BİR TOPLUMUN RUH SAĞLIĞI NASIL BOZULUR?

Kıymetli dostlar, günümüzde, ruh sağlığımız üzerinde etkili olan pek çok faktör var. Stresli iş temposu, teknoloji bağımlılığı, ekonomik sıkıntılar ve aile içi sorunlar gibi zorluklar, toplumumuzda ruhsal sıkıntıların artmasına neden oluyor. Bu yazımda, toplumumuzun ruh sağlığını olumsuz etkileyen temel nedenlere ve bunlarla başa çıkabilmek için neler yapabileceğimize odaklanacağız.

Çok hızlı ve rekabetçi bir dünyada yaşıyoruz ve bu durum sık sık stresli bir yaşam biçimine yol açıyor. İşte, bu stresli yaşam tarzı, ruh sağlığımızı doğrudan etkileyen birinci etken. Yoğun çalışma temposu ve sürekli baskı altında hissetmek, ruhsal sıkıntıların artmasına sebep olabiliyor. Aynı şekilde, teknolojinin hızlı gelişimi ve sosyal medyanın yaygın kullanımı, kişiler arasındaki gerçek bağları zayıflatıyor ve yalnızlık hissine neden oluyor. Şu anda insanların en büyük korkularından birisi yalnızlık. Çünkü insanın fıtratında aidiyet duygusu vardır bağlanma duygusu vardır. Günümüzün şartları bu duyguyu baltalıyor. Dolayısıyla kendini yalnız hisseden insan mutsuzdur huzursuzdur güvenme sorunu vardır.

Bunun yanı sıra, ekonomik belirsizlikler ve gelir eşitsizliği de ruh sağlığımızı etkileyen önemli faktörlerden biri. Geleceğe dair kaygılar, ekonomik güvencesizlik içinde yaşayan bireylerin ruhsal sıkıntılarla başa çıkmasını zorlaştırabiliyor. Ayrıca, aile içi sorunlar da ruh sağlığımızı olumsuz yönde etkileyen bir başka faktör. Aile içindeki çatışmalar, şiddet veya yetersiz iletişim, bireylerin ruhsal dengesini bozuyor ..

Ancak, bu sorunlarla başa çıkabilmek için toplum olarak yapabileceğimiz pek çok şey var. İlk adım, bu konudaki “farkındalığı artırmak” elzemdir. Ruhsal sorunların normal olduğunu kabul etmek, insanların bu konuda daha açık olmalarına ve destek almalarına yardımcı olacaktır.

Stresle başa çıkmak için etkili yöntemler öğrenmek, kişisel bakımımıza önem vermek de önemlidir. Rabıta, sanat, spor gibi aktiviteler, zihnimizi sakinleştirerek ruhsal dengeyi sağlamamıza yardımcı olacaktır. Ayrıca, teknoloji ve sosyal medya kullanımını dengelemek, gerçek dünyadaki sosyal bağları güçlendirmek de ruh sağlığımızı destekleyen önemli adımlardan biridir. Değilse algılarımız bozuluyor ve gerçekle sanalı zihin karıştırmaya başlıyor. Demem o ki, yarı insan yarı robotumsu bir varlık haline dönüşüyorsunuz. Ya da insan görünümlü robot diyebiliriz..

Ekonomik güvencesizliğe karşı, toplum olarak dayanışma içinde olmalı ve ekonomik destek sağlamalıyız. Son zamanlarda toplumun üzerine sağanak sağanak yağan zamlarla insanlar hayatta ve ayakta kalmaya çalışıyorlar. Toplumun ruh sağlığını desteklemek için yöneticilere bu anlamda fazlaca sorumluluk düşüyor. Gelir dağılımı âdil bir şekilde yapılsaydı, insanlar ruh sağlığı yerinde aidiyet duygusu gelişmiş köklenmiş mutlu huzurlu bir şekilde ülkemizde yaşarlardı..

Aile içindeki sorunlarla başa çıkmak için aile danışmanlığı ve destek programlarından yararlanabiliriz. Aile içi iletişimi güçlendirmek, birlikte zaman geçirmek ve birbirimize destek olmak, ruh sağlığımızı olumlu yönde etkileyecektir.

Unutmayalım ki ruh sağlığı, hepimizin ortak sorunudur ve birlikte hareket ederek daha sağlıklı ve mutlu bir toplum inşa edebiliriz. Bu zorlukların üstesinden gelebilmek için empati ve anlayışla birbirimize destek olalım ve ruh sağlığının önemine vurgu yapalım.

Son olarak, şu ayeti gönül ve zihnimize tabela olarak asmamızda fayda var;

“KALPLER ANCAK ALLAH’I ANMAKLA MUTMAİN OLUR”..