KONYA’NIN EĞİTİMDEKİ YERİ

Milli Eğitim Bakanımız Sayın Mahmut Özer, 8 Şubat Salı günü Konya’mızdaydı. Konya’nın eğitimdeki konumu hakkında bilgi verirken müjdelerini de sıraladı. Büyükşehir Belediyemizin 3 yıllık hizmet sunumunun yanı sıra bir dizi toplantı, açılış ve programa katıldı.
Sayın Bakan, Konya Valisi ve resmi kurum kuruluş müdürleriyle yaptığı toplantının ardından önemli açıklamalarda bulundu. Konya’da birlik ve beraberliğin önemini vurgulayan Bakan, geçmiş dönemde bakan yardımcılığı da yapan milletvekilimiz Sayın Orhan Erdem’e övgüler yağdırdı. Özellikle belediyelerin eğitime yaklaşım tarzlarını ve okulların ihtiyaçlarının karşılanması aşamasındaki özverilerini takdirle karşıladı.
Konya’nın milli eğitim noktasında geldiği aşamanın Türkiye ortalamasının üzerinde olduğu ve okulların alt yapı ihtiyaçlarının giderildiğini vurguladı. Hakikaten şöyle bir baktığımızda devlet, hayırsever ve belediyelerin yapmış oldukları okullar var. Aynı şekilde kapalı spor salonu, halı saha, bahçe tanzimi, oyun parkları, anaokullarında trafik eğitim pistleri vb. yüzlerce hizmet.
İşin en iyi tarafı da şehir merkezi ve daha dışında kalan, merkezden uzaktaki okullarımızda da aynı hizmetin verilmesi. Merkezde Alâeddin Ortaokulunda ne varsa, Sızma’da, Hadim Aladağ’da, Altınekin Oğuzeli’nde de var elhamdülillah.
Konya 2022 yılı içerisinde milli eğitim yatırımı olarak 700 milyon liralık bir ödenek ayrılmış. Sayın Bakan’ın şehrimizi ziyareti ile birlikte 20 yeni okul müjdesi alındı. Okulların tamir, bakım, güçlendirme vb. hizmetleri için de 100 milyon lirayı ilave ettiğimizde toplam 2022 yılı ödeneği 1 milyar 300 milyon TL’yi buldu.
Nereden nereye geldiğimize bir bakmakta fayda var. 2004 yılında Konya şehir merkezinde sınıflardaki öğrenci ortalaması 65-70’ler civarında iken bugün bu sayı hemen hemen yarıya düşmüş durumdadır. İşin sevindiren bir tarafı da ikili öğretimden tekli öğretime geçmede büyük ivme yakaladık.
Konya, Milli Eğitim'e nefes aldıran ve uzun vadede çok büyük dualar alan Sayın milletvekilimiz Orhan Erdem Bey’in hakkını vermek lazım. Bir tarihte kendileri görevde iken “Ödenek önemli değil, yer gösterin okul yapalım.” demişti. O zaman bir yılda 2 bin dersliğe yakın bir derslik ilavesi yapılmıştı. Emeği geçenlerden Allah razı olsun.
Bu 1 milyar 300 milyon TL’lik ödenekle 50’ye yakın yeni okul inşaatı yapılacak. Bunların içerisinde anaokulları ve BİLSEM (Bilim Sanat Merkezleri) de var. Üstün meziyetleri olan çocukların öğrenim gördükleri okullar Sayın Bakan’ın ifadesinde Türkiye’de 225 adet BİLSEM var. Bunun 5 tanesi Konya’da. Yıl içerisindeki bu sayı Türkiye genelinde 350’ye çıkartılacak. Konya’mızdaki BİLSEM sayısı da 10 okula çıkartılacak. Programlarında Beyşehir, Seydişehir, Cihanbeyli, Kulu ve Çumra’ya birer adet BİLSEM kurulması var.
Konya Büyükşehir ve merkez ilçe belediyelerinde hakkını yememek lazım. Ne zaman ki bir eğitim öğretim konusu olsa devreye giriyorlar. Belediyeler ya kendileri yapıyorlar ya hayırsever buluyorlar. Gerçi bu sadece Milli Eğitim’de mi? Hastanede, aile sağlığı merkezinde, gençlik merkezinde, hulasa bütün hizmetlerde. Görev dağılımında genel ve yerel ayrımı yapmadan vatandaşa hizmet noktasında tek yumruk olmak. Sahiden esas olan vatandaşa hizmet değil mi?
Müsaadenizle ülke genelindeki eğitimin geldiği durumu özetleyen bir iki done paylaşalım.
2000’li yıllar öncesinde okul öncesi eğitim gören anaokulu öğrencilerimizin toplamı 200 bin iken bugünkü rakamlar 2 milyon. Tam 10 kat artmış. Derslik sayıları o zamanlar 200 binler civarında iken bugün 850 binler mertebesinde. Üstelik bu dersliklerin 607 bini devlet okullarına ait.
Bir önemli bilgi daha, en can alıcısı; son 19 yılda temel eğitimdeki öğretmen sayısı 3 kat arttı. Orta öğretimdeki öğretmen sayısı da tam iki katı artmış durumda. Türkiye nüfusu son 19 yılda 2 ya da 3 kat arttı mı? Demek ki çok büyük bir rahatlama var.
Eskileri -hele ki olumsuzluklarını- dile getirmeyi sevmiyorum. Ancak öğretmen yokluğundan 2-3 ay derslerin yapılamadığı sınıflar biliriz. Farklı branşlardaki öğretmenlerin kendi branşları ile alakalı olmayan derslere girdiğini biliriz. Niçin, dersler boş geçmesin diye.
Sonra da bu öğrencileri ayırt etmeksiniz sınavlara tabi tutardık. Milli Eğitim’de iyiye, hatta iyinin de iyisine gitmeliyiz.