DİJİTAL OYUNLAR ZARAR VERİYOR!

Son zamanlarda birçok ebeveyn danışanımdan, sosyal mecra ve haberlerden duyduğum kadarıyla özellikle çocuk ve ergen yaş gruplarında bir takım kendine zarar vermeye iten, çocuğu buna teşvik eden oyunlar ve ‘’meydan okuma ‘’ oyun ya da videoları mevcut!
Bilindiği üzere dijital oyunlar dünya  genelinde ve tüm yaş gruplarında giderek yaygın hale gelmektedir. Eğlence amaçlı oyun katılımı halen herkes tarafından en fazla bilinen sebep olmakla birlikte rekabet, para kazanma ve kendini ispat etme gibi çok farklı amaçlarla dijital oyunlar oynanmaktadır. Oyunların doğasındaki çeşitliliğe bağlı olarak oynayan kişiler için oluşturduğu riskler de farklılık göstermektedir. Özellikle “meydan okuma” oyunları olarak adlandırılan ve en tehlikeli oyun kategorisini oluşturan oyunlar, psikolojik sorunları olan bireyleri ve gelişim dönemi itibariyle etkiye daha açık olan ergenleri hedef almaktadır. Dijital oyunlar, bizi sanal bir dünyanın içine sokar. Bu sanal dünyaya girerek kendimizi dış dünyanın sorunlarından, sorumluluklarından soyutlar. Böylece kişi başrolü olduğu bu sanal dünyada kendini daha güvende ve mutlu hissetmeye başlar. Bu da bağımlılığa sebep olur. Dijital oyunların en büyük zararlarından birinin de sosyal ilişkilere olduğu biliniyor. Çocuklarda sosyal becerilerin gelişmesini olumsuz yönde etkilediği dijital oyunların bilinen kötü etkilerinden. Dijital oyun bağımlılığı bireylerde, anti-sosyal kişilik bozukluklarının yanında, fiziksel olarak da bozukluklara sebep oluyor.
En önemlisi etkileri ise çocuklar için!
Küçük yaşta başlayan oyun bağımlılığı, çocuklarda sosyal gelişimi çok etkiliyor. Çocukların, iletişim becerileri gelişmeyebiliyor, sosyal hayata karışmakta zorlanıyorlar. Dijital oyunlar aynı zamanda sanal dünya ile gerçek dünya arasındaki farkın kalkmasına sebep oluyor. Uzun saatler dijital oyun oynayan çocuk bir süre sonra gerçeklik algısını kaybedebiliyor. Bazı durumlarda, kendini sanal dünya oynattığı karakter yerine koyabiliyor. Oyundaki karakterin gücüne sahip olduğunu sanan çocuk, kendini fiziksel olarak zorlayabiliyor. Şiddet içerikli oyunlar, çocukları saldırgan ve şiddet içerikli davranışlara itebiliyor. Oyunlarda şiddet uyguladıkça ödüllendirilen çocuk, gerçek hayatta da şiddet içerikli davranışlar göstermeye başlayabiliyor. Dijital oyunlarla zarar vermenin, öldürmenin kötü bir şey olduğu algısının kaybedilmesi, çocuğun şiddet olaylarına karşı duyarsızlaşmasına da sebep oluyor. Fakat ebeveyn kontrolünde ve belirli zaman yönetimi içerisinde kullanılan eğitici içerikler ise aksine çocuk için faydalı sonuçlar doğurmakta.
Peki çocukları nasıl uzak tutacağız?
İnternet üzerinde çocuğun yaş grubu ve ilgi alanına yönelik eğitivi-öğretici içerik ve oyunları birlikte keşfederek çocuğu teşvik edebiliriz. Ekran başında geçirilen süre konusunda çocuğa sınır koyarsak bu zaman yönetimi çocuğun hem gelişimi hem de oyun bağımlılığının önüne geçmesi adına güzel bir adım olacaktır. Çocukları, dijital dünyadan uzak tutmanın bir yolu da onların daha çok ilgisini çekecek şeylere yöneltmek. Aile içi iletişimi arttırmak, daha fazla etkinlik yapmak, birlikte geçirilen zamanların kalitesini arttırmak; çocukları dijital oyunlardan uzak tutmak için önemli. Çocuklar sosyal aktiviteler için desteklenmedir.  Kontrol edemediğimiz noktada ise bir uzman desteği almayı ihmal etmeyin…
Sevgiler…