Konya
°C
Yeni Meram

AĞZINDAKİ TAŞIN HİKMETİ

AĞZINDAKİ TAŞIN HİKMETİ - Mustafa ŞEN

A+
A-
08.02.2020 01:31
07.02.2020 16:32
0
6863
ABONE OL
Bir gün hazret-i Ebû Bekr (r.a.) Hazret-i Fahr-i âlem seyyid-i veled-i âdem Nebiyyi muhterem ve habîbi mükerremin (s.a.v.) huzûr-ı şerîflerinde, sâdetle otururlarken, bir bedbaht kötü huylu kimse bir edepsizlik edip, Ebû Bekre dil uzatıp yakışıksız sözler söyledi. Hazret-i Server-i kâinât, o edepsiz, Ebû Bekre edepsizlik ettikçe, bir şey söylemez bazen da tebessüm eder idi. Hazret-i Ebû Bekr, o bedbaht ve edepsizin edepsizliği haddi aşınca, zarûrî olarak gadaba gelip birkaç söz söyleyince Hazret-i Fahr-i kâinât, sâdetle ve devletle yerinden kalkıp gitti. Hazret-i Ebû Bekr (radıyallahü teâlâ anh) Sultân-ı Enbiyânın ardına düşüp yetişti ve dedi ki: -Ya Resulallah! Niçin bir hayâsız edepsizlik edip gönül incitirken susup bir şey söylemediniz. Şimdi ben ona söyleyince kalkıp gittiniz sebebi nedir. Hazret-i Fahr-i kevneyn ve Resûl-i sakaleyn (s.a.v.) buyurdu ki: -Yâ Sıddîk! O hayâsız ve bedbaht sana dil uzatmağa başladığı zaman Allahü Teâlâ bir melek gönderdi ki o kimseyi karşılayıp kovacak idi. Sen hemen gadaba geldin söylemeğe başladın. O melek gidip yerine iblîs geldi. İblîs-i la'înin olduğu yerde, ben durmam. Hazret-i Ebû Bekr-i Sıddîk (r.a.) ondan sonra, vakitli vakitsiz söz söylememek için mübarek ağzına bir taş koyar idi. Ne zaman söz söylemek lâzım gelse, evvelâ fikr ederdi. Bir söz söyleyeceği zaman, o sözü kendi kendine nice zaman düşünür, tefekkürden sonra, mübarek ağzından o taş parçasını çıkarıp, ne söz söyleyecek ise söyler idi. Sonra o taş parçasını mübarek ağzına alıp, tesbîh ve tehlîl ile meşgul olurdu. Kimseye, hayırdan ve şerden dünya kelâmı söylemez, eğer kat'î lâzım ise ve çok efdal ise, söylerdi. Yoksa gecede ve gündüzde tesbîh ve tehlîl ile meşgûl idi.
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.