Sıkıntılar müjdelerin habercisidir

Allah'a şükürler olsun ki "bağışlanma, mağfiret ve cehennemden kurtuluş" müjdelerini içinde barındıran Ramazan/oruç ayının son günlerine geldik Bu yazıyı 1444 Hicri yılının Ramazan ayı içerisinde bulunan ve Rabbimiz tarafından bin aydan daha hayırlı olduğu bildirilen Kadir gecesinde yazıyorum.
"...Kadr gecesinin ne olduğunu bilir misin sen?
Kadr (Kadir) gecesi; bin aydan daha hayırlıdır...."
Ne büyük bir müjde ne bereketli bir gece. Rabbim tüm Ümmet-i Muhammed’e ve İslam diyarlarına sağlık, sıhhat, afiyet, barış ve esenlik versin. Bu dileklere bilhassa Türkiye’de yaşayan bizler o kadar muhtacız ki! Pandemi, terör, savaş, bozulan ekonomik denge, kültürel yozlaşma ve 6 Şubatta gerçekleşen o büyük deprem. Bu kasvetli günlerden sonra Rabbimin bize sunduğu Kadir Gecesi’nde yapılan dualar, verilen sadakalar, içten haykırışlar hatırına güzel günlere kavuşacağız inşallah. Ben buna kesinlikle inanıyorum. Seçimler nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın Rabbim bizlere bir esenlik gönderecek. Bu görüşümü iki nedene dayandırıyorum;
1- Şu ayet: “Şüphesiz güçlükle beraber bir kolaylık vardır.”
2- Türkiye’de yaşayan insanlar dünyada mazlum ve masumlara yardım etmede en önde yer alıyorlar.
Başka nedenlerde var ama bu iki sebepten dolayı Rabbimizin yardımı ve nusreti gelecek inşallah. Kadir Gecesinde yaklaşan seçimlerle ilgili de birçok diğerkam yurttaş gibi ben de dua ettim ülkem için Ümmet için. Seçimle ilgili de birkaç şey söylemek isterim. Siyasiler için her seçim “en önemli”, "final" seçimdir. Tıpkı futbol takımları için her maçın çok önemli olması gibi. Basket maçlarında da (bilhassa yabancılarla oynadığımız maçlarda) spikerler her sayıda “ bu sayı çok kritik bir sayı” diye seyredenleri maça bağlarlar ya, Siyasilerde her seçimi,” çok kritik “tarihi” ve “en önemli” olarak millete yansıtırlar.
Bu seçimin farklı yanı nedir derseniz birkaç madde yazabilirim;
a- Türk demokrasi tarihinde seçimle başa geçmiş istikrarlı ve en uzun bir dönemden sonra olması.
b- Hiçbir seçimde siyasi renkler birbirinin içine bu kadar girmemiş olması. “Türkiye siyasi olarak karpuz gibi ikiye bölündü” falan deniyor ya, değil tam tersi; Türkiye İki büyük ittifaka ayrıldı ama bu ittifakların her ikisinde de her siyasi renk mevcut, şöyle : Dindar muhafazakârların bir kısmı ( Ak Parti , YRP ) Cumhur ittifakında bir kısmı (Deva, Gelecek, Saadet, DP ) Millet ittifakında; Milliyetçilerin bir kesimi (MHP, BBP) Cumhur İttifakında; Bir kesimi (İYİ PARTİ) Millet İttifakında, ayrıca Ata ittifakı da milliyetçi bir oluşum. Atatürkçüler, solcular, ulusalcılar…Bunların da bazıları Cumhurda ( DSP, Vatan Partisi), bazıları ise Millet İttifakında ( CHP, Değişim Partisi ) Bu iki blokun dışında Muharrem İnce'nin Memleket Partisi her renkten insana açık. Ata İttifakı, Sol İttifak gibi renklerde siyasi arenada boy gösteriyorlar. HDP’nin rengi ve görüşleri ise çok karmaşık. Güya sol lakin batı (ABD) ile sarmaş dolaş. Hüda Par henüz tam anlaşılmayan bir parti. Görüldüğü gibi Türkiye siyaseti bu seçimde çok çok renkli ve üstelik bu renkler öyle yerlerde yer tutuyorlar ki kendi renklerine en zıt renklerle yan yanalar. Ekonomik sıkıntıların arttığı, büyük depremin getirdiği çok büyük mali yüklerin ufukta belirdiği bir anda gireceğimiz bu seçimde Rabbim, tüm iyi niyetli, vatan perver, milletten/halktan yana olan partilere, siyasetçilere, liderlere yardım etsin. Böyle büyük bir yükün altına girme cesaretini gösteren herkesi de tebrik etmek lazım. Geçirdiğimiz bereketli ramazan ayı ve idrak ettiğimiz Kadir Gecesinde yapılan dualar hürmetine Rabbim milletimize basiret, yöneticilerimize de cesaret akıl ve adalet versin. Amin.