ORGANİZE KÖTÜLÜK

Kötülük insanlık kadar eski bir problem. İnsanın yeryüzü serüveni kötülük üzerinden başlıyor desek abartmış olmayız sanırım. İnsan yeryüzünde ihtilaf çıkaran bir varlık son tahlilde. Diyalektik açıdan bakıldığında kötülük iyiliğin anlaşılır olması için gerekli görünüyor. İyiliğin/ iyilerin yeryüzü sınavı ve süreç içerisinde kemale ermesi bu karşıtlık ile mümkün olabiliyor. Zannımca ilahi iradenin muradı böyle tecelli ediyor.
Tarih, insan denen varlığın kendine, türdeş olduğu diğer insanlara, doğaya/çevreye elinin erdiği her şeye yaptığı kötülüklerle doludur.
Tarihin tozlu sayfalarında çok fazla dolaşmadan modern zamanlara, yirmi birinci yüzyıla, bir başka tanımlama ile organize kötülük çağına gelmek istiyorum yazının kısa seyri içinde.
Bence yirmi birinci yüzyıl bir organize kötülük yüzyılıdır.
Kötülük insanlık kadar eski yani kadim bir olgu iken bu çağda değişen ne? farklı olan nedir? Evet, bu anlamlı bir soru ve zaten benim maksadım bu soruya cevap aramak.
Mekan/imkan, ulaşım/iletişim, bilgi/beceri, örgütlenme/ organize olma açısından eski çağlar ile mukayese edilemez bir fark açık seçik ortada duruyor.
Yaşadığımız zaman diliminde sayısız örneği yaşıyor, görüyor veya duyuyoruz. Bazen öylesine hayret uyandıran şeyler organize kötülük aracı haline geliyor ki, nevrimiz dönüyor, aklımız şaşıyor.
Bugünlerde kendine sanatçı denilen bir mubtezel Türk dilini katletme pahasına sözde bir şarkı yazıyor, içine politik imalar koyuyor ve trajikomik bir düzlemde ahalinin gerilmesi kötülüğüne hizmet eder hale geliyor. Hayret edilecek şekilde organize kötülük yayıldıkça yayılıyor.
Ülkesine ve milletine kötülük etmek üzere adeta and içmiş bir güruh sosyal medya üzerinden organize oluyor ve etkili bir organize kötülük faaliyeti yürütüyor. Demokrasi, özgürlük, insan hakları organize kötülük ekipleri için oldukça elverişli aparatlar olarak işlev görüyor. Gazeteci kılıklı bir densiz hakaretler ediyor, özgürlük, demokrasi maskesi ile kendini gizlemeye çalışıyor.
İşin ilginci bu tür kötülük eylemleri olduğunda muhalif olduğu kişi veya kuruluşa hakaret etme özgürlüğünü savunan bir organize kötülük şebekesi hemen saf tutuyor.
Burada yanlış anlama olmasın diye bir şeyin altını çiziyorum.
Ben şahsen uyarıcı muhalefeti önemsiyorum Güç sahiplerine karşı, gücün kötüye kullanılması, güç zehirlenmesi gibi tehlikeler dikkatlice takip edilip uyarıcı muhalefet yapmak elzemdir. Bu ayrı bir konu.
Bu yazıda,
Organize kötülük üzerine çok fazla örnek verme gereği duymadım. Zira bu durum bir örneğe ihtiyaç duymayacak kadar aşikâr, açık seçik ortadadır.
Organize kötülük, yeryüzünde bozgun çıkarır. Ekini ve nesli yok eder. Huzuru, asayişi hedef alır. Varlığı, zenginliği hedef alır. Kaos ister.
Evet, organize kötülük bütün bunları ister ama ilahi yasa kötülüğün hâkimiyetine asla izin vermez. İyilik erleri her zaman hareket halindedirler.
Organize kötülüğe karşı organize iyilik le mücadele edilebilir. Yüce gönüllü, yüce ahlaklı iyilik erleri organize olarak sonuç alabilirler. Uyarı mahiyetinde son söz…
Vicdan, merhamet ve yüce ahlak sahibi kimseler hiç bir gerekçe ile organize kötülük saflarında yer alamazlar.