SOSYAL BARIŞ-4-Kutsi Öncü- Yeni Meram Gazetesi

Genlerine yazılmış, eğitimle değişmeyen karakterlerdir. Yürüyüş şekli, ses tonu, konuşma biçimi, cilt rengi, morfolojik tipi (atletik, astenik, piknik tipler) vs. olgular  genotipik karakterlerdendir.

Genotipik karakterlerden ağır adaptasyon problemi yaşayanlara, psikoteknik yöntemlerle rehabilitasyon eğitimleri verilebilir, bu eğitimlerle topluma adaptasyonları sağlanabilir.

Sosyal barışı sağlamanın adımları:

BİRİNCİ ADIM; AİLE

Sağlam aile yapısının oluşturulması ve korunması; Her geçen yıl toplumda boşanma oranlarının arttığını görüyoruz. Günümüzde iskambil kağıtlarından yapılmış binalar gibi yok olan ve yıkılan aileler görüyoruz. Boşanma oranları %40'ı aşmış durumdadır. Sosyal barışın bozulma istatistikleri ile, boşanma oranlarını ve aile içi geçimsizlik ve huzursuzlukları mukayese ettiğimiz zaman aralarında doğru orantılı bir artış olduğunu rahatlıkla müşahede edebiliriz. Bölünmüş ve dağılmış ailelerin arasında kalan çocuklar, kişilik gelişim süreçlerindeki yaşadıkları travmalar sonucunda sağlıklı bir karaktere sahip olmaları mümkün değildir. Suça karışan ve toplumsal barışı bozan bireylerin geriye dönük yaşam koşulları incelendiğinde,

sebep-sonuç analizleri yapıldığında büyük  ekseriyetinin çocukluğunda veya ergenliğinde yaşadığı aile içi sorunlar olduğu kolaylıkla görülecektir. Aile kurumunun temeli evlilik müessesesidir. Evlilik bizim kültürümüzün müesses nizamında "ülfet ve muhabbete dayalı mukaddes bir birlikteliktir" olarak tanımlanır. Evlilik hayatın ötesine uzanan bir birliktelik olarak kabul edilir. Günümüzün evlilik anlayışı büyük ölçüde bu anlayışın dışına çıkmıştır. Fiziki bir alanın ortak kullanımı, iş ortaklığı, sadece cinsel tatmin aracı vesair anlayışlarla mecrasından uzaklaşmıştır.

Evlilik olgusunun tarafları gençler, kadın ve erkek ayrım yapılmaksızın evliliğe hazırlık ve aile kurumu ve sorumluluklar konusunda ciddi eğitim programları düzenlenmelidir. Evlilik ehliyetine sahip bireyler  ölçülebilir kriter testler sonrasında değerlendirilmelidir diye düşünüyorum. Sağlıklı aile yapısından yoksun milletlerin bekası yoktur.

İKİNCİ ADIM: EĞİTİM

Toplumun bütün kesit ve kesimini içine alan kuşakların Milli Eğitim ve sivil toplum kuruluşlarınnın işbirliği ile eğitim programlarının uygulanması.  Özellikle kişilik gelişim süreçleri dikkate alınarak sorumluluk bilincine sahip sağlam kişilik/karakter kazandıracak davranışsal öğreti içerikli eğitim programları düzenlenmelidir. Eğiticilerin nitelikleri itibarıyla bazı kriterlerin dikkate alınarak seçilmesi gerektiğini düşünüyorum. Toplumların ve milletlerin davranış ve anlayışlarına yön veren değerleri vardır. Bu değerler bütünü, o milletin kültürünü ve milli ruhunu ifade eder. Kültürümüzün ve milli ruhumuzun temel bileşenleri; dayanışma, barış içinde yaşamak ve adil paylaşmaktır. Âdab-ı-Muaşeret kuralları; eğitimin temelini oluşturmalı ve müfredatta yer almalıdır. Âdab-ı-Muaşeretin dört temel bileşeni vardır.

   1-Saygı;

Irk, renk, dil, din, cinsiyet, yaş, mezhep, meşrep, coğrafi bölge farkı gözetmeksizin her yerde herkese ve her zaman saygı ilkesini ifade eder.  Etkili iletişimin ilk adımı saygıdır, aynı zamanda gönüllülere kurulan köprüdür. Saygı; farklılıkları düşmanlık sayan zehirlenmelerin panzehiridir.

Saygı; sadece insanların kendi türleri arasında sınırlı kalan bir kavram değildir.

Doğa/tabiat insanların hizmetine sunulmuş nimetlerle mücehhez bir kümedir. Doğanın kendi içinde işleyişine dair bir sistematik vardır. Bu insan vücudunun işleyiş fizyolojinin karşılığı gibi; doğanın fizyolojisidir. Bir başka ifade ile doğanın ekolojik dengesidir. Ekolojik dengenin oluşması ve korunması için tabiatın fizik, kim ya, biyolojik ve matematik yasaları vardır. Dünyamız kainatın içinde canlı barındıran tek gezegenidir. İnsan türü bu canlılar arasında ayrı niteliklere sahiptir. Akıl, irade ve muhakeme yeteneği insanı farklı kılan en önemli niteliklerdir. Bu üç niteliğin koordinasyon içinde işleyişinin bileşkesi saygıdır. Saygı kavramı; insanın iç dünyasının/özünün/duygularının beden diline ve davranışlarına yansımasının göstergesidir.