Şimdi de maymun çiçeği mi?

Yaşadığımız dünya o kadar hızlı değişiyor ki, kimi zaman bu değişimin farkında olamıyoruz bile.
Bu değişim, ekonomiden tutun sosyal yaşantıya, kültürelden tutun sağlığa kadar yaşamın her noktasında iyiden iyiye kendini hissettiriyor.
Ne insanlar eski insan ne yaşantılar eski yaşantı.
Genelde sosyoekonomik hayat için kullanılan “Nerede o eski...” diye başlayan cümleler bugün her alanda rahatlıkla kullanılabiliyor.
Yaşadığımız son iki yıl dünya büyük bir süreçten geçti. Korona adını alan bir süreç tam bitti, kısıtlamalar ve yaptırımlardan kurtulduk derken şimdi de “ maymun çiçeği” denen bir veba çıktı.
Dahası dünya 6 milyondan fazla insanın ölümüne sebep olan koronavirüs salgınıyla mücadelesine devam ederken son dönemde Avrupa ülkeleriyle birlikte ABD, Kanada ve Avustralya’da yeni bir salgınla karşı karşıya kaldı…
Hatırlar mısınız bilmem ama unutulacak gibi görünmüyor zaten, bu korona çıktığı zaman birçok komplo söylemleri ortalıkta geziyordu.
İşte yenidünya düzenini kurmaya çalışanların insanları bağımlılık ve köleleştirme hedeflerinden ekonomik olarak ciddi bir hegemonya kurulumuna kadar birbirinden farklı ifadeler kullanılıyordu.
O gün komplo söylemler diyerek geçiştirilen cümlelerin bugün gerçekleşmeye başladığını görmek doğrusu hiç şaşırtmıyor.
Korona sonrası deltasından betasına kadar birçok varyantların kol gezdiği ancak başarılı olamadığı sahte yaygaralar bugün yerini maymun çiçeğine bırakmış gibi görünüyor. Peki, nedir bu maymun çiçeği denen illet diye yaptığım küçük araştırmada maymun çiçeğinin (monkeypox) kemirgenler ve primatlar gibi vahşi hayvanlardan kaynaklanan ve bazen insanlara bulaşan zoonotik bir hastalık olduğu, "ortopoksvirüs" ailesine ait olan maymun çiçeği virüsünden kaynaklandığını öğrenmiş oldum.
İşin ilginç yanı ise vakaların görüldüğü ülkelerden biri olan İngiltere’de bilim insanlarının 3 yıl önce maymun çiçeği hastalığı ile ilgili uyarılarda bulunduğu fakat kimsenin bu uyarıları dikkate almadığı ortaya çıkmış.
Ne ilginçtir ki İngiliz bilim insanlarının maymun çiçeği hastalığının evrim geçirme ihtimali üzerinde 3 yıl önce durduğunu ve kızamığa karşı direnç ve bağışıklık olduğu için bu hastalığın onun yerine geçebileceği yönünde fikir beyan ettiği açıklandı. Ayrıca o meşhur uzmanlar, dünya nüfusunun yüzde 70’inin maymun çiçeğinin de dahil olduğu pox virüsüne karşı bağışıklığı olmadığını duyurması da ayrı bir dipnot olarak akıllarda kalsın.
Yani bu dipnotu da yarın bir gün yeni bir aşı ilaç geliştirmenin ilk ayağı olduğunu hatırlamanız için bırakıyorum.
Aslında bu durumun iç yüzünün ne olduğunu anlamak için öncelikle şu soruları sormak ardından kendi kendimize cevap vermemiz yeterli olacaktır:
Tarihte ilk olarak 1958'de maymunda bulunan virüs, insanlar arasında ilk defa 1970'te Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde kayıtlara geçerken kısa zamanda 11 Afrika ülkesine sıçrayıp Afrika'nın dışında ilk olarak 2003'te ABD'de yayılmasına karşın bugün neden tekrar gündeme geldi?
Onca yıl mevcut çiçek hastalığı gibi görülüp geçilen bu hastalık ne oldu da bugün kaos ortamı oluştururcasına dünyaya lanse ediliyor?
Bunun yanı sıra İngiltere, İspanya, ABD, Kanada, Belçika, Fransa, Portekiz, İtalya, İsveç, Almanya, Avustralya, İsrail'in ardından İsviçre' de de görülen vakaların ötesinde yayılma durumunun Belçika’da yapılan ‘sapık bir festivalden’ çıkması da ayrı bir soru işareti.
Tam dünya pandemiyi savdı rahat bir nefes almaya başlıyor derken maymun çiçeğinin yayılmasındaki en büyük amaçlardan biri bence endişe oluşturup yenidünya düzeni kurma rüyası görenlerin dilinden çıkan söylemlerdir. Ülkemizdeki durum hakkında yapılan açıklamada ise “Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Bulaşıcı Hastalıklar ve Erken Uyarı Dairesi Başkanlığımız tarafından yakından takip edilmektedir. Ülkemizde bugüne kadar vaka görülmemiştir" açıklaması ile endişeye mahal olmadığını ifade etmiş oldu.
Kalın sağlıcakla…