Konut üretimi devam ederse ülke büyür
İnşaat üretimi devam ederse ülke büyür- Hamdi BAĞCI- Yeni Meram Gazetesi
Sizin de bildiğiniz gibi, 2024 yılı verilerinde büyümenin yükünü inşaatın sırtlandığını görüyoruz. Tabi, inşaattaki büyümenin de asıl kitlesini deprem bölgesindeki inşaat faaliyetleri oluşturuyor, bunun dışında ülke genelinde baktığımızda ise mesela Konya’da inşaat sektörünün Türkiye geneli rakamlara göre oldukça durgun bir seyit takip ettiğini görebiliriz.
Verilere baktığımızda inşaatta hem bir büyüme hem de ülkedeki iç piyasa dinamiklerini de ciddi oranda etkileyecek bir durağanlık, hatta korkarım ki gerileme var. Bu da sektör paydaşlarını bir şekilde kaygılandırıyor. İnşaat piyasayı hareketlendiren dinamo sektörlerdendir. İnşaat durduğunda piyasa durur. Piyasa durmuyor, inşaat sektörünün deprem bölgesinde devam etmesi, bir şekilde ülke genelinde bir hareketlilik oluşturuyor ama sektör temsilcileri ile konuştuğunuzda sıkıntı oluşturan durumlarında var olduğunu bize ifade ediyorlar.
Sektörde ustaların, inşaat sektöründe çalışan insanların genelde deprem bölgesinde olmasının özellikle iş kaynağı noktasında bir sıkıntı oluşturduğunu ve ciddi bir maliyet artışını beraberinde getirdiğini, bununda sektörde en önemli sorunlardan biri olduğunu belirtelim öncelikle ama tabi sadece sorun bu da değil, bunu da yazayım.
Geçen ay da yazmıştım, en son büyüme verilerinde ülkemizde inşaat sektörünün büyümeyi sırtladığını görmüştük. İnşaat sektörü %9,2 oranında büyümüş görünüyordu. Tabi bu da aslında Konya gibi şehirlerdeki inşaatlardan değil de deprem bölgesindeki yoğun inşaattan kaynaklanıyordu.
Bu noktada zaten bir daralma görülüyor. Burada bir de şöyle bir sıkıntı var, bu ekonomik kriz süreci başlamadan, enflasyonist yapı piyasayı tamamen kontrolü altına almadan önceki verilerde konut satışlarının büyük bir bölümünü sıfır konutlar oluştururdu, insanlar sıfır konut projelerine yoğun ilgi gösteriyorlardı, çünkü alabiliyorlardı, son birkaç yıldır ne yazık ki sıfır evlerdeki satış düştü, bunun yerini eski konutların satışı, el değiştirmesi aldı. Bu da piyasada konut sektörünün oluşturduğu dinamizmi ortadan kaldırmış oldu. Deprem bölgesi dışındaki kentlerde inşaat üretmek eskiye oranla zaten ciddi maliyet anlamına geliyordu, buna bir de orta düzeyde gelir standardına sahip insanların gelirlerinin çok önemli kayıplar vermesi eklendi. Çimento, demir gibi birçok kalemde, sektörün tabiri caizse anasını ağlatacak fiyat hareketlilikleri de sıkıntılara eklenince konut üretimi düştü. Bu da bin bir emekle inşaat yapmaya çalışan inşaat sektörü açısından ne yazık ki yıkıcı etkisi oluyordu.
Fakat sektör paydaşları ile son günlerde yaptığım görüşmelerde ilginç bir şekilde havanın değişmiş olduğunu görüyorum. Sektör paydaşları 2025’ten çok umutlular. En son Konya Müteahhitler Birliği Derneği (KOMÜT) Yönetim Kurulu Başkanı Adem Bulut’un geçtiğimiz pazartesi yaptığı açıklamalar da bunu teyit eder mahiyette. Öncelikle şunu belirtelim, Adem Bulut Başkanın açıklamalarını detaylıca incelemeye çalıştım. Şunu çok net söyleyebilirim, inşaat sektörü çok doğru bir noktada duruyor, konunun olumsuzluğuna sektörü teslim etmiyorlar ve çıkış yolları arıyorlar, fikirler geliştiriyorlar, bunu da ilgililere iletiyorlar. Bu doğrusu beni sevindirdi.
Sektör umutlu olursa inşaat üretirler, inşaat üretilirse hem piyasa canlanır hem konuttaki şişirme rakamların önüne geçilir ve konut ihtiyacı olanlar rahat konut edinebilirler. Ben zaten Konya’da, sıkıntılı, yorucu bir süreç olmasına rağmen bir konut üretme mücadelesini takdirle takip ediyordum. Adem Başkan, son dönemlerde inşaat maliyetlerinde ve gayrimenkul fiyatlarındaki artış durağan hale geçerken arz-talep dengesinden dolayı gayrimenkul fiyatlarının düşük seviyelerde seyrettiğini ifade ediyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yayımlanan 'İnşaat Maliyet Endeksi, Kasım 2024' raporuna göre, inşaat maliyet endeksi 2024 yılı Kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 0,04 artarken bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 35,93 artmış. Bu da son 3,5 yılın en düşük seviyesine tekabül ediyor. Çok rahat genel dengeleme sürecine girilmeye başlandığını görebiliyoruz.
Adem Bulut Başkan, yatırım alanı arayan yatırımcıları da konut sektörüne çağırıyor ve “Konya’da konut sektöründeki satış rakamlarına baktığımızda eylül ayında geçen yıla göre yüzde 37,3, ekim ayında yüzde 76,1 ve kasım ayında 63,6 artış görüyoruz. 2024 yılının son çeyreğinde artan satış rakamları bizi önümüzdeki yıllar için umutlandırıyor. Artan rakamlar konut sektörünün güvenli bir yatırım alanı olduğunun kanıtı. Baktığımız zaman satış rakamları da hala eski maliyet üzerinden veriliyor. Her ay ortalama yüzde 2’lik bir maliyet artışını düşünürsek fiyatlar makul seviyelerde. Bu konjonktürde ev almak için en doğru zaman diyebiliriz” diyor.
Konya’nın da konut projeleri anlamında ülkemizde pozitif ayrıştığını söyleyebiliriz. Konya’daki konutlar açısından yapım, projelerin planlanması, yapılan konutların yeni nesil bütün artamları taşımaları Konya’nın konut konusunda öne çıkmasına neden oluyor. Bu noktaya işaret eden Başkan Bulut, açıklamasında “2 yıl önce yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremleri bize bir kez daha yapıların doğru yapımının önemiyle birlikte deprem gerçeğini hatırlattı. Konya bu anlamda depreme dayanıklı yapısıyla güvenli bir şehir. Artan nüfus ve yatırım potansiyelinin yanında sanayi alanındaki gelişmelerde Konya’nın yatırım için doğru bir adres olduğunu gösteriyor” ifadelerini kullanıyor.
Bu arada konut alacakların biraz acele etmesi önemli. Bu konuyu da Adem Başkan şu ifadelerle anlatıyor: “Son 3 yılda yüksek maliyet artışlarından dolayı konut üretim adedi her geçen yıl daha da azaldı. Önceki yıllarda villa ve bazı konut projelerinde yüzde 10-20 arası bir köpük vardı. Bu köpükteki marj geri geldiği gibi son 1.5 yılın ortalama maliyet artışı olan yüzde 80 kısımda fiyatlara yansıtılmadı. Konut üretim ve arz piyasasındaki durum, konut alıcılarının gelirlerinin konut fiyatları oranında artmaması, nakit birikimi olanların yüksek banka mevduatına yönelmesi ve konut kredi oranlarının yüksekliği gibi sebeplerden dolayı arz tarafının geri durmasından talep gerilemesi oldu. Bu durum gelecekte konut fiyatlarına yüksek oran artışları olarak yansıyabilir.”
Neticede dostlar, sektör karamsar değil, kendini krizlere teslim etmemiş ve büyümeye devam edecek. Burada iki konu da elbette önemli, onların da altını çizelim. Bunlardan biri orta gelir kuşağının konut edinebilme kabiliyetine tekrar kavuşması ve bununla birlikte de deprem bölgesi dışındaki şehirlerde konut alanında yaşanan daralmaya yönelik spesifik tedbirlerin alınması. Sektör, devletimizden arsa üretimi noktasında katkı bekliyor.
Konu önemli bir konu, eğer inşaat sektörü üretime devam ederse unutmayalım, ülke büyümeye devam eder. Sektöre buna göre bakmak çok kıymetli. Sizce de olması gereken bu değil mi?
-
Henüz yorum yapılmamış.İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.