EMEKLİYE KURBAN DÜŞER Mİ?

Kıymetli dostlar, bayramın son gününde yeniden sizlerle birlikteyiz çok şükür. “Nerede o eski bayramlar” demeye bu yaşta başladık. Sosyal medyada toplumun bir kısmı kurban storyleri paylaşırken, bir kısmı da tatil storyleri ile doldurdu..
Ekonomi politikalarının derinleştirdiği kriz ve artan hayat pahalılığı karşısında düşük maaşlar altında ezilen emekliler perişanlar. Geçenlerde birisi diyor ki; “Emekli oluncaya kadar madem çalışsaymış evini arabasını alsaymış bankaya parasını koysaymış..” Ne kadar sığ ne kadar cahilce bir bakış açısı.. Bu cümleleri kuranların tuzları kuru olsa gerek, enflasyondan bihaber olsa gerek..
Şimdi gelin beraber bir empati yapalım. Eskiden insanlar emekli olunca orta halli mutlu bir hayat yaşıyorlardı. Torunlarına gönüllerince harçlık verip düğün derneklerde altın hediye ediyorlardı. Kısacası kimseye muhtaç değillerdi..
Şimdi size günümüz emeklisinin serzenişini yazacağım. “Kurban kesemiyorum. Param yok. Ne ile keseyim? Emekliyim, aldığım para 10 bin TL, ev kirasına 7 bin TL veriyorum. Ben 3 bin lira ile mi kurban keseyim? Kendi vatanımda 3. Sınıf oldum. O zaman Suriye’ye gideyim, ben de Suriyeli olayım. Geçen gün hastaneye gittim, Suriyeliler yüzünden kendi memleketimde muayene olamadım. Ben Türküm ya Türküm. Gariban öldü. Ben nasıl geçineyim, nasıl kurban keseyim. Eskiden 20 bin liraya ev kiramı verip 2 çocuğumu okutuyordum param artıyordu. Şimdi 10 bin lira alıyorum çocuğuma ve torunuma harçlık veremiyorum. Yazık biz nereye gidiyoruz, memleket nereye gidiyor?
Bayramın gelmesini istemiyoruz. Biz emekliyiz, inan ölü gibi yaşıyoruz. Torun gelecek onu düşün, bayram gelecek onu düşün, kurban kesemiyorsun onu düşün. 10 bin lira ya, şuradan bir dilenciye versen bereket versin demez. Bu kadar zor durumdayız..”
3000 lira bayram ikramiyesi aldılar emekliler. Şekerin kilosu 500 lira'dan başlıyor. Kurban mı kessin evin ihtiyaçlarını mı alsın şeker mi alsın? Hadi kıyafet almasın diyelim. Bayram geleneklerimizde en azından bir baklava yapılır şeker dağıtılır kolonya alınır. Bunların hepsi maliyet..
E şimdi bir de torunlar gelecek. Dede olarak muhakkak harçlık isteyecekler. Kaç yaşına gelmiş torununa harçlık bile veremeyen bir erkeğin psikolojik durumunu düşünemiyorum..
Açıkçası ben emekli olsaydım böyle bir Türkiye'ye uyanmak istemezdim. Yıllarca ülken için çalış çabala gençliğini feda et sonuç hüsran..
Geçenlerde birisi dedi ki: “Kurban kesemeyenler üzülmesinler çünkü Peygamber efendimiz her yıl 2 tane kurban keserdi. Birisini ailesine, birisini de ümmetinden kesemeyecek olanların adına keserdi. Onların kurbanları ahirette zaten hazır..”
Kardeşim Türk milletinin boğazından senede bir kere et geçiyor. Sistemin adaletsizliğini görmüyor da nasıl olsa ahirette yiyecekler diyor. Kendileri Kurban kesiyor ama. Sana bana gelince üzülme ahirette yersin! Bazen hanım kız çizginden kaymamak için kendimi zor tutuyorum.. Hakikaten dininde güncellenmesi gerektiğini düşünüyorum. Şimdi böyle deyince bağnaz bir kesim kafir diye addederler..
Ha bu arada hocalara sordum; günümüz şartlarından dolayı emekliye kurban veriliyor. Emekliyi kurban eden sistem umarım en kısa zamanda düzelir..
Madde ile manayı dengelediğimiz güzel bir bayram diliyorum..