Konyaspor zoru seviyor

Konyaspor zor maçlarının takımı olduğunu Fenerbahçe karşısında bir kez daha gösterdi. Sezona iyi başlayan ve Beşiktaş karşısında evinde 4-1 gibi flaş bir sonuca imza atan temsilcimiz, daha sonra kendine denk takımlarla oynadığı maçlarda galibiyete hasret kalmış ve camiayı endişeye itmişti. Endişelenmekte haksız değildik. Çünkü Başakşehir ile başlayan ardından Fenerbahçe, Kasımpaşa ve Alanyaspor ile devam eden zorlu bir fikstüre girmiştik. Öyle ki adı geçen takımların hepsi sezona flaş bir başlangıç yapmıştı. Bu fikstüre Başakşehir yenilgisiyle başlanılmış ve Fenerbahçe maçı öncesi takımda birçok önemli futbolcunun sakat veya hasta olması hepimizin canını sıkmıştı. Konyaspor’un Kadıköy’de işi zordu ancak yine de umudumuzu korumuştuk. Nitekim öyle de oldu, Kadıköy’de hiç kimsenin beklemediği bir skor ortaya çıktı. Maçın favorisi Fenerbahçe maça durgun başlarken, Konyaspor ise her zamankinden daha derli toplu, mücadeleci ve hırslı bir görüntüyle ‘acaba olur mu’ dedirtti. Dakikalar ilerledikçe de temsilcimizin puan olasılığı iyice arttı. Fenerbahçe’nin bulduğu gol, pozisyon öncesinde elle oynama gerekçesiyle iptal edilmesi bize moral olurken, rakibin de oyundan düşmesini sağladı. Konyaspor, Milosevic ile yüzde yüzlük pozisyonu değerlendiremese de ilk yarıyı istediğimiz futbol ve skorla tamamladık. İkinci devre Fenerbahçe’nin baskıyı artıracağı, Konyaspor’un savunmada kalarak, kontra ataklarla pozisyon üreteceği aşikardı. Nitekim de öyle oldu, Fenerbahçe diğer maçlarda olduğu gibi hızlı oynayarak pozisyon üretmeye çalışsa da Konyaspor buna izin vermedi. Rakip ataklarında hata yapmayan ve orta sahayı iyi kapatarak Fenerbahçe’nin dengesini bozan yeşil-beyazlı temsilcimiz, bu kez duran top organizasyonunda golü yiyen değil, bulan taraf oldu. Sezonun en güzel gollerine aday gösterilecek Jevtovic’in golü Konyaspor’un özgüvenini artırırken, Fenerbahçe’de ise panik havası oluşturdu. Maçın son bölümünde de Konyaspor oyun disiplininden hiç kopmadı ve Kravets’in attığı golle de Kadıköy’den önemli bir zaferle ayrıldı. Yeşil-beyazlılar, kendisine hiç şans tanımayan spor otoritelerini de yanılttı ve maçın sahada kazanıldığını bir kez daha göstermiş oldu. Bu galibiyet hiç şüphesiz camiaya özgüven verirken, büyük de moral oldu. Şimdi milli ara var, 15 günlük milli tatilin ardından evimizde Kasımpaşa ile oynayacağız. Bu maç Fenerbahçe maçından daha da zorlu geçecek. Daha önceki Beşiktaş galibiyetinin ardından yaşadığımız sıkıntılı sürecin tekrarlanmaması için bu milli arada iyi çalışmalı ve geçmişte yapılan hatalardan gerekli dersleri çıkarmalıyız. İstanbul’un 2 büyüğünü deviren Konyaspor’un artık kendine denk takımlar karşısında, özellikle de sahasında maç kaybetmemeli. Çünkü her hafta Beşiktaş veya Fenerbahçe ile oynamıyoruz!... Bundan sonraki haftalarda sakat ve hasta oyuncuların da dönmesiyle daha istikrarlı bir görüntü veren Konyaspor izleyeceğimize inanıyorum… Bir parantez de Artem Kravets’e açmalıyız. Takıma geldiğinde kafalarda birçok soru işaretlerine sebep olan Kravets bizleri yanıltmaya ve gollerini atmaya devam ediyor. Ukraynalı golcü, fırsatçı görüntüsü ve bitirici vuruşlarıyla dikkat çekerken, şimdiden 5 gole ulaştı. Maşallah diyelim, Allah nazardan korusun…