Konya
°C
Yeni Meram

Türkiye’de Kutuplaşma

Türkiye’de Kutuplaşma- Fatih ARSLANPINAR- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
18.06.2022 01:33
17.06.2022 14:34
0
1930
ABONE OL

Türkiye’nin siyasi yaşantısına şöyle geri dönüp bakarak, kutuplaşma iklimi ekseninde değerlendirmek isterim. Türkiye Cumhuriyeti kuruluş itibari ile her zaman toplumsal kutuplaşmanın buhranı içerisinde hareket etmek zorunda kalmıştır. 1900’lü yılların başında Osmanlıcılık, Türkçülük, İslamcılık, Cumhuriyetçilik gibi akımlar ülke içinde bölünmelere sebep oldu. 1970’li yıllara baktığımız zaman Türk – Kürt ayırımının ve olayların başlangıç yıllarını görüyoruz. 1980’li yıllarda Sağcı – Solcu ayırımı ve olayları bizleri karşılıyor. 2000’li yıllara geldiğimizde ise gizli de olsa Atatürkçü düşünce ile Muhafazakâr kesimin bizi kutuplaştırdığı çok açık. Ak Parti Hükümetlerinin 2002’li yıllarda başlattığı 4 iklim politikası uzun süre başarılı oldu. Peki nedir bu 4 iklim politikası? Ülkenin doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine tek yekûn içinde bir araya toplama, barış ve kardeşlik ortamını oluşturma gayreti idi. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu politikanın dünyadaki en iyi uygulayıcısı konumunda. Neden mi? Yetişme şartları ve mekânı elbette. Erdoğan’ın doğup büyüdüğü semti incelemek yeterli olacaktır. Kasımpaşa semtini düşünün kıymetli okurlar, İslamcısından Hristiyan’ına, Katoliğinden Protestan’ına, Sağcısından Solcusuna, tüm bu kozmopolit yapı içerisinde Türkiye’nin tüm etnik kültürünü iyi tanışmış olması Erdoğan’ın 4 iklim politikasını uygularken ki başarılarına yansıdı elbette.
Peki nasıl başarılı oldu? Seçim çalışmalarında Kuzeye gitti; Karadeniz de Lazca miting konuşmaları yaptı. Doğuya Gitti; Kürtçe Miting konuşmaları yaptı. İç Anadolu’nun etnik kültürünü değerlendirdi, manevi unsurlarını, önemli şahıslarının sözlerini sürekli seslendirdi… İzmir’de Antalya’da halkın istediği hizmetleri gerçekleştirerek farklı düşünceye sahip vatandaşların oyunu almak için çaba gösterdi. Ve böylelikle Ak Parti hükümetleri ve Erdoğan 4 İklim politikasında başarıya ulaştı. Günümüze geldiğimizde ise 4 iklim politikasından çok uzaklaşmış haldeyiz. Türkiye de ki kutuplaşma her geçen gün artarak devam ediyor. Türk milletinin “Geçmişi ile bağını koparamama hastalığı” Türk – Kürt, Laik – Muhafazakâr kutuplarını bugün karşımıza getiriyor. Türkiye artık bu kutuplaşmaları acilen gündeminden çıkartması gerekiyor. Farklı etnik gurupların farklı düşüncelere sahip insanların birbirini dinlemesi, birlikte politika üretmesi, ülkenin bölünmez bütünlüğü için mücadele etmesi gerekiyor. Bugün özellikle; Doğu Akdeniz, Adalar, Orta Doğu, Uzak Doğu, Rusya – Ukrayna, Avrupa, ABD gibi Dış Politika da izlenen kritik hamlelerde ülke olarak tek yekun içinde olmadığımız taktirde akıbetimizin hiç de iyi olmayacağını söylemek yerinde olacaktır.
Daha önce de yazdım, söyledim, anlattım ülke olarak siyasi kutuplaşmanın hazin sonucu içerisindeyiz. Avrupa’ya bir bakın… Seçime katılma oranı %75’in üstünde neredeyse devlet yok. Türkiye’de insanlar farklı bir siyasi partinin iktidara gelişi ile yaşam standartlarında büyük değişiklikler olacağını düşündüğü için kendi ideolojik görüşünün seçime gelmesini istiyor. Buda sandığa yansıyor tabi ki. Türkiye’nin bu kutuplaşma ortamından acilen vazgeçmesi, bu ortamı ortadan kaldıracak çalışmaların da ivedilikle yürütülmesi gerekiyor. Dış politikada daha ciddi bir siyasi otorite izlemek, kendi iç meselelerimizle uğraşmamak, geleceğe yönelik adımların daha kararlı ve somut olabilmesi için el birliği ile bu çalışmayı yürütmemiz gerekiyor. Ben naçizane surda bir gedik açmak için lisanımın yettiği halde anlatmakla mükellefim gerisi siz değerli okurların çalışmasına muktedir. Kalın Sağlıcakla…

HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.