Konya
°C
Yeni Meram

GEZ KONYA’YI GÖR TAŞ BİNA’YI

GEZ KONYA’YI GÖR TAŞ BİNA’YI- Lütfi AYHAN- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
28.02.2024 00:28
27.02.2024 16:54
0
2474
ABONE OL

Yıllar önce KTO bir yarışma düzenlemişti. Yarışmanın konusu “Konya için yeni bir slogan” idi. Bendenizde o yarışmaya “Gez dünyayı gör Konya’yı” sözünden daha tesirli daha etkili daha güçlü bir cümle (slogan) ile katılmıştım: “Evrende Dünya Dünyada Konya“ Yarışmada Jüri şu anda kimsenin aklında kalmayan ve hafızlarda yer tutmayan “Değişimin Yeni Yüzü Konya” cümlesini birinci ilan etmişti. O günden bu güne çok şey değişti. Köprünün altından çok sular aktı geçti, “Nice han nice sultan tahtı bıraktı geçti.” Maziden bu hatıradan sonra gelelim günümüze.
Bendeniz gençliğimin zıddına çarşıya pazara pek fazla çıkmıyorum. Onun içinde şehrimizdeki yenilikleri, değişimleri medyadan takip ediyorum. Tabi bir şeyi canlı canlı, çıplak gözle görmek ile TV’den, internetten, resimden görmek birbirine asla müsavi değildir.
Geçen gün bir işi için gittiğim Selçuklu Başkentin de yapılan eserleri, yeni hizmete girmiş müzeleri görünce doğrusu çok sevindim. Çünkü hepsi modern bir şekilde dizayn edilmiş. Bu binalar ve içlerinde sunulan eserler “iletişim teknolojisinin bu alanda nasıl kullanıldığına da” güzel bir misal olmuş.
Konya’mız aslında tarih, kültür, sanat yönünden çok zengin bir şehir. Hem tarihinde birçok medeniyetin yaşamış olması, hem farklı kültürlere ev sahipliği yapmış olması, dil, din, ırk, tarih ve coğrafya açısından pek zengin bir mirasa sahip bulunması ona büyük bir zenginlik veriyor.
Yakın geçmişte değişik sebeplerle (Kültürel, ekonomik, eğitim…) bunları önceleyemeyen şehir son yıllarda hafızasına tekrar kavuşmuş olmasının verdiği heyecan ve şevkle; tarih, edebiyat, bilim ve sanat... Her dalda büyük bir canlılık yaşar oldu. İletişim teknolojilerinin bu kadar çok geliştiği ve çeşitlendiği bir dönemde bu çalışmalar pek büyük kıymet arz ediyor. Lakin bu sefer başımızda başka bir gaile var: İnsanlarımızın (bilhassa gençliğimizin) akıllı telefonlar vasıtası ile gözünü, gönlünü, aklını ekrana hapsetmiş olmaları. Devlet, millet, aileler işbirliği yaparak neslimizi bu “cendereden” kurtararak özünü, mazisini, kimliğini, kültürünü tanıyan madde ve manası güçlü fertler haline getirmek için çok ama çok çalışmak zorundayız. Çünkü tüm dünya gençliği gibi bizim çocuklarımızda uluslararası bir projenin muhatabı durumundalar. Bu sebepten onları fıtratlarına dönmeleri, kendi özlerini ve benliklerini hatırlamaları için ne yapıp edip görsel, yazılı ve sosyal medyaya hâkim olup (tabi olabilirsek) ; …Çağdaş araçlarla büyük bir gayretin içine girmek zorundayız. Bu baptan olmak üzere Konya Belediyelerinin çalışmaları pek güzel. Mesela, Dutlu Kır’da yapılan sinema platosu, Selçukludaki Ecdad Parkı, Karatay da Mevlana Müzesinin ilerisindeki İstiklal Şehitliği, Panaroma Konya, Depo 4 , Dar-ül Mülk Sergi Sarayı, Ak Yokuş Kasrı, Taş Bina, Çatal Höyük Tanıtım Merkezi, Tantavi Kültür Merkezi, Türbe Önündeki ve Bedestendeki tarihi dönüşüm çalışmaları …, (https://www.konya.bel.tr/proje)
Bu eserlere Kültür Bakanlığına bağlı müzeleri/medreseleri eklediniz mi ortaya zengin bir sofra çıkıyor. (Karatay medresesi, İnce Minare, Sahip Ata, Alaeddin camii, Sırçalı Medrese; Tarihi Camileri (Kapu, Selimiye (Mevlana cami) Şems, Şerafettin, İplikçi….) eklediniz mi önünüze kocaman bir açık hava müzesi seriliyor. Üstelik bunların hemen hepsi yürüme mesafesinde eserler.
Bendeniz bu yazımda bu eserlerden yeni yapılmış olan “Taş Bina’dan” birazcık bahsedeceğim. Alaeedin Tepesinin kuzeyinde, Karatay Medresesinin ve Dar-ül Mülk Sergi Sarayı’nın karşısında yer alan bu güzel bina eskiden okul ve Rektörlük binası olarak da hizmet vermiş idi. Şimdi şirin cazip çekici ve görselliği ön plana almış, farklı, güzel, faydalı bir müzeye (tam olarak müze diyebilir miyiz bilmem?) dönüştürülmüş. Ulaşımı kolay, girişi ücretsiz, faydası pek çok bu binaya önce kendimiz bir ziyaret yapalım, sonra çevremizi teşvik edelim. Bilhassa öğretmenler öğrencileri ile buraları mutlaka gezmeliler. Öğrenciler yaşadıkları şehrin tarihini, coğrafyasını, kültürünü, öğrenince benliklerinde güven duygusunun arttığını hissedecekler: “Bizler meğer ne büyük bir tarih, kültür ve medeniyet mirasçısı imişiz de haberimiz yokmuş” diyerek kendilerine olan güven duygusunu artıracaklar.
Haydi Konyalılar, gezelim Konya’yı Görelim Taş Binayı (ve diğerlerini).

HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.