BAAS REJİMİ ÇÖKTÜ
BAAS REJİMİ ÇÖKTÜ- Mehmet HANÇERLİ- Yeni Meram Gazetesi
Sabah kalktığımızda Türkiye içinde ve dışında Baas Rejiminden kurtuluşun kutlamaları ile uyandık. Dile kolay, 61 yıllık babadan oğula geçen bir saltanat yıkıldı. Bu mücadeleye “Arap Baharı” da denilemez. Hele ki Esad için tam bir “Arap Kışı” hüviyetinde.
Bu sürece gelene kadar neler yaşanmadı ki Çin, Rusya, İran ve diğer ülkeler vatandaşlarına SuriyE’yi terk etme talimatı verdi. İran Dışişleri Bakanın son çare olarak Suriye ve Türkiye ziyaretleri. Ülke içinde askeri üssü bulunan Rusya ve İran’ın vatandaşlarına Suriye'yi terk etme talimatı manidardı.
Şu anda ABD Başkanı olan Biden’ın, iki üç gün içinde Esad gidecek demesi boşuna değilmiş. Tabii ki oyun kurucu olarak onlar değil de biz mi bileceğiz? Ukrayna’da yaptıkları ortada. Afganistan ve Irak’taki bulandırma ve sözde hürriyet söylemleri ortada.
Eskilere bir gidersek Irak’ı nükleer silah, kimyasal silah var diye karıştıranlar yıllar sonra bir itirafta bulundular, Irak'ta kimyasal ya da nükleer bir silah yokmuş diye. Peki, nükleer silahı olan ve kafasına göre deneme atışları yapan Kuzey Kore’ye ne yapabildiniz? Hindistan’a ağzınızı açabiliyor musunuz?
Emperyalist güçlerin gücü İslam ülkelerine yetiyor. Hele bir de Arzı Mevud ya da kibar tabiri ile Orta Doğu’da ne olursa, ne yapılsa onlara göre caizdir. Sonrası Libya ve lideri Muhammet Kaddafi. Ülkenin cumhurbaşkanını tebaasına linç ettirdiniz. Pekâlâ, hem Irak halkı hem de Mısır halkı, devrik liderlerini arıyor mu? Gidin sorun isterseniz.
Almanya, Suriye’de kazananın Türkiye olduğunu vurguladı. Ayrıca ters köşe siyasi bir açıklama da İsrailli generalden geldi. Dedi ki, “ Suriye’de ne ABD ne de İsrail diye bir güç var. İsmini söylemeyeyim, siz bilirsiniz. Rusya’ya rağmen hızla ilerliyor.” diyor. Ancak bu ters köşe söyleme rağmen Türkiye de gidişattan memnun görünmüyor. Nitekim Sayın Erdoğan, “İdlib, Hama ve Humus hedef tabii ki Şam. Muhaliflerin bu yürüyüşü şu an itibariyle devam ediyor. Bütünüyle bölgede devam eden bu sıkıntılı yürüyüşler arzu ettiğimiz şekilde değil. Gönlümüz bunları istemiyor. Maalesef bölge sıkıntıda.” demişti.
Rusya, kan kaybediyor belki de kan kaybettiriliyor. Tek kutuplu bir dünyaya doğru gidilmekte. Rusya zaten Esad’ı kurtarmak gibi bir planlarının olmadığını vurgulamıştı. Ukrayna’ya ABD’nin verdiği silahlar ile Rusya, devamlı güç kaybı, itibar kaybı yaşıyor.
İngiltere’den hiçbir açıklama yok. Oyunu kurup oynatmak varken yönetmek yerine kuklalara yönettirmek varken niçin uğraşsın ki. Makro ölçekte siyaset bu olsa gerektir. Dünya siyasetin yapılanmasında Türkiye hariç İslam ülkelerinin bir yetkisi, katkısı var mı? Var diyen buyursun.
HTŞ ve muhalifler ülke dışındaki vatandaşlarına ülkeye dönme çağrısında bulundular. Bakalım oyun kurucu emperyalist güçler yeni bir 61 yıl yönetimi için kimi düşünüyorlar? Satılık bulmak kolay. Burada en satılık, ceketi bol düğmeli birini bulacaklar. Özellikle İngiliz, ABD ve İsrail’in âli menfaatlerine halel getirmeyecek birilerini belki de tasarlamışlardır. Adamlar bizdeki gibi günübirlik siyaset yerine 50 yıl sonrası için plan yapıyorlar.
Filistin, Gazze, Lübnan, Kuzey Irak derken bir proje adım adım ilerlemekte. Allah korusun. YPG, PKK 7 bin tır dolusu silah, eğitilen teröristler bir haftada yerin dibine mi battı Allah aşkına. Hepsi bir proje, bir güç, bir emperyal etrafında birleştirildiler.
Şimdi gelelim göçmen, sığınmacı ve dünyanın birçok ülkesine dağılan Suriyeli mültecilerin durumuna. En fazla da bizde var, dört, beş milyon diyen var. Ülkelerine dönerler mi bilmeyiz. Ne kadarı döner onu da bilemeyiz. Bıraktıkları mal mülkten ne kadarı kalmıştır ,onu da kendileri bilir.
Avrupa’da çalışan ve geçici giden hemşehrilerimizden Türkiye’ye kesin dönüş yapan yüzde 10 var mıdır? Türkiye’deki fiziki yapıyı, konforu, hürriyeti, maddi imkânları gören Suriyeliler, ülkelerine dönerler mi? Hele bir de barınacak bir yerleri yoksa. Onun için savaşın bittiği, baskının bittiği ülkelerine geri dönmek ya da döndürmek için siyasi bir irade gereklidir.
Suriye politikalarında Cumhuriyet Halk Partisi yine yanılmıştır. Esad’la görüşülsün söylemleri askıda kalmıştır. Keza görüşülecek bir Esad dahi yoktur. Gözlem ve siyaseti okumak çok önemlidir. Zira okunabilseydi müzmin muhalefet olunmazdı.
Suriyeliler giderse üretim durur mu? Tarım ve hayvancılıkta sorun yaşar mıyız? Hiçbir şey olmaz. Faydası bile olur. Şehirlerden köylere az da olsa istediğimiz göç ya da geri dönüş yaşanır.
Saygılar efendim.
-
Zeki Yanık2024-12-09 09:22:07Güzel bir yorum, güzel bir gözlem,kalemine sağlık.
-
Ali Yiğit2024-12-09 13:45:42Güç olarak dünyayı dizayn etmek isteyen alçaklar gibi görünsede Güç ve kuvvet sahibi yalnız Cenabı Haktır onunda bir hesabı vardır Müslümanlar aralarına sokulan fitne tohumu nedeni ile darma dağın olduğu içindirki kefereler bir güç gibi duruyor Rabbim islam alemine akıl feraset versin (Amin)