VAKİT SEVGİ VAKTİ

Sevgili dostlar kâinatın mayası, özü sevgiden yaratılmıştır. Ah ne güzel ki sevgiden yaratılmışız.

Hem sanki bu dönem her dönemden ziyade sevgidir şifamız. Öyle değil mi? Çok gergin iken gelen bir telefondan duyduğumuz dostun sesiyle, dağılıverir gönlümüzdeki tüm kara bulutlar..
Gönüllere dokunmanın ne denli kıymetli ve bonuslu sevap olduğunu her dem vurgularım. Tabii bunun için bizim gönül haznemizin çok geniş olması gerekli. Ki derya gibi olup, herkesi her şeyi içimize alalım.
Durum bu kadar elzem iken, bu dönem gelin insanların hem elinden hem yüreğinden tutalım.
Her Peygamberin bir sıfatı vardır. Bizim peygamberimiz Habibullah’dır (sav) Allah’ın sevgilisi. Ahir zaman peygamberi Habibullah ise; bize daha da çok sevmek yaraşır öyle değil mi?
Her şeyi olduğu gibi kabul edercesine taşa toprağa saygı duyarcasına sevmek insanı iyileştirir.
Mevleviler, içtiği suyun bardağını öperlerdi. Bu nasıl bir edep, nasıl bir incelik, nasıl bir sevgi?
Deneyin sevgili dostlar, ısrarla sevdiğinizde ve sevdiğinizi hâlen ya da kavlen söylediğinizde; bedeninizin aurası, hayatınızın renginin değiştiğine şahitlik edeceksiniz.
Karşınızda makine bile olsa iyileşir (elektrik süpürgemde denedim) J Peki sevgi maddeyi dönüştürüyorsa, insan dönüşmez mi hiç? İnsan ki yaralarını sevgiyle iyileştirebilir, gönlünü sevgiyle şifalandırabilir.
Kendisini sevdikçe içindeki çocuğa sımsıkı sarılıp onu koşulsuzca sevebildikçe insan iyileşiverir..
Şimdi o zaman ahir zamanda bir sünneti ihya etme vaktidir.
Kimi seviyorsak söylemenin vaktidir. Sevgiyi yarattığı için, sevgiden yarattığı için sonsuz hamd ve şükür etme vaktidir.
Ne güzel bir vakitmiş bu vakit. Fiziken tanışmamış olsak da yollarımız kesiştiği için şükrediyorum.
İçimizde ne varsa dışarıda da o vardır içten içe öfkeliysek kendimize ya da ailemize; öfkemizi farkına varamayacağımız kadar örtsek bile hayatımıza öfkeli insanlar çekeriz ki bize çözümleme bekleyen halimizi göstersinler.
Eğer kendimizi beğenmiyorsak, öz değerimiz düşükse, alanımıza bizi aşağılayan psikolojik hatta belki fiziksel şiddet uygulayan kişileri davet ederiz.
Bu özelliklere ne kadar sahipsek hayatımıza giren insanlarda bizim huzurumuz için o kadar cömert olacaktır. Merkezde biz varız aslında. Daha iyi anlaşılması için Kabe gibi merkeze kendimizi koymalıyız.
Biz iyileştikçe iyileşecek dünyamız. Çevremizin dönüşmesini beklemek beyhude. Omuzlarımız düşük hayattan bıkmış gibi yürüyorsak, yüklerimizi tek tek fark edip özgürleşelim.
Sürekli arabesk müzik dinleme, dram dizileri izleme ihtiyacımız varsa; “bir dakika” deyip kendimize, “acıdan neden besleniyorum” diye soralım?
Sistem metafizik yasalarıyla işliyor. Biz maddenin ardında manayı görürsek, hayatın anlamını çözümleriz. Bunun için niyet edip, gayret etmeli.
Rabbim bizlere “eşyanın hakikatini öğretip” hayatın anlamını idrak edenlerden eylesin. Baki muhabbetle..