İLK ADIM İKLİM ŞURASI İLE ATILDI

Artan nüfus, gelişen sanayileşme, kullanılan malzemeler ve atılan çöpler derken bugün yaşadığımız dünyanın iklimi de çevresi de çok farklı hal almaya başladı.
İklimlerin değiştiği dünyamızda artık hiçbir şey eski doğallığı ile yaşanmazken günübirlik kurtarım projeleri de gelecek adına yetersiz kaldı. Her ne kadar ormanlaşmanın, yeşillenmenin önemi son yıllarda daha iyi algılanıp buna yönelik programlar yapılmış olsa da o yılların emekleri ile yetişen ormanların kimi zaman yangınlarla kimi zaman bilinçsiz odun avcılığı ile heba olması dengeleri değiştiren en önemli etken diye düşünüyorum.
İşte tüm bu gerçeklerden yola çıkılarak uluslararası arenada kendine yer bulan bu konu Paris Anlaşması adı altında tüm ülkelerin imzasına sunuldu. Bilindiği üzere Paris Anlaşması, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında, iklim değişikliğinin azaltılması, adaptasyonu ve finansmanı hakkında 2015 yılında imzalanan, 2016 yılında yürürlüğe giren bir anlaşmadır. Asli olarak küresel bir ortaklık olan Paris Anlaşması 12 Aralık 2015'te Paris İklim Zirvesi'nin sonunda 195 ülkenin katılımıyla kabul edildi, 22 Nisan 2016'da aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 175 ülke tarafından imzalandı ve formalite süreçleri tamamlandı.
Bu süreç sonrasında tüm ülkeler "Bu konuda neler yapabiliriz"i kendi içlerinde konuşmaya, netleştirmeye başladılar. Bu anlamda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız da geçtiğimiz hafta şehrimizde Selçuklu Kongre Merkezi’nde düzenlenen geniş katılımlı İklim Şurası ile ülkemiz adına önemli bir adım attı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız hemşehrimiz Murat Kurum’un katılımıyla gerçekleşen ve 5 gün süren Şurada 209 üniversiteden iklim elçileri istişare toplantıları yaparken, ünlü sanatçılar, belediye başkanları ve uzmanlarla paneller yapıldı.
Türkiye’nin iklim değişikliği vizyonunu, gelişen ve değişen koşullar çerçevesinde yeniden ele alarak “yeşil dönüşüm” anlayışını katılımcı bir şekilde ortaya koymak amacıyla gerçekleştirilen şurada Türkiye’nin 2053 net sıfır emisyon ve yeşil kalkınma hedefleri doğrultusunda stratejik hedefler belirlenecek, İklim Kanunu başta olmak üzere iklim konusunda geliştirilecek mevzuata katkı sağlanacak, sera gazı emisyonlarının azaltılması ve iklim değişikliğine uyum bağlamında temel politikalarla öncelikli eylemleri içeren bir yol haritası oluşturuldu.
Binin üzerinde akademisyenin katıldığı İklim Şurası boyunca toplantı yapan 7 komisyonun sonuç raporları okundu. Komisyonlar ve yuvarlak masa toplantıları katılımcıları tarafından 217 kararla imzalanarak oylandı.
Kapanış programında şura oylamasının ardından bir konuşma gerçekleştiren Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un, “Bütün üniversitelerimizin katkı verdiği, ortak aklı devreye alan, istişare mekanizmasını çok kararlı bir şekilde sürdüren İklim Şuramızda; iklim değişikliği ile mücadeleyi siyaset üstü bir anlayışla gerçekleştirdik” cümlelerine yer vermesi şuranın amacının yerine getirildiğinin de göstergesi oldu.
Yenilenebilir enerji kaynaklarının artırılması, enerji verimliliğinin sağlanması ve fosil yakıtların azaltılması için yol haritası oluşturulma kararı alınan şurada, alternatif yakıtları ve akıllı ulaşım sistemleriyle ülkemizde temiz ulaşım ağını yaygınlaştırmak için de önemli bir uygulama planı hazırlanmış oldu. Şuradan çıkacak sonuçlar; Sanayide sürdürülebilir üretim ve tüketim sistemlerinin, alternatif emisyon azaltım yöntemlerinin uygulanması için çok önemli bir bir kılavuz olacak. Suyun verimli kullanılması, iklim dostu akıllı tarım teknolojilerinin geliştirilmesinde belirleyici bir belge olacak. Dahası iklim değişikliği kaynaklı afetlere karşı tehlike ve risk yönetimi, afetler dolayısıyla sigorta ve finans sistemlerinin güçlendirilmesi gibi konular geniş bir değerlendirme ile konuşulmuş oldu.
İklim Şurası’nın yerel yönetimlerin iklim değişikliği uygulama ve sorumluluklarının kentsel altyapı planlaması ve dirençli kent tasarımı için zengin bir öngörüyü ortaya koyduğu gerçeği ise önemli bir detay olarak geleceğe taşınacak.

Konya’mızda düzenlenen İklim Şurası'nın 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi doğrultusunda 'Ulusal Yeşil Finans Stratejisi'nin oluşturulması ve ulusal yeşil taksonomi mevzuatının geliştirilmesinde önemli bir rehber olmasını diliyorum. Öncellikle cennet vatanımız ardından tüm dünyanın iklim seferberliğine katılımı ve yapılması gerekleri yarınlar için yapması, en büyük dileğimdir. Şu cennet vatanın havasını, suyunu, toprağını tertemiz yapana kadar, dur durak bilmeden, canla başla toplumun tüm kesimleriyle birlikte çalışmalıyız.
Kalın sağlıcakla…