Bugünün darbesi tankla değil, ekonomi ile!
Bugünün darbesi tankla değil, ekonomi ile!- Muhammet GÜMÜŞ- Yeni Meram Gazetesi
Kurban Bayramı ve akabinde 15 Temmuz Şehitlerini Anma Demokrasi ve Milli Birlik Günü derken yoğun bir hafta geride kaldı. Öncelikle bayram sürecinde beklenenin aksine çok güzel ve dolu dolu bir bayram yaşandığını görmek mutlu etti.
Bayram öncesi ekonomik durumlardan dolayı kurban kesimi, geçtiğimiz yıllara göre çok fazla düşüş gösterecek söylemlerinin bayram süresince edindiğim izlenimle alakasız olduğunu gördüm. Belki büyükbaş kesmek yerine küçükbaşa dönenlerin sayılarında artış olmuştur diyebilirim. Ayrıca bu yıl yurt dışı ve yurt içi bağışlarının artması da bireysel kesimlerde etkili olmuştur.
Öyle veya böyle bir Kurban Bayramı’nı daha eda etmiş olduk. Allah, gelecek bayramlara da yine sevdiklerimizle kavuşturmayı nasip etsin diyelim ve 15 Temmuz Şehitlerini Anma Demokrasi ve Milli Birlik Günü'ne geçeyim.
Hepimizin hafızasında ilk günkü bilgi ve birikimi ile yer tutan Demokrasi ve Millî Birlik Günü dolayısıyla düzenlenen yurt içi ve yurt dışı etkinliklerine katılan binlerce kişi 15 Temmuz şehitlerini andı. Şehrimizde de bu programa on binlerce kişi katıldı. Birçok konuşma yapıldı, şehitlerimiz anıldı ancak Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın, İletişim Başkanlığınca Saraçhane Meydanı'nda düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü Anma Programı’ndaki konuşmasında "Yaklaşık iki asırdır ayağa kalkmak istediği her dönemde bu milleti savaşla, bozgunculukla, darbeyle, vesayetle, terörle, siyasi istikrarsızlıkla, ekonomik krizle, sosyal çatışmayla dizleri üzerine çökertenler hamdolsun bu defa başaramadılar" ifadesi, özet olarak 15 Temmuz’un ne demek olduğunu anlatmış oldu. Darbe, sadece topla tüfekle olmuyor çünkü her anlamda darbe her zaman sinsice hazırlanan ve fırsat kollayan bir düşman olarak bekliyor. Kimi zaman uygulamaya geçiyor olsa da kimi zaman alttan alttan hayata geçirileceği günü bekliyor.
Bugün ülke olarak yaptığımız girişimlerle birçok tekere çomak sokuyoruz. Tekerine çomak sokulan devletler, topluluk ve yapılar, haliyle çomak sokan elleri ortadan kaldırmak için türlü türlü çalışmaları yapıyorlar yapmaya da devam edecekler.
Karşılarında sadece güçlü devlet adamlarını değil güçlü halkı da gördüklerinde, oyunları kendi başlarına geçmiş oluyor.
Bugün 15 Temmuz’da halkın dirayet ve direnci olmamış olsaydı Cumhurbaşkanın çağrısının hiçbir anlamı olmayacaktı. Ancak bu çağrı ve sonrasındaki direnç, dirayet, birliktelik ülkemiz üzerine oyun oynayanlara tam bir Osmanlı tokadı olmuştur.
Bu yeterli mi, tabii ki değil çünkü ülkemiz üzerine oyun kuranların senaryosu bitmez, bitmeyecektir de. Dün 15 Temmuz bugün ekonomi, yarın başka bir silahla saldırmaya devam edecekler.
Millet olarak bizlerin kırmızı çizgilerini çok iyi bilen ve birliğimize, beraberliğimize darbe vurmanın yollarını arayanlar, o kırmızı çizgimiz üzerinden bizleri birbirimize düşürmeye devam edecekler.
Ama şükürler olsun ki, millet olarak bizler ite, köpeğe pabuç bırakacak zayıflıkta değiliz. Dün tankın önüne yatan bu aziz millet, bugün mücadelesini farklı şekilde de göstermeye devam edecektir.
15 Temmuz bizler için uyanışın ve birlikteliğin ne denli yıkılmaz bir kale olduğunu hatırlatmış oldu. İnşallah bundan böyle de bu bilinçle hareketle taviz vermeden yükselişimizi sürdüreceğiz.
Çünkü her ne kadar farklı görüşlere sahip olsak da -ki bu çok normal- konu namusumuz, vatanımız, bayrağımız olunca bir noktada hareket ediyoruz.
Bugün içerisinden geçtiğimiz süreçte ekonomik bir savaş veriyoruz. Bireysel olarak da, ülkesel olarak da bunu yaşıyoruz. Yani aslında ülkemize topla tüfekle ve cadde, sokakta yara açamayanlar ekonomik olarak yara açıp dize getirmek istiyor. Bu dünya üzerindeki ekonomik darbenin ciddi etkisi de diyebiliriz. Bu etki doğrultusunda ayakta kalan ülkeler güçlenip yoluna devam ederken zayıflık gösterip içeriden yıkılmaya başlayanlar ise büyük balıkların yemi olacaktır. O yem olmamak için hep birlikte mücadelemizi gösterip bunca zaman verilen mücadeleyi heba etmemiz gerekiyor. Zor zamanlarda gösterilen dirayet ve direnç de 15 Temmuz’da gösterilenle aynı kıymet ve değerde olacaktır.
Kalın sağlıcakla…
-
Henüz yorum yapılmamış.İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.