Seçim İstatistikleri
Seçim İstatistikleri- Fatih ARSLANPINAR- Yeni Meram Gazetesi
Seçimlere yaklaşık 1 yıl kala; kamuoyu yoklamaları ve seçim anketleri doğrultusunda bir yazı kaleme almak istedim. Uzun bir müddet de seçim ile ilgili yazmayı düşünmediğimi belirtmek isterim. 2018 seçimlerinde %52.6 oy alan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve %53.7 oy alan Cumhur İttifakı’nın yanında olan esnaf, çiftçi, sanayici, üretici ve her seferinde bas bas bağırdığım 6.5 Milyonluk Yeni Seçmenin 2023 seçimlerinde oyunu kime vereceğinin muallak olduğu, 11 milyon üyesi olan partinin takribi olarak 15 milyonluk bir oyu olacağını söylüyor bize anket sonuçları, ne garip? Seçim anketleri ile alakalı çalışma yürüten firmaların anket sonuçları ortalamasını paylaşmak gerekirse; AKP %29, MHP %6 (AKP ve MHP %35), CHP % 28, İYİ %18, HDP %10, DEVA %2, GELECEK %1 (6’lı Masa %59), ZAFER %1, SAADET %1, YENİDEN REFAH %2, DİĞER %2…
Cumhurbaşkanlığı seçimi için yapılan çalışmalarda ise; seçim ikinci tura kalsa ve Kılıçdaroğlu aday olsa dahi ERDOĞAN %42, KILIÇDAROĞLU %44’ KARARSIZ %14 şeklinde bir anket sonucu bizlerle… Şu durumda cumhurbaşkanlığı seçiminin de ortada olduğunu söyleyebiliriz. Anket sisteminde; kararsız oy kullanan vatandaşların, partilerin oy yüzdelerine göre oranlanarak dağıtımı yapılır. Fakat burada atlanılan konu kararsız oy kullanan yaklaşık %15 seçmenin %13’ü Cumhur İttifakı seçmeni oluşu. Yani Cumhur İttifakı ve Sayın Erdoğan’ın Seçimi kazanmak için halen daha bir umudu var. Peki cumhur ittifakının seçime bu kadar güvenmesinin ardındaki sır perdesi ve umudu nedir? Bu sorunun cevabını bize gelecek gösterecek. Sayın Erdoğan’ın seçim zamanı yaptığı çalışmalar, ani seçim atakları, siyasi dehası şimdiye dek bütün seçimlerde olumlu sonuç verdi. Ama şuan öyle bir konjonktür var ki EYT kabul edilse bile, Atamalar arttırılsa bile, devlet olarak atabilecek bütün adımların hepsi atılsa dahi, bütün bunlardan faydalanan insanlar yine oy verecekler mi? Yaklaşık 1 yıl öncesinde 2023 seçimlerini kaleme aldığımda Cumhur İttifakına yeni ortakların gelmesinin söz konusu olduğunu ve en güçlü adayın İYİ Parti olduğunu söylemiştim, şuan örtülü bir şekilde atılan adımlarda böyle bir durumun söz konusu olduğunu ve mutlaka ittifakın içerisinde yeni ortakların alınabileceğini söylemek isterim.
AK Partinin iktidara geliş dönemini bir hatırlayın sevgili okurlar; 2001 ekonomik krizi, demokrasinin işleyişinin bozulması, üst üste alınan yanlış politika kararları vs. Ak Parti ve Sayın Erdoğan bu açığı güzel kullanarak seçime girdi ve 2002 seçimlerini zaferle kazandı. Şuan aynı durumun hasıl olduğu ortada peki bu avantajları kullanabilecek bir siyasi parti yada ittifak olur mu? Halen daha soru işareti… Çok daha farklı bir bakış açısı ile 2023 seçimine bakmak isterim. Anket sonuçlarında bir değişiklik olmadığını varsayarak 6’lı masanın seçimi kazandığını varsayalım. Parlamenter sistem isteyen bir ittifak gurubunun, 2024 yılında bu sistemi tekrardan ülkeye kazandırdığını bir düşünün, ne olacak? 2025 yılında parlamenter sistem ile bir seçime gidilecek. Bu seçimde 6’lı masanın tüm fertleri bu sefer başbakanlık yarışı için kutuplaşacak ve güçlü bir seçim maratonu başlayacak. Her parti başbakanlık için mücadele ederken AK Parti’nin halen daha en yüksek oy oranına sahip parti olduğunu ve 2025 yılında mecliste çoğunluğu yakalayarak seçimi kazanması hiç de sürpriz olmayacaktır. Yani 6’lı masa seçimi kazandığında Parlamenter sistemi getirdiğinde yine 2025 yılında Ak Partiye hükümeti devredecektir.
Avrupa Birliği ve ABD’nin Türkiye’yi de içine aldığı ve “otokratik yönetim” dediği ve bu otokrasinin son bulmasını istediği Macaristan, Polonya gibi devletlerin seçim sonuçlarına baktığımızda Macaristan da Orban, Polonya da Duda seçimlerin galibi olarak ayrıldı. Bu konjonktürde AB’nin istemediği Otokratik yönetimin seçimlerden zaferle ayırılması, AB’nin deyimiyle Otokratik yönetilen Türkiye’de de seçimi Erdoğan’nın kazanmasının önüne açar pozisyonda. Birde Rusya – Ukrayna savaşının AB’ye özellikle Almanya gibi devletlere sıçraması durumunda Türkiye’nin Avrupa Birliği Tam üyeliğinin hemen gerçekleşeceği kanısına dayanarak, AB Erdoğan gibi bir devlet liderinin savaşın durumunu değiştireceğini düşünerek; seçimlerde Erdoğan’ın yanında yer alması muhtemel gözüküyor. Tüm bu karmaşık modellemelerin sonucunda bizleri; şimdiye kadar yapılan seçimlerde hiç görmediğimiz bir seçim maratonu beklediğini söylemek yanlış olmayacaktır. Kalın selametle.
-
Henüz yorum yapılmamış.İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.