Yeni Anayasa süreci ve gündem

Türkiye'nin iç siyaseti hakkında yapmış olduğum çıkarımlardan bir tanesinde hata yaptığım kanısına ulaştıkdan sonra siz değerli okurlarım ile bu hatayı paylaşma gereksiniminde hisettim, Buyrunuz...
Kıymetli okurlar, Türkiye siyasetinde bir haftada yaşanan olayları şu şekilde özetlemiştim; Hafta başı sayın Cumhurbaşkanımız bir açıklamada bulunur, gündem oluşur, hafta içinde gerek muhalefet partileri gerek siyasiler ve bürokratlar bu gündem ile alakalı açıklamalarda bulunur ve son olarak hafta sonunda yine sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamalarıyla gündem sona ererdi. Son zamanlarda ise işleyiş biraz daha farklı bir hal almış durumda Cumhur Ittifakı gündemden biraz daha uzak bir tavır içersinde kendini konumlandırırken, Millet Ittifakı daha şimdiden seçim çalışmalarına başlamış ve aday tartışması içerisinde; ve bu aday tartışması ülkenin gündeminden bir an olsun düşmemekte...
Cumhur ittifakından, seçim ve aday konusunda genel başkan yardımcıları ve siyasiler her ne kadar açıklamalarda bulunup gündemi geçiştirmeye çalışsa da her iki parti liderinden gündemi kapatacak bir açıklama gelmemesi kafalarda bir soru işareti canlandırıyor.
Bunun sebebi ise; her iki partinin kulislerinden öğrendiğim bilgiler neticesinde muhalefet partilerinin seçim ve aday konusunda oyalanmalarını sağlayarak, asıl arka planda yürütülen çalışmalardan bihaber olmalarını sağlamak...
Peki bu arka planda yürütülen ve Cumhur ittifakının gündemden uzak bir tavır içersinde yer almasını sağlayan konu ne? Elbette ki Yeni Anayasa Süreci...
Her ne kadar 2023 seçimleri öncesi mi sonrası için mi planlandığı çıkarımını yapamamış olsamda MHP'nin 100, AKP'nin 120 maddelik bir anayasa teklifi hazırlamış oldukları bilgisi mevcut.
Yeni Anayasa süreci ülkenin gidişatına, tam bağımsızlık uğruna verdiği mücadeleye, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin teori kadar pratiğinde de hızlı bir bürokrasi kazandırmasına ve elbette ki her fırsatta altını çizmiş olduğum gelecek vizyonları için bizahati önem arz ediyor.
Tüm bunların yanında Sayın Devlet Bahçeli'nin "Şimdiye kadar dışardan uyarlama anayasalar kullandık, bizim kendi kültür ve medeniyetimizin kendine has bir Anayasa'ya ihtiyacı vardır" sözleri; Türkiye'nin iç politikada daha özgün, daha kültürüne bağlı, daha çok milli değerlerinden güç alan bir Anayasa'nın gelişinin mücadeleyicisi... Tabi ki iç politikada güçlü bir Türkiye demek dış politikayı da destekler nitelikte olacaktır.
Elbette ki geçtiğimiz hafta sizlerle paylaşmış olduğum Türkiye Gençlik Konseyi'nin de Bu Yeni Anayasa sürecine akredite edilebilmesi için çalışmalarım ve çabalarım devam etmekte...
Yeni Anayasa'nın ve sürecinin; tüm milletimiz adına hayırlara vesile olmasını diler, bu minvalde uğraş veren, çalışma yürüten, tüm siyasilere ve bürokratlara kolaylıklar dilerim...