Konya
°C
Yeni Meram

Z KUŞAĞINA

Z KUŞAĞINA-Behçet BÜYÜKGÖKMEN- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
02.02.2021 01:26
01.02.2021 14:38
0
7026
ABONE OL
Günün modası, Z kuşağı. Tarihin sonunu ilan eden müptezel Batı'nın vampirleri benzer bir mantıkla yeni nesli Z kuşağı diye tesmiye ediyorlar. Yani genç nesle bu ismi münasip görüyorlar. Alfabenin (!) son harfi. Sovyetler Birliği çöktüğünde bir densiz gâvur (Fukuyama) "Tarihin Sonu" nu ilan etme cüreti göstermişti. Yani ABD önderliğindeki batı kesin ve tartışmasız üstünlüğünü kanıtlamış ve tarih bunların tartışmasız üstünlüğü ile sona ermişti. Aradan çok değil otuz yıl geçti ve bugün tapındığınız ABD, birliğini nasıl muhafaza edeceğini tartışıyor. Yüzlerce ölü küresel finans merkezinin ortasında soğutuculu araçlar içinde toprağa verilmeyi bekliyor. Size Z kuşağı ismini verenlerin hâli pürmelali ortada. Egonuzu şişirip kana doymayan vampir gibi sizi ve her şeyi sömürmek isteyenlere karşı bilinçli olmayı öneriyorum. Haz ve hız mutluluk veremez. Bunlar bağımlılık yapan nesnelerdir ve her seferinde daha fazla, daha fazla kısır döngüsü meydana getirirler. Beylik bir laf vardır, denemesi bedava... Hikaye bu ya... Dört tavuk, bir kartal yuvasına gidip bir yumurta çalarlar. Yumurtayı kümese getirdiklerinde, diğer tavuklar gördükleri bu yumurtanın çok büyük bir tavuğa ait olduğunu düşünürler. Zaman geçer, yumurtayı getirenler de unuturlar, onlar da bu yumurtanın büyük bir tavuğa ait olduğuna inanırlar. Günün birinde kuluçkaya yatan bir tavuğun altındaki o yumurta kırılır. İçinden simsiyah kanatlı, ilginç gagalı tuhaf bir tavuk çıkar. Herkes şaşkın, mutludur, böylesini ilk defa görmüşlerdir. Anne tavuk, yavrusuna dersler vermeye başlar: "Bak yavrum, yerden bulduğun böceği şöyle ye! Arpayı buğdayı böyle ye!." Anne tavuk her geçen gün yeni şeyler öğretir yavrusuna, tehlikelere karşı nasıl davranılacağını da... Büyük yumurtadan çıkan ilginç gagalı yavru tavuk, annesinin her söylediğini yapmakta, büyüdükçe de güzelleşmektedir. Oldukça uzun kanatları vardır. Diğer tavuklar onun kanatlarına kıskançlıkla bakmaktadır. Bir gün anne tavuk yavrusuna havadan gelen tehlikelere karşı kendini nasıl savunacağını anlatırken yavrunun gözü, gökyüzünde çoook yukarılarda süzülerek ihtişamla uçan başka bir canlıya ilişir. "Anne bu ne?" diye sorar. Anne tavuk; "Ha o mu? O kartal yavrum, kuşların padişahı." "Ne de güzel uçuyor!.." deyip iç geçirir yavru tavuk. "Evet yavrum. Ama sen sakın ona özenme! Asla onun gibi olamazsın. Senden önce baban, deden, amcan hepsi ona özendi ama hiç biri onun gibi uçamadı. Sen bir tavuksun ve bir tavuk gibi yaşamalısın." O günden sonra küçük tavuk, ömrü boyunca arka bahçede kartalın ihtişamlı geçişini izleyip iç çeker ve her defasında, "Keşke ben de bir kartal olup uçabilseydim." diye hayıflanır. Ve bir gün siyah uzun kanatlı büyük tavuk, ihtişamlı kartalı izlerken ölüp gider. Onu bir tavuk gibi defnederler. Oysa ölen bir kartaldır. Etienne de La Boétie "Gönüllü Kulluk" kitabında der ki: "Eğer iki kuşak köleleştirilirse, bundan sonra gelen kuşak özgürlüğü hiç tanımadığı, görüp bilmediği için pişmanlık duymadan hizmet eder ve ondan öncekilerin zorla yaptıklarını seve seve yerine getirir." Kurulu düzeni sevip benimserler ve sürdürdükleri yaşamın dışında başka yaşam biçimleri olduğunun ya da olabileceğinin farkına bile varamazlar. Bu gönüllü kulluğun yok edilmesi, özgür bireylerin yetiştirilmesi yine yönetenlerin elindedir isterlerse kartal, isterlerse tavuk yetiştirirler.
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.