Prof.Dr. Arık  “Konya orta büyükte deprem riskinin olduğu bölgelerden”

Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu ve sınırları içerisinde birçok diri fay hattı olduğu son günlerde yaşanan İstanbul depremleri ile bir kez daha kendini hatırlattı. Gerçekleşen depremlerle ilgili olarak konuşan Konya Teknik Üniversitesi Doğa ve Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fetullah Arık, “Yaşadığımız deprem Marmara denizinin içerisinden geçen faya bağlı bir deprem olarak kayıtlara geçti. Deprem sığ bir deprem olduğundan ötürü yüzeye yakın olarak gerçekleşti. Sığ depremler şiddetli hissedilir” tespitinde bulundu.

DEPREMİ ÖNCÜ SAYMAK DOĞRU DEĞİL
İstanbul’da uzun yıllardır beklenen büyük İstanbul depreminin yaşadığımız depremlerle olan ilişkisine değinen Prof. Dr. Arık, “İstanbul’da yaşanan deprem sonrasında tüm kamuoyunda merak edilen büyük İstanbul depremi ile ilgili bu deprem o depremin öncesi habercisi gibi bir yorum yapmak oldukça zor”şeklinde konuya açıklık getirdi. Arık, Konya özelinde de deprem riskinin olup olmadığına değinerek, “Konya özelinde ise bölgenin deprem üretebilecek fayları var. Konya’nın batısında Konya fay zonu, kuzeyinde ise geçtiğimiz yılda büyük bir deprem üreten Çandır Fayı mevcut. Kara Ömerler fay zonunun olduğu bölge doğuda İse Aksaray yönüne doğru Civanlar Fayı gibi hepsi de aktif olan Faylar bulunmakta” dedi. Konya ilinin çevresinde yer alan fay zonlarının deprem üretme risklerinin olduğunun altını çizen Prof. Dr. Arık, “Bu faylar aktif olduğundan dolayı deprem üretme potansiyeline sahiptirler orta büyüklükte üretebilir. Konya özelinde bakıldığında bölgedeki faylar özellikle Konya’nın batısında yer alan fay tarihte 6.0 ile 6.5 şiddetinde deprem üretme ihtimali olan bir fay “ şeklinde konuştu.

“KONYA’DA 4.7 ŞİDDETİNE KADAR DEPREM GÖRDÜK”
Konya’da deprem riskine yönelik olarak ise Arık, “İlimizde deprem üretme riski en fazla olan fay Konya kent merkezine 2009 yılında gerçekleşen 4 ila 4.7 arasındaki şiddette depremleri yaşamamıza sebep oldu” ifadelerini kullandı. Fayların zaman zaman kırılarak büyük depremler üretebileceğinin unutulmaması gerekliliğinin altını çizen Arık, “En büyük kaydedilen deprem Çandır depremi şiddetiyle en büyük deprem olarak kayıtlara geçti. Bu deprem Konya’da da hissedilerek büyük paniğe neden oldu” ifadelerini kullandı. Konya’nın jeoloji haritasına bakıldığında şehrin kuzeyinin diğer bölgelere nazaran daha çok deprem üretme riski ile karşı karşıya olduğunun görüldüğünü ifade eden Arık, “Konya ili genelinde baktığımız zaman genellikle şehrin kuzeyindeki Akşehir ve Ilgın bölgesi deprem üretme potansiyeli açısından biraz daha riskli bölgeler içinde yer almakta. Eski Türkiye deprem bölgesi haritasında da bölge birinci derece deprem bölgesi olarak işlenmiş durumda. Bu bölgelerde de zaman zaman depremler meydana gelmekle birlikte Akşehir Fayı 2002’de Sultan Dağı’nda meydana gelen depremde bildiğiniz gibi can kayıpları yaşandı. 1930’lu yıllarda ise Ilgın fayında meydana gelen depremlerde yine can kayıpları yaşandı. Fakat Konya kent merkezinde çok şükür şu ana kadar can kaybı veya büyük hasarla sonuçlanan hiçbir deprem bulunmamakta” ifadelerini kullandı.