Konya
°C
Yeni Meram

TAKSAN/Mutlu sonla biten hazin hikâye TAKSAN/Mutlu sonla biten hazin hikâye

TAKSAN/Mutlu sonla biten hazin hikâye- Behçet BÜYÜKGÖKMEN- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
30.11.-1 00:00
07.02.2022 14:54
1
3341
ABONE OL


Geçtiğimiz hafta sonu bir iş görüşmesi için Kayseri'ye gittik, OSM MAKİNE heyeti olarak. Görüşme DENER/TAKSAN firmasında idi. İcra kurulu üyesi Ömer Bey ve satış direktörü Fatih Bey özel olarak ilgilendiler, alicenap davranışları nedeniyle çok memnun olduğumu ifade etmek isterim. Gönülden teşekkürler.
Yazının konusu elbette bizim iş görüşmemiz değil. Bir kamu kurumu olarak (fabrika yapan fabrika) rahmetli Erbakan Hoca tarafından kurulan TAKSAN firmasının mutlu sonla biten hazin hikâyesidir.
12 Mart (1971) muhtırasından sonra normalleşme yılları ve CHP/MSP koalisyon hükümeti. Rahmetli Erbakan Hoca'nın "ağır sanayi hamlesi" adıyla başlattığı büyük sanayileşme hareketi. Vatansever dostları heyecanlandıran işbirlikçileri tedirgin eden bir süreç…
Konya'da TÜMOSAN, Aksaray'da Aktarma organları fabrikası (bugün Mercedes kamyon fabrikası) Kayseri'de TAKSAN takım tezgâhları fabrikası, diğer adıyla fabrika kuran fabrika... Ve daha niceleri..
TAKSAN, temeli 1975 yılında atılır. 125 bin metrekare kapalı olmak üzere yaklaşık bir buçuk milyon metrekare bir alanda faaliyet gösterecektir. Planlama kısa sürede tesisleri kurup üretime geçmek üzeredir. Ama ülkemizin makus talihi (!) devrededir ve stratejik tesis ancak on yıl sonra faaliyete başlayabilir. 1985’te üretime başladığında bir hayal gerçek olmuş, büyük bir sevinç dalgası Kayseri’yi kaplamıştır. Tesisler için, cari fiyatlarla elli milyon TL harcanmıştır.
Taksan; taşlama tezgahları, freze ve delme tezgahları, otomat torna tezgahları, dişli ve dişli kutuları üretim tesisleri ile merkez döküm, ışıl işlem ve model imalat atölyesinden oluşan entegre bir kuruluştur.
TAKSAN kısa sürede başarıyı yakalar ve yurt içi yurtdışı satışlar gerçekleşir.
Herşey yolunda iken yine makus talihimiz (!) devreye girer ve her geçen gün işler kötüye gitmeye ve zarar üstüne zarar yazmaya başlar.
Açılışın üzerinden birkaç yıl bile geçmeden, altı ana üniteden dördü devre dışı kalır, çalışan sayısı bin 300'lerden 800'lere düşer
Bu öylesine garip bir hikâyedir ki, 18 bin marka Almanya'ya satılan tezgâhlar allanıp pullanıp 130/140 bin marka Türkiye ye geri satılmaktadır.
Taksan'ın ortaya koyduğu tablo, sanayici bakışıyla “kötü yönetim fiyaskosu” dur. Oysa bilinçli, ne yaptığını bilen yönetimlerin elinde olsa idi, değil belini doğrultmak, verimliliğine erişilemeyen niteliklere sahip bir kuruluş olması işten bile değildir.
Gafili ve haini bol bir ülkede yaşamak acı vericidir.
Sat/kurtulcu düşünce devreye girer ve zaten perişan edilen devasa şirket on milyon dolara Büyükmıhçı şirketler gurubuna satılır. Yeni şirket başarılı olamaz ve hikâyenin en hazin kısmı başlar. Bir anlamda kaderine terk edilmiş tesisler yağmacıların saldırısına uğrar. Gözü dönmüş yağmacılar ne var ne yok söküp götürürler, öyle ki o zaman bile çok ileri teknolojiye sahip makineler flekslerle, oksijen kaynakları ile kesilip parçalanır. Bugünleri DENER/TAKSAN eski yeni görüntüleri fotoğraflayıp kitap haline getirerek belgeler.
TAKSAN şimdi bir aile şirketi olan DENER MAKİNA'NİN tasarrufunda. Gördük ve gözlemledik ki, yaralı dev ayağa kaldırılmış, yaraları tedavi edilmiş ve geleceğe emin adımlarla yürümeye başlamıştır. DENER MAKİNA bu iş için yaklaşık 122 milyon dolar harcamış ve ülke ekonomisine büyük bir teknoloji gücü katmıştır. Bu bir fabrika kuran fabrikadır.
Dünyada sac işleme ve metal işleme makinelerinin aynı anda üretildiği benzer ölçekte ikinci bir işletme bulunmamaktadır.
DENER/TAKSAN 2023 için 500 milyon dolarlık bir ihracat hedefi koymuş. Ve ben bizzat tesisleri gezip gördüm ki, bu iş bilen vatansever kadro için hiç zor bir hedef değildir.
İşte mutlu sonla biten TAKSAN hikâyesi.
Elbette bir köşe yazısı bu hikâyeyi bütün yönleriyle anlatmaya yetmez.
İbretlik cümle şudur: Gaflet ve ihanet yağmalar, yıkar, inanç, aşk, vatan sevgisi imar ve inşa eder.

HABER YORUMLARI
  1. Vildan Demir
    2022-12-01 05:37:01
    1975 yıllarının parasıyla 50 milyon harcanan bir tesis 3003 yıllarındaki parayla 10 milyona satılmış, ama başlık mutlu son. (???) Hangi mantık size böyle bur varlık attırıyor. Özelleştirme lafı T. Özal ile başladı, onun devamıyız diyenler de son çiviyi çaktı tabuta, ama siz mutlu son diyorsunuz. PES.