Yıllardır hayatı düzenliyor tarihten izler taşıyan bir meslek

Konya’nın tarihi  atmosferinde yıllardır saatçilik mesleğini icra eden 87 yaşındaki  Mustafa Yavuz Yeni Meram Gazetesi’ne   yarım asrı geçen saatçilik serüvenini anlattı. Yavuz, “1938 yılında Hadim’de dünyaya gözlerimi açtım. Erkek Snat Enstitüsünde eğitim gördüm. Tesviye bölümünden mezun olarak iş yaşamıma 1962 yılında Şeker Fabrikasında başladım” dedi.

“Saatçilik Mesleğine hobi olarak başladım”

 Saat Ustası Mustafa Yavuz saatçilik mesleğine başlama serüvenini Yeni Meram Gazetesi okurları ile paylaşarak, “ Askerlik dönüşünde  belediyede elektrikçi olarak çalışmaya başladım  Daha sonra bir tanıdığım olan  Beden Eğitimi öğretmeni  Sebahattin  Bey’in  vasıtasıyla kendisinin müdür olarak görev yürüttüğü  Mevlana Ortaokulunda  memur olarak çalışmaya başladım. Bu dönemde bir hobi olarak  saatçilik mesleğine kolları sıvadım” dedi. Yavuz saatçilik mesleğini ilerleyen yıllarda devam ettirerek hobisini mesleğe dönüştürdüğünü dile getirerek, “ Hobi olarak başladığım saatçilik mesleğine sarraflar Çarşısı içerisinde yer alan bir saatçi dükkanında çalışarak devam ettim” dedi. Yavuz ardından yurtdışına gittiğinin altını çizerek, “Saatçilik mesleğine devam ettiğim süreçte  Almaya’ya gittim. Burada 16 yıl kalite kontrol görevini  üstlendim “ dedi

“Pilli saatlerin en az 20 yıl ömrü vardır”

 Günümüzde saat çeşitlerinin giderek arttığına dikkat çeken Yavuz pilli saat kullanıcısının günümüzde halen hatrı sayılır  bir sayıda olduğunu hatırlatarak, “Günümüzde pilli saat kullananlar halen çoğunlukta pilli saatlerin en az yirmi sene ömrü vardır.  Taşlı dediğimiz saatlerde ise kullanım ömrü sürtünmenin az olmasından ötürü yirmibeş yıla kadar çıkabiliyor” dedi.  Taşlı saatlerin pil tüketim açısından da elverişil olduğuna dikkat çeken Yavuz, “Taşlı saatler  taşlı olmayan saatlere göre pili daha az tüketir. Elkrtik bomimininin bozulma riskide daha azdır. Taşlı saatlerin ömrü taşlı olmayan saatlere göre daha uzundur “ dedi.

“Eski  köstekli saatler mekanizmalı saatlerdi”

 Hafızalara köstekli saat olarak kazınan saatlerin saat denince akla geldiğini ifade eden Yavuz, “Eskiden Köstekli saat olarak bilinen mekanizmalı saatler vardı. Köstekli saatler mekanizmaları düzgün tamir edilerek bakımı yapıldığı takdirde evladiyelik kullanım ömrü olan saatler olarak bilinirken saat denincd Türk Milletinin aklına gelen saatlerdi” dedi.