İÇİMİZDEKİ KAHRAMANLARA

Sevgili dostlar, çocukluğum köyde geçince dolayısıyla toprağa ekilen biçilen her şeyden haberdardık. Minicik ellerimle koyunları sağmak zordu, çocukluk heyecanıyla yeni bir şey öğrenmenin keyfini yaşıyorduk.
Rahmetlik anneannemin bahçesinde fasulyeler mısıra sarılmış halde görürdüm hep. Merak ettiğim mısır, fasulye, kabak bir bahçede hep yan yana... Peki, neden?
Kızıldereliler de mısır, fasulye, kabak üç kız kardeş olarak anılırmış. Üçü hep bir araya dikilirmiş..
Mısır, fasulyenin sarılıp yükseleceği bir destek görevi görürken, kabak toprağa yayılıp yabani otlara engel olurmuş.
Buna karşılık fasulye toprağı azot bakımından besler, mısır ve kabağa besin sağlarmış.
Anadolu’da da bilerek ya da bilmeyerek böyle süregelmiş bu durum.
İşte böyle insan da en yakınındakileri iyi seçmeli. Mısır gibi destek olan, boynu büküldüğünde kaldıran, sırtını yaslayacağı bir dostu olmalı insanın.
Kabak gibi insanı kötü alışkanlıklardan, ruhunu saracak yabani otlardan koruyacak bir dostu olmalı...
Fasulye gibi toprağına şifa olan, ilmiyle, sözleriyle, ahlakıyla insanı besleyen bir dostu olmalı...
İnsan kendi de bu üçünden biri olmalı...
Yabani ot gibi durmamalı kimsenin hayatında...
O zaman ne diyoruz: Kişisel gelişimde mısır, fasulye ya da kabak gibi ol; Yabani ot gibi olma!
Kıymeti dostlar, değişim dönüşüm dünyanın en sancılı şeyidir aslında.
Dile söylemesi kolay olsa da sen bir karar verdiğinde, riske girdiğinde, bütün o aşina olduğun alışkanlıklardan vazgeçip kurtulup yerine yenisini doğrusunu koymak oldukça zor ve ürkütücü!
Güvenli alandan çıkmanın sancısını, eski seni geride bırakmanın yasını tek başına yaşıyorsun. Yetmiyor, neden benim başıma geliyor? Ben bunu hak etmiyorum! Sorunların cevabını hakikat gözlüğünü takıp kabullenmek yürek istiyor.
Hayatımda öğrendiğim en kıymetli şeylerden birisi de; Kimse karşına geçip seni takdir edecek diye bekleme!
Sen kendi hikayesini yazmaya cesaret etmiş bir kahramansın. Kahramanların gücü kendi içindedir.
Ve makul olmak, çoğu zaman küçük kararlar söz konusu olduğunda iyi bir fikirdir. Büyük kararlar almak için bir parça delilik gerekir.
Gerçek kendin olmak; beklentileri karşılama çabaları, mükemmel ideal olma çabalarına bir son verip, hata yapabilmek, kusurlu olabilmek, eksiklerinin olması ancak tüm bunlara rağmen yine de insan olmanın zaten böyle bir şey olduğunun farkındalığıyla, iyi hissetmek, yine de rahat olabilmek demektir.
Her daim kendimizin kıymetini bilip, içimizdeki kahramanı fark edebilecek şuura ermek dileğiyle.