HÂLÂ NEYİ İSTİYORSUNUZ?

Öyle bir çağda yaşıyoruz ki, bir yandan ifşalar çoğaldı, bir yandan insanlıktan gizlenen kadim bilgiler var. Bununla alakalı ilerleyen zamanlarda ayrı bir konu başlığı olarak yazmak istiyorum.
Gelelim asıl konumuza; son zamanlarda savaşla yatıp savaşla kalkıyoruz artık. Dünyada diken üstünde! Rusya iyice çığırından çıktı ve kontrol edilemez bir hale geldi. Rusların vahşice ve canice bir yapısı var girdikleri yerden hayatta çıkmıyorlar!
Filmi şöyle biraz geriye sardığımızda, her şey Putin'le Fransız lideri Makro’nun doğu ile batı gibi arası uzunca ve büyük bir masada görüşmesi ile başladı. Hatta sosyal medyada capslere konu oldu ama yüzlerde bıraktığı gülümseme uzun sürmedi ve akabinde savaş başladı.
Uzmanlara göre savaşın asıl nedeni; NATO'nun Rusya'nın burnunun dibine kadar gelmesi ve Putin’in kendini koruma altına alması.
Putin, medyada hep duyduğumuz bir isimdi. Ukrayna lideri Zelensky çok tanıdığımız bir sima değildi açıkçası.
1 yıl öncesinden Zelensky ile ilgili bir haber okumuştum. 2019'da yemin töreninden şöyle demişti:
“Resmi dairelere benim fotoğrafımı asmanızı istemiyorum. Devlet başkanı ikon değildir, idol değildir ya da portre değildir. Politikacının fotoğrafı yerine duvarınıza kendi çocuklarınızın fotoğrafını asın ve kararlarınızı alırken onların fotoğrafına bakın öyle kararlarınızı veri!” sözü yankı yaptı.
Dedim ki, Zelensky nasıl bir lider? Egosundan sıyrılmış ve bütünleyici kuşatıcı bir dil kullanmış. Dahası aileye önem veren muazzam bir lider izlenimi olmuştu bende.
Meğer olaylar gördüğümüzün tam tersi çıktı. Uzmanların söylediğine göre görevini tam yapan iyi bir aktör, iyi bir oyuncu!
Günümüzü doğru analiz etmek için savaşan ülke liderlerini de iyi tanımalı.
Gündem çok sıcak ve yoğun çok enteresan günler yaşıyoruz. Gerçekten dünya sallanıyor!
3. Dünya Savaşı çıktı mı çıkacak mı derken herkes diken üstünde!
Peki, Türkiye bundan nasıl etkilenecek?
Bir yandan pandemi ile mücadele ediyorken, bir yandan ekonomik krizle mücadele ediyoruz. Her şey ateş pahası olmuş, ayakta ve hayatta kalmaya çalışıyoruz.
Önümüzdeki günlerde bizi neler bekliyor bilemiyorum.
Uzmanlar; “Asıl hedefin Türkiye olduğu konusunda hemfikir. Güç dengeleri yeniden dizayn ediliyor, haritalar yeniden çizilecek” diyorlar.
Sadede gelecek olursak; tek tip insan olma yolunda ilerliyoruz ve bu çok ürkütücü bir cümle! Detaylarını daha önceki yazılarımızda defaatle ifade etmiştim.
Türkiye gündeminde ise, zamları o kadar çok alıştık ki resmen bütünleşik! Yakıta gelen zammı hazmetmeye çalışırken, bir gece ansızın Tarım Bakanımız Sayın Pakdemirli'nin af talebi ile sabaha uyandık. Af talebi de yeni moda sanırım.
Yeni Tarım ve Orman Bakanımız Vahit Kirişçi Beyefendiye başarılar dileriz.
Şu dünyada hakikat; nefsini bilip Rabb’ini bulmaktır. Asıl savaş içimizde çünkü sistem içinde olanların dışa yansımasıdır.
Mesele, 3 günlük dünyada savaş olmasın. Savaşın dini dili ırkı olmaz, olmamalı!
Koskoca dünyayı yediniz.
Hala neyi istiyorsunuz?
Ruhumuzu mu?..