu derin saygıyı birleştirerek, hem insanlara hem de doğaya karşı her zaman nazik ve özenli bir yaklaşım sergilemiştir. 1982 yılında vefat ettiğinde, Konya halkı bu durumu büyük bir sevinçle karşılamıştır. Hayık, son anlarında dahi şehre olan bağlılığını, inancını ve hayatı boyunca gösterdiği saygıyı en derin şekilde yaşatmıştır. Hayık’ın mezarı, Musalla Mezarlığı’na defnedilmişken, eşi Yeranhui Hanım ise beş yıl sonra aynı mezarlıkta, kuzeybatıdaki küçük Ermeni Mezarlığı’nda defnedilmiştir. Hayık’ın bu son yolculuğu, sadece fiziksel bir veda değil, Konya halkı için onunla kurdukları manevi bağın da bir ifadesiydi. Hayık’ın adı, Konya'nın sokaklarında, çarşılarında, fırınlarında hala yaşamaktadır. Ekmekçi Hayık, sadece ekmek satan bir esnaf değil, şehrin hafızasında iz bırakan, halkın gönlünde taht kurmuş bir simge haline gelmiştir. Şehirdeki her köşe, her sokak, onun at arabasını izleyen anılara sahiptir. Hayık’ın hayatı, Konya’nın değişen yüzünde bile eskiden beri var olan sadeliğin, çalışkanlığın ve insanlara olan sevginin bir örneği olarak anılacak. 

HABER KAYNAĞI : yenimeram.com.tr (Ümmügülsüm DÜNDAR)
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.