TÜM İNSANLIK BÜYÜK BİR DÜŞMANLA KARŞI KARŞIYA

(Değerli anneler babalar! Kıymetli nineler dedeler! Çok sevdiğiniz “uğruna her şeyi veririz” dediğimiz çocuklarımız, torunlarımız pek büyük bir tehlike (savaş) ile, “görünmeyen sinsi bir düşman ile karşı karşıyalar. Bu harpte lütfen onların yanında yer alalım. )

Âdemoğullarının Havva Kızlarının bu dünyada tattığı binlerce sevgi vardır. Bunların en kıymetlisi en değerlisi hangisidir? Bu ve buna benzer sorulara herkes kendi kültürel, dini, sosyal birikimine ve çevresine göre cevaplar verir. Bu dünyadaki en büyük sevgi evlat sevgisidir. Sevdiklerimizi “ebedi diyar” dediğimiz asla sonu olmayacak, iyilerin ebedi huzur ve mutluluğa kavuşacağı, kötülerin ebedi azaba ve hüsrana uğrayacağı ahiret yurdunda cennete kavuşturmak bizlerin baş vazifesi değil mi? Akıllı bir insan hem kendisi, hem en başta çocukları olmak üzere sevdikleri için bu büyük ve sonsuz gerçeğe göre hareket etmez mi? Bir tarafta iyi de olsa güzel de olsa sonlu, geçici bir hayat, öbür tarafta ise sonu olmayan (bunu biraz müşahhaslaştıralım, bir milyon sene değil, bir milyar sene değil, bir katrilyon sene değil, katrilyon çarpı katrilyon sene değil…) bir hayat.

TÜM İNSANLIK BÜYÜK BİR DÜŞMANLA KARŞI KARŞIYA

“… Artık devir, İnternet Nesli’nin devri.

Jean Twenge’nin 11 milyon kişi üzerinde onlarca yıldır yürüttüğü kapsamlı araştırmalar, aydınlatıcı mülakatlar ve derinlemesine analizler; İnternet Nesli’nin zamanı değerlendirme biçimini, davranış tarzını; din, cinsellik ve siyasete ilişkin şaşırtıcı tutumlarını gözler önüne seriyor.

İşin vahimi, Twenge’nin tabiriyle, bu çocuklar son senelerin en kötü psikolojik krizi ile karşı karşıyalar. 2011’den itibaren kaygı, depresyon ve intihar oranları patlamış durumda. (2011-2012, ABD’de akıllı telefonların yaygınlaşmaya başladığı tarih.) Jean M. Twenge, “Daha önceki araştırmalarımda buna benzer bir durum görmedim,” diyor...”

“…Acilen bir yüksek stratejik sosyal araştırma akademisi Enstitüsüne ihtiyaç var. İnsanlık ve bizler bir savaşın ortasındayız. Bir Genel Kurmay operasyon merkezine ihtiyacımız var. Bir nevi seferberlik ilan etmeliyiz….” Bu cümleler Dr. Mustafa Merter’e ait. (https://www.youtube.com/watch?v=oePpcy7lxuU)

Dr. Mustafa Merter Diyor ki ; “…Ne oldu bu medeniyete? Hepimiz biliyoruz ki çok büyük değişiklikler oluyor sosyolojik açıdan. Mesela, normalde insanlar 20 - 22 yaşında evlenirdi. Şimdi evlilik yaşı çıktı 30'ların üstüne. Bunun neticesi aile kurumu yavaş yavaş kaybolmaya başladı. …”

“Bundan 50 sene önce kadınlar güreşçi, boksör olmak istese nasıl karşılanırdı dünyada? Şimdi olanlara bakın…”

“Tarihte normalde eşcinsellik lezbiyenlik hep vardı lakin 2012’den sonra büyük bir sıçrama oldu bu konularda niye… ”

SAVAŞIN TARAFLARI VE SAVAŞIN SEBEBLERİ

Savaşın tarafları insanlık ile küreselciler. Savaşın sebebi Küreselcilerin ; (ki onların kim olduğunu verdiğim linkteki konuşmadan öğrenebilirsiniz)

1- Fıtratı beğenmeyerek yeni bir tip insan türetme,

2- Otoriteyi (baba, öğretmen, din adamı, toplum, devlet..)yok etme,

3- “Erkekimsi kadın” oluşturma, (sosyolog judith Butler ‘ bizim derdimiz LGBT falan değil biz insanlığı yeniden yaratma peşindeyiz’ diyor.)

4- Yahudiler asırlardır kendilerine yapılanların bilhassa “II. Dünya Savaşı öncesinde Almanlar Niye bizim üzerimize bu kadar geldiler, niye 6 milyon insan (Yahudi) kamplarda eziyet gördü ?” Buna cevap olarak aileyi görüp onu bitirmek istemeleri.

Son 19 senede erkek gibi olmak isteyen kadınların oranı % 80. Eşcinsellik, lezbiyenlik, kaygı, endişe, korku alabildiğince çoğalmış…

Bendeniz emekli bir öğretmen, bazı konularda yazan mütevazi bir insan olarak son yıllarda hem okuduklarımdan hem TV’lerde, hem internette gördüklerimden hem de çevremde şahit olduklarımdan bir şeylerin fena ters gittiğini hissediyordum. Lakin bu hislerimi bir bilgiye bir olguya dayandıramadığım için bu mevzuda yazmıyordum. Ne zamanki Dr. Mustafa Merter Hocanın (ve O’na benzer, konunun uzmanı, Batıyı bilen, dünyayı tanıyan, İslam’dan da haberdar) birkaç kişiyi dinledim tüylerim diken diken oldu. Yarınlarda torunlarımızın çocuklarımızın karşımıza cinsiyet değiştirmek için çıktığında şaşırmamanız için konuyu ciddiye almak zorunda olduğumuz anladım. Tabi bu tehlike neslimizin sadece bu dünyasını değil ahiretini de bitiriyor.

Savaşlar fakirlik hastalık; bunlar hepsi normal şeyler. Lakin neslimizin ve insanlığın hem bu dünyalarını hem de ahiretlerini kaybettirecek bu savaş insanlığın ilk defa karşılaştığı bir harp. Bu mücadelede hakikatin yanında durmazsak maazallah biz ve neslimiz, hem bu dünyayı hem de ahiretimizi kaybedeceğiz. Rabbim cümlemizi bu kötü akıbetten korusun. Amin.

Not: Mustafa Merter Hocanın konu ile ilgili kitapları da var videoları da. İnşallah Müstefid olursunuz.