KONYA KIYAS EDİLMEZ

Tarihi, kültürü, yüz yıllık yapıtları, havası, suyu ve daha birçok farklılığı ile içinde yaşayanı da ziyarete, gezmeye geleni de kendine hayran bırakan şehir Konya.
Her ne kadar içinde yaşayanlar olarak zaman zaman serzenişlerimiz olsa da insan şehrinden uzaklaşıp tekrar döndüğünde daha iyi anlıyor kıymet ve değerini.
Tabi bu istek ve beklentiler doğrultusunda zaman zaman farklılık gösteriyor olsa da şehir anlamında şehirciliğin en kaliteli haliyle icra edildiği şehir olmaktan en ufak bir şey kaybettirmiyor.
Aslında Büyükşehir Belediyesinin ‘Konya Modeli Belediyecilik’ mottosundan baktığınız zaman Konya’nın gerek belediyecilikte gerekse de şehircilikte diğer şehirlerden hep ileride olduğunu görebilirsiniz.
Elbette ülkemiz sınırları içinde yer alan her şehrimizin ayrı özellikleri ve güzellikleri vardır ve bunlar yaşandıkça var olmaya da devam edecektir ancak benim altını çizdiğim konu bu güzel ve özel şehirlerin hizmet anlamında da güzellikleri yaşatması adına, hizmet edenlerin layıkıyla hizmet etmesidir.
Konya’nın dışına çıktığımızda diğer şehirlerin kıyasını çok daha rahat yapabilmek mümkün. Bunu sadece bizler değil Konya dışından şehrimize gelenlerde de görebiliyoruz.
Bugün birçoğumuzun misafirlerinin şehrimizin geniş yollarından, temizliğinden, yapılaşmasından ve birçok farklılıklarından dem vurduğuna şehit olabiliyoruz.
Öncelik olarak daha şehre girerken görülen geniş girişlerin yanı sıra düzen ve akıcı trafiği örnek göstermek mümkün. Bunun yanı sıra her 30-40 km’lik mesafede "dur -kalk"ların olmadığı bir çevre yolundan, gideceğiniz güzergaha akışınızın da sağlanıyor olması hiç şüphesiz misafirlerin beğendiği ayrı bir özellik olarak kulaklarımıza yansıyor.
Ancak bu detayı birçok şehirde görmek mümkün değil, hem girişleri hem alt ve üst geçitsiz bol ışıklı ve ayrımlı yolları ile âdete yol işkencesine dönüşen seyahatler daha girişte insanı bezdiriyor.
Şehir içine girdiğinizde de yaşadıklarınız işkencenin devamı niteliğinde oluyor. O beldenin belediyesi hiç mi düşünmez hiç mi vatandaşın bu eziyetini görmez diye sormadan da kendinizi alamıyorsunuz.
Yollarından, temizliğinden, vatandaşa yapılan hizmetler ve şehrin daha yaşanabilir hale getirilmesine kadar büyük bir yelpazede değerlendirilen farklılıklarda yaşadığımızın şehrin ayrıcalığını görmek mutluluk veriyor.
Mevcut hataları eksikleri coğrafi durum ve teknik imkanlara göre değerlendirerek serzenişte bulunmakta ayrı bir konu tabi, özellikle trafik konusu büyük bir detay tutuyor.
Benim bu konuyla alakalı her zaman söylediğim ‘Sorun trafik değil bilinçsiz sürücüdür’ Şehirde ne kadar geniş yol olursa olsun ne kadar akıcı güzergah olursa olsun eğer sürücü bilinçsiz ve yetersizse o yol köy yolundan farksız gelir. O nedenle geniş ve akıcı güzergah yaşadığımız şehirdeki belediyenin hizmet konusu olurken onu kullanırken bilinçli kullanmak ise bizlerin konusudur.
Burada siyasi bir yön belirlemiyorum, burada sadece hizmetin vatandaşa olan kısmını anlatmaya çalışıyorum. Yani parti görüş vs. gibi tarafsal bir bakış açım olmadan bu konuyu paylaşıyorum.
Dolayısıyla yazının başında da belirttiğim gibi diğer şehirleri görünce Konya’nın hiçbiri ile kıyasının söz konusu olmadığı hatta olamayacağının altını çiziyorum. Bunu ifade ederken de parantez içinde belirtiyorum ki istek ve beklentiler istisna…
Kalın sağlıcakla.