Anlaşılan o ki rakibi değil hakemi de yenmeden puan alamıyorsun…

Başakşehir maçı öncesi stadyuma gelince, yüzlerce metre kuyruk ile karşılaştım. Ne yalan söyleyeyim, taraftarın maça ilgisi yoğun diye düşünüp sevindim. Saha içine girince turnikelerde arıza olduğu anons edilince yine sevincim kursağımda kaldı. Kul yapısı arıza olur anlarım. Efendiler, birkaç kişi değil stadyuma binlerce insan geliyor, öncesinde hiç mi kontrol yapmadınız. Taraftarlar tepki göstermekte haksız mı? Takımlarını desteklemek için saatler önce gelecekler, para verecekler, bir de bu çileyi çekecekler. Taraftar zaten diken üstünde yapmayın etmeyin…
Buna rağmen taraftarın önceki maçlara oranla ilgisi sevindirici. Böyle bir aksilik sonrasında Recep Uçar yönetiminde Başakşehir maçı başladı. Teknik direktör değişiklikleri ilk haftalarda takımlara olumlu yansır. Başakşehir defansını nerede ise orta sahada kurarak ön alanda baskı kurarak başladı. Buna karşılık geçiş oyunu ile birkaç kontra atak yapınca defansını biraz daha geri çekmek zorunda kaldı. Pas hatası, top kayıpları, top kontrolü gibi klasik hatalarımızı görmek canımızı yakmaya devam ediyor. Uçar’ın elinde sihirli değnek yok, beklentim kısa sürede çözüm bulunması.
Her ne kadar topun hâkimi Başakşehir olsa da 20. dakikada gole yaklaşan taraf olduk. İlk yarı için diyorum, takımda bir eksiklik var. Hırs mı, mücadele azmi mi? İstek mi? Kendini maça verme mi? Eksiklikler var. Oyuncuların sanki aklı fikri başka yerde zihnimi meşgul ederken, sahamızdan hızlı çıkarak defansın arkasına sarkmayı başardık.
Yani ilk bilinçli atağımızda gerçekten güzel bir organizasyon ile 32. dakikada Alassane Ndao ayağından golü bulduk. 1-0. Bu dakikadan sonra topun ve oyunun hakimiyeti biraz olsun bize geçti.
Takımın kendisine gelmesi için öne geçmesi gerekiyormuş. Ancak her zaman öne geçmek mümkün olmuyor, önemli olan kriz anlarında çözüm üretmek. Konyaspor’un iyi gittiğini gören hakem Emre Kargın’ın icat ettiği penaltı ile Başakşehir’e beraberlik golünü hediye etti: 1-1. İlk yarıda bu skorla tamamlandı.
İlk yarının aksine ikinci yarıya baskılı başladık. Karşılığını kısa sürede almak gerçekten sevindirici. Ceza sahası içine yapılan ortayı iyi kontrol edip rakibini oyundan düşüren Alassane Ndao 51. Dakikada kendisinin ve takımın 2. golünü attı: 2-1. Yenik duruma düşen Başakşehir hakemin de desteğini arkasına alarak ataklar yapmaya başladı.
Sezon başından bu yana ilk defa birlik içinde mücadele eden, gol sonrası da yedek kulübesi önünde topluca sevinen takım görmek iyiye işaret. Bir an önce farkı ikiye çıkarıp rahatlamak için organize ataklar yapmaya başladık. 73. dakikada yine Alassane Ndao skoru 3-1 yaptı. Gol sonrası, Evet takım kenetlenmiş. TEBRİKLER…
Skor avantajını elde ettikten sonra, temkinli bir oyun ile kalan dakikaları tamamlayalım diye içimden geçerken, bir anlık gaflet 90 artı 3. dakikada Pıatek golü attı: 3-2.
Maçı Emre Kargın’a rağmen kazandık. Recep Uçar kısa sürede güzel dokunuşlar yapmış.
Hem Uçar’ ı hem oyuncularımızı tebrik ediyorum… İlave edeyim. Başakşehir karşısında galibiyeti, ikinci yarıdaki mücadele azmi ile aldık demek yanlış olmaz. Şurası da gerçek… “Anlaşılan o ki rakibi değil hakemi de yenmeden puan alamıyorsun…”