Konya
°C
Yeni Meram

KAPU CAMİİ HAVASI

KAPU CAMİİ HAVASI- Mehmet HANÇERLİ- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
04.11.2024 00:03
03.11.2024 12:06
0
2023
ABONE OL

Günümüz şehirlerinde farklı merkezler kendiliğinden oluşuyor. Şöyle eskileri bir hatırladığımızda Anıt civarındaki eski Konya Stadyumu, Konya’mızın bir spor merkezi idi. Futbol ve diğer branşlarıyla, tribünlerin altındaki farklı spor dallarının antrenman alanlarıyla, basket potası ile yüzme ve kapalı spor salonlarıyla, veledromu ile tek bir spor merkezi hüviyetinde idi.
Bu spor merkezi, daha sonra şehrin de büyümesi ile parçalara ayrıldı. Halı sahası ile, futbol sahaları ile, antrenman sahaları ile, veledromu ile çok farklı branşlarda farklı bölgelere ayrıldı.
Yine alışverişin eski merkezlerinden Bedesten Çarşısı da farklı bölgelere kaydı. Eskiden Bedesten’de giyim, ayakkabı, mobilya, alışverişin her türü vardı. Konyalılar düğün alışverişleri dahil tüm ticareti aktvitelerini Bedesten’den karşılardı.
Şimdilerde mobilyacılar, marangozlar, kunduracılar, kuruyemişçiler, toptan gıdacılar, giyimciler, kunduracılar ve ismini sayamadığımız onlarca ticari faaliyet, farklı alışveriş sitelerinde faaliyet göstererek bir merkez oluşturdular. Eskiden 10-20 iş yerinden oluşan matbaacılar dahi şu anda koskoca bir site oluşturdu ve kabuğuna sığmıyor.
Eskiler daha iyi bilir. Eskiden Konya’nın küçücük sanayi dükkanları, Saman Pazarı ve Eski Garaj civarındaki dükkanlardan oluşurdu. Daha sonra Motorlu Sanayi (Eski Sanayi), Karatay Sanayi ve Meram Sanayi’ye taşındılar. Bugüne geldiğimizde BÜSAN ve civarında kurulan irili ufaklı sanayiler, KONSAN, KOTTİM, Organize 1,2,3,4,5 sanayi alanları oluştu. Dolayısıyla Konya’mızın sanayi merkezi de şehrin kuzeyinde yer alan Selçuklu ve Karatay ilçelerimizde oluştu.
Burada bir hakkı teslim etmemizde fayda var. Meram’da bu türden bir sanayi sitesi yok. Bir belediyenin ayakta kalabilmesi ve sürdürülebilir belediyecilik yapabilmesi için sanayi bölgeleri şart. Geçmiş dönemde Meram belediye başkanlarımız sanayi bölgesi oluşturabilmek adına çok emek verdiler. Ancak kabul edelim ki suyu tersine akıtamıyorsunuz. İnsanlar da işletmeler de aktığı yere akıyor.
Konumuz Bedesten, Konya’mızın özü Bedesten. İlk göz ağrımız Bedesten ve Kapu Cami civarı. Mevlâna Türbesi, çarşısı, Alaaddin Camii, İplikçi Camii, Aziziye Camii, Kayalıpark, Şerafettin Camii ve bu merkezler etrafında oluşan iş yerleri. Gençlere şimdi avukatlar sokağını nasıl anlatacağız? Eski Fenni Fırın’ı bilmelerini bekleyemeyiz.
Ülkemizi emanet edeceğimiz, medarıiftiharımız gençlerimizin -onların tabiri ile- takıldığı alanlar belli. Şehrin doğu ve batı kutbu gibi ayrılmış. Onların yaşam alanları Zafer, Meram, AVM’ler, Bosna, Yazır ve genç nüfusun yoğun olarak yaşadığı yerler. Kafeler de olmazsa olmazlarımız. İnsanlar alışverişlerini belli büyük AVM’lerde yapıyor. Orada tüm ihtiyaçlarını karşılıyor. Hatta yemek ihtiyacını da orada karşılamakta.
Özümüzü de ele alalım. Bedesten ve Kapu Camii civarı. Tüccar kardeşlerimiz bisikleti ile evinden, bağından sabah erkenden çıkar, sabah namazını Kapu Camii’nde kılar. “Aş sabahın iş sabahın” düsturu ile Bismillah der ve dükkanını açarmış. Bize ne oldu bilmem. Esnaf saat 09.00’dan önce dükkanını açmıyor, açsa da zaten müşteri gelmiyor.
Büyükşehir Belediyemizin hakkını teslim etmek lazım. Karatay ve Meram ilçelerimiz dahilinde Kapu Camii’nden Mevlana’ya, Kayalıpark’a kadar uzanan alanda muhteşem bir yenileme ve cephe giydirme çalışması yaptılar. Saray Bosna’daki Bedesten’i andıran altyapı ve estetik çalışmayı tamamladılar.
Bedesten’de fiziki, cephe, vitrin ve ticaret açısından bir eksik yok. Hatta her yıl Bedesten Alışveriş Günleri dahi yapılıyor. Ancak bir yerde bir eksiklik olsa gerektir. Alışverişin şekli mi değişti ya da sanal alışveriş insanımızı mağdur mu etti bilinmez, bir eksiklik var.
Hele bir de Cuma ve cumartesi günleri Bedesten ve Kapu Camii civarına giderseniz orta yaş üzerindeki insanları görürsünüz. Hele Kapu Camii civarında emekli olup cuma günleri cuma namazını eda eden sakallı amcalar. Oralarda eski havalar hala koklanıyor. Közde çayı da bulursunuz, yağlı somunu da. Şehrin genç kesimlerinde bulamayacağınız her türlü ihtiyaçlar buradan karşılanabilir.
Bu memleketin ihyası için ter dökmüş, emek vermiş, beli bükülmüş insanlarımız cami etrafındalar.
Bazen yeise kapılıyorsunuz. Eskilerde öğle ve ikindi namazlarında Kapu Camii sanki cuma namazı gibi tıka basa dolarken şimdilerde biraz seyrek sanki.
Şehrin gerçek havasını koklamak isteyenler Kapu Camii ve Bedesten’e uğrasınlar, iyi gelir.

HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.