Toplum değer yapımız nerede kaldı?

Malumunuz geçen hafta ÖSYM’ nin hazırladığı TYT sınavında Mabel Matiz sorusu ülke gündemine meteor gibi düştü. Cumhurbaşkanımız akabinde “vatandaşlarımı tavır almaya davet ediyorum, bunlar çocuklarımızı sinsice zehirlemeye çalışıyorlar” dedi. Şimdi gelelim; kullandığı ifadeler ile toplum yapımıza aykırı olan Mabel ‘in sözünü al sen TYT sorusu yap! Peki, sayın Cumhur reisim hadi tavır alalım tamam da kime nasıl tavır alalım?! ÖSYM sorularını ben mi hazırladım? İstanbul sözleşmesi denen kangrene ben mi imza attım? Adım attığın her yer imam hatip oldu. Okuldan çıkan çocuklara bakıyorsun başları kapalı ellerinde kalem yerine sigara. Üniversite gençlerinin büyük kısmına bakıyorsun lgbt ‘lilerin peşlerinden koşuyorlar. Evlenenlere bakıyorsun ‘evlen-boşan' diye bir sektör oluşmuş.. Bir ulus devleti milletinin; canını, malını, namusunu koruyup, toplumun ahlâkı değerlerine sahip çıkmakla yükümlüdür. Toplum değer yapılarımızı düşünerek böyle bir ortamda çocuğum olsa kesinlikle okutmak istemem!.. 2.5 milyon kişi üniversite sınavına girmiş. Bu sayının yaklaşık 1.5 milyonunun sınava hiç girmemeleri gerekiyorken seneleri kaybolarak hayata devam edecekler. Belki seneye bir daha deneyecekler derken ömür geçip gidecek böylece.. Üniversite okuması gereken ya da meslek elemanı olarak yaşamına devam etmesi gereken öğrenci gerçeği var. Dört işlem bilmeyen, sözel anlamda yeterliliği olmayan, düşünsel anlamda süreci netleştirememiş çocuklarımızı dershanelere, etüt merkezlerine, özel derslere yollayıp 19 yaşına kadar zamanını yok ediyoruz. Sonra askere gidiyor erkekler, geliyorlar yaş 22'e geliyor. Durum gerçekten çok vahim. . Meslek yok, beceri yok, sanat yok, herhangi bir sürece katkı yok. “Baba beni işe sok, amcama söyle yer ayarlasın, dayıma söyle halletsinler” başlıyor. Oysa lise döneminde mesleki alanda yetiştirilmeye başlansa, kimseye muhtaç olmadan yaşamını devam ettirebilecek zaman varken. Herkesin üniversite okuyamayacağını, okumasına da gerek olmadığını anlatamadığımız sürece 3 milyonlar, 4 milyonlar sınava girmeye devam edecekler. 300-500 bini üniversiteye girecek ve geride kalan milyonlar ne yapacağını bilemeyecek, depresyona girip savrulup gidecek. Kimse ne tedbir alıyor ne de adım atıyor.. Bunun işsizlikle, ekonomi ile yaşam standartları ile gelecek ile doğrudan çok fazla ilişkisi var ama dediğim gibi kısır tartışmalar daha cezbedici ülke insanı için. Oradan yürümeye devam ediyor herkes. Maalesef bunun en büyük nedeni de; herkes başarır, inanırsan her şeyi yaparsın, yeter ki kendine güven, hayal edilen her şey olur diyen "uzman" kişiler. Neyin uzmanı bilmiyorum ama uzman kişiler işte.. Milletçe haklı olarak soruyorum: NE ZAMAN BİTECEK BUNLAR?