SESSİZ OLUN! FİLİSTİNLİ ÇOCUKLAR AÇLIKTAN ÖLÜYOR!
SESSİZ OLUN! FİLİSTİNLİ ÇOCUKLAR AÇLIKTAN ÖLÜYOR!- Medine EKMEKCİ- Yeni Meram Gazetesi
Yıl olmuş 2024.. Felaketlerin sağanak sağanak gezegenimize yağdığı bu çağda hayatta ve ayakta kalmak büyük bir mucize. Kaldığımızda da mutlu değiliz. Çünkü “sağ kalanların mutsuzluğu sendromu” var.
Kırgızistan’da dün 7.0 büyüklüğünde deprem oldu. Depremi derinden yaşayan bir ülke olarak neler yaşadıklarını anlayabiliyoruz. Dost ve kardeş ülke Kırgızistan’da meydana gelen depremde dualarımız can kaybı olmaması.
Bu arada sosyal medyada paylaşılan deprem videosunda bir şey dikkatimi çekti. O kadar sarsıntıya sallanmaya rağmen ne elektrikler kesildi ne evler yıkıldı çok şükür.. Açıkçası teknolojide ne durumdalar merak konusu.
Türk Milleti olarak dualarımız ve desteklerimiz daima Kırgız kardeşlerimizle. 6 Şubat depreminde kurduğunuz otağları unutmayacağız.. Gönlümüz bir, otağımız bir.. Rabbim yar ve yardımcınız olsun..
Kıymetli dostlar, ülkemizde gündem çok hızlı bir şekilde değişebiliyor. Filistin her daim gündemimizde taze kalmalı. Sosyal medyada videolarına bile bakamıyorsunuz değil mi? İşte bizim bakamadığımız o videoları onlar canlı kanlı yaşıyorlar.. Hatta süreç şimdi daha da zor bir hale geldi..
Filistinliler, Türkiye, Ürdün ve Mısır’a; Refah Sınır Kapısı’na uygulanan ablukayı kırmaları ve yardım kamyonlarını içeriye sokmaları çağrısında bulundu. FİLİSTİNLİ ÇOCUKLAR AÇLIKTAN ÖLÜYOR! Daha neyi bekliyoruz bilmiyorum.. Sözün tükendiği yerdeyiz.
Düşünebiliyor musunuz, tam 57 İslam ülkesi olmasına rağmen bu ülkeler bırakın saldırıları durdurmayı, bırakın ticari ilişkileri kesmeyi, sınır kapılarını açıp kendi kardeşlerine gıda ve en temel insani ihtiyaçları bile ulaştırmaktan acizler.
Hatırlarsınız, Irak’ı işgal edip, tam iki milyon Müslümanı katletti. İki yüz bin Müslüman kadının iffetini kirletti. Müslüman çocukları Bağdat sokaklarında köpeklere parçalattı. Tüm bunları canlı yayınlarda izleyen İslam ülkeleri ve onların yöneticileri sadece kınadılar ve uluslararası kamuoyunu harekete geçmeye davet ettiler. Sonra da her şeyi unutup yollarına devam ettiler.
Çok çalışmamalıyız, daha çok çalışmalıyız zulmü durdurmak için.. Filistinliler ve zulüm altında olan herkesin din, dil, ırk ayrımı yapmadan yardım etmemiz gerektiğini çocuklarımıza aşılamalıyız. Tabii önce biz uyanıp ayağa kalkabilirsek, üzerimizdeki ölü toprağından kurtulabilirsek.
Sabah namazlarına kaldırmayan, tembelleştiren, pısırıklaştıran, gaflete sürükleyen, elinize bir kitap bile almanıza engel olan, size sürekli plan kurduran ama bir türlü bu planları uygulamaya geçirtmeyen, tüm vaktinizi boş hayaller ve gereksiz tartışmalarla tüketen nefsimize muhalefet ekmekle başlayabiliriz işe. Çünkü nefsine muhalefet edemeyenlerin bu bozuk düzene muhalefetleri de sadece laftan ibarettir.
Çünkü bozuk düzenin istediği genç tipi tam da bu genç tipidir. Yani namazını terk eden, ibadetlerine titizlik göstermeyen, okumayan, araştırmayan, tembel ve pısırık genç tipidir.
Önce bizim ayağa kalkmamız için de farkındalığımızın yüksek, bilinç ve şuur seviyemizin olgun olması gerekiyor.. Aslında konuşacağımız daha pek çok var. Diğer yazılarda ele alırız.
Umuyorum, Simurg gibi yeniden küllerimizden doğup ayağa kalkarız. Kİ ÇOCUKLARIN AÇLIKTAN ÖLMEDİĞİ, ANNE BABALARI İLE BİRLİKTE HUZURLU YAŞADIĞI BİR DÜNYAYA VESİLE OLURUZ.
-
Henüz yorum yapılmamış.İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.