Maçı kazandık diye çok ümitlenmeyelim, bireysel hatalarımız devam ediyor…

Adana Demir maçı sonrası, Başkan Fatih Özgökçen başta maçın hakemi Sarper Barış Saka olmak üzere MHK başkanı Lale Orta' ya büyük tepki gösterdi.
Bununla birlikte spor camiası ve taraftarlar da tepkilerini çeşitli platformlarda dile getirdiler.
Bir önceki yazımda da; "Tüm spor camiasına sormak istiyorum, bu nasıl bir penaltı kararı. Yazıklar olsun" ifadelerini kullanarak tepkimi dile getirdim.
BU MAÇ HARİÇ
“Takım olarak nasıl bir oyun ortaya koyuyoruz, özeleştiri yapalım, oyun planımız yok, kondisyonumuz yok, organize atak yok, alan daraltarak rakibi baskı altında tutma yok, kısaca yok da YOK”…
Eeee bu durumda nasıl gol atacağız, nasıl galibiyetler alacağız? Tamam, hakem haksız bir penaltı verdi, bu ne ilk ne de son olacak, neden iki gol fazla atmadık.
Konyaspor yönetimi bugün VAR kayıtlarının açıklanması için Federasyona müracaat edeceğini açıkladı.
Bu tür yenilgileri hakemlere, federasyona bağlamak var kayıtları açıklansın demek doğru mu?
Samimi olarak itiraf edeyim, içimden geçen düşünceler bu şekilde. Oysa başarılardan, güzel oyundan galibiyetlerden bahsetmeyi istiyorum.
Gelelim maça; Her iki takımın da maça beraberlik için başladığını söyleyebilirim. Ligin sonuna gelinmiş, düşme endişesi bulunmayan, bu maçta nerden çıktı bitse de bir an önce evimize gitsek fikri içinde iyi oyun yok, mücadele yok, öylesine bir maç görüntüsünde.
Olur da bir fırsat bulursak gol atarız düşüncesi içinde ilk dakikalar geçerken, Kasımpaşa 13. dakikada kalemize bir kere geldi, gol attı.
Aleksandar Stanojevic’e sormak istiyorum, bir takım nasıl bu kadar basit gol yer. Antrenmanlarda siz ne çalışıyorsunuz, yediğimiz gollere bakınca, “rakibe helal olsun güzel gol attı” diyeceğimiz bir tane gol var mı?
Kendi kalemize attık, kendimiz hata yaptık, yani tuhaf tuhaf goller yedik. Bir türlü önlem alamadık.
Garip bir durum olsa da takımın kendisine gelmesi için yenik duruma düşmesi gerekiyor. Bu maçta da öyle oldu. Kazandığımız duran topta 30. dakikada Calvo kafa vuruşundan beraberliği sağladı. 1-1. Çok hatalı pas yaparak, rakibi kendimiz pozisyona sokuyoruz. Ancak şunu belirteyim, 45 artı 6. dakikada organize atakla Diouf çok güzel bir gol attı 1-2 öne geçtik. İlk yarı da sonuçlandı.
Yalnız hemen belirteyim, ilk yarı skoruna aldanmayın çok bireysel hatalar yaptık, Sehic yüzde yüz üç golü çıkardı. Birinci yarıya göre, ikinci yarıda ayağa paslarla, geçiş oyununu iyi yapıp, araya toplar atarak daha iyi oynamaya başladık. Haksızlık yapmayayım, özgüveni artan oyuncularımız güzel oynama başladı.
Maçın ikinci yarsı için söylüyorum, Allah var güzel oynadık, çok net pozisyonlar da bulduk, atamadık. Bu fırsatları yakalıyor isen atacaksın. Maçı 1-2 kazandık. Sonuçta hem de deplasmanda 3 puan almayı başardık, Alınan sonuç oyuncuların özgüvenlerini kazanmaları açısından oldukça önemliydi.
Teknik ekibi ve oyuncuları tebrik ediyorum.
ANCAK! “Maçı kazandık diye çok ümitlenmeyelim, bireysel hatalarımız hala devam ediyor”…
Bu arada Süper Lige yükselen Samsunspor’u tebrik ediyorum.