Hadsiz

Sayın okurlar, herkes kendi işine baksa ve anladığı işle ilgili konuşsa ne güzel olur değil mi? Ama, Olmuyor maalesef. Bazı zatı şahanelerin, zerre kadar anlamadığı gazetecilik ve onun türevindeki internet gazeteciği gibi vebenzeri işlerde çalışan insanları eleştirmesi, hadsizliğinden, densizliğinden, terbiyesizliğinden, ukalalığından, iş bilmezliğinden, çekememezliğinden ve işgüzarlığından başka bir şey değildir de nedir? Arkadaşım, Sen, ne anlıyorsun ki gazetecilikten bizim yaptığımız işi eleştirme hakkını ve haddini kendinde buluyorsun? “Amaan, senin yaptığında iş mi”, “Yata yata çalışıyorsun” deme gafletini ve cüretini kendinde görüyorsun. Donanımın nedir? Gazeteci ister dışarıda çalışır, ister ofiste çalışır, ister evde çalışır. Kulvarlarımız farklı ey cahil dostum. Her mesleğin bünyesinde kendince avantajları ve dezavantajları olduğunu bildiğini farz ediyorum ey pişkin arkadaşım, o yüzden burayı es geçiyorum. Biz senin yaptığın işle ilgili olumlu ya da olumsuz bir eleştiride bulunuyor muyuz? Hayır, bulunmuyoruz. Neden? Çünkü yaptığın işten anlamıyoruz ve ilgilenmiyoruz. Elimiz işte gözümüz oynaşta değil. Kendi işimizle ilgileniyoruz. İnsanlara haset duymuyoruz. Bizi ilgilendirmeyen durumlarla bizde ilgilenmiyoruz. Yerimizi, haddimizi ve dengimizi biliyoruz. Bizimle alakalı şeyleri kendine dert edinme ukala kardeşim. Ezilirsin altında. Demedi deme. Ağzın cerahat saçacağına susta işinle ilgilen. Anlamadığın, bilmediğin bir işle ilgili yorumda bulunma ki, bari görüntüde alim süsü ver. Sağda solda onun bunun dedikodusunu yapacağına, karakterini terbiye etki biraz haysiyet kazan. *** Neyse uzatmamayım sevgili okurlar. Bu bahsettiğim güruh çok uzakta değil, elimizi sallasak dokunacak vaziyetteyiz. Sessizliğimiz, görmemezlikten gelmemiz, duymamazlıktan gelmemiz kendimize olan saygımızdandır. Zira karşımızda inilecek bir seviye dahi görmüyoruz. Ondan.