OPORTUNİST SELEFİLİK

Bu köşede seri halde yazmaya çalıştığım son dört yazının sonuncusu olsun diye bu yazıyı kaleme alıyorum. Serinin ikinci yazısında şöyle bir paragraf yer alıyordu.
"Son olarak devrimin lokomotifi olarak görünen, ismi o şekilde duyulan HTŞ hakkında da birkaç söz ederek yazıyı bitirmek istiyorum. Bilindiği gibi HTŞ terör örgütleri listesinde olan bir yapı. Selefi/cihadcı bir karaktere sahip olduğu biliniyor. Ama "devrim" süreci veya bir başka deyişle rejimin devrilmesi sürecinde bilindik karakterini yansıtan her türlü eylem, söylem ve görüntüden özenle uzak durdu. Doğrusu bunu da başardı. Benim için dikkat çekici bir durumdu. Buna oportünist selefiik diyorum. Selef akidesi ve cihadcı selefi ideoloji hakkında da müstakil yazılar yazmak gerekiyor. Nasipse denemek isterim."
Bugün (bir köşe yazısı ölçeğinde ne kadar yapılabilirse) selefi ideolojinin güncel evrimini irdelemeye çalışacağım.
TDV İslam Ansiklopedisine göre selefiyye "İtikadî konularda Kur’an ve Sünnet’in lafzına bağlı olan ve te’vili kabul etmeyen ekol." tanımlanıyor.
Selefîliğin sistemleşip bugünkü görünüşüyle bir akım haline gelmesi sonraki dönemlerde ve özellikle İbn Teymiyye zamanında gerçekleşmiştir. Deniliyor.

Modern dönemde selefilik Suudi Arabistan da ortaya çıkan Vehhabi'lik ten de etkilenerek literal ve katı lafızcı kapalı bir ideolojiye dönüşmüştür. Mısır İhvan-ı Müslimin hareketi gibi nisbeten ılımlı akımların selefi ideolojiyi esas almasına karşın El Kaide gibi radikal oluşumların da aynı damardan beslendiğini tesbit etmek ilginçtir.
Günümüz selefi akımlarının öne çıkan ve toplumları doğrudan etkilemeye yönelik düşünce ve görüşleri yaklaşık olarak şöyledir.
Demokrasi küfürdür. Oy vermek şirke düşmektir. Çocuğunu okula göndermek şirktir. Tağutu reddetmek farzdır, bunu yapmamak küfürdür/şirktir. Tağutun mahkemelerine gitmek şirktir. Böyle uzayıp gider.
Bütün bunları oturttukları zemin onlara göre Kuran ve sünnettir. Ve özel adı "tekfir fıkhı" dır.
Bunlar benim ithamlarım değil internet ortamında özellikle youTube’ta mebzul miktarda yayınlanan videolar da mevcut olan şeylerdir.
Bu oldukça kısa bilgilendirmeden sonra Suriye'de yönetimi ele geçirdiği anlaşılan veya en azından başat güç olarak görünen Selefi HTŞ örgütünün sergilediği ılımlı/rasyonel/uzlaşmacı/çoğulcu ve neredeyse "demokrat" tavırlar gözlemlenmeye değer tavırlardır.
Oy verdiği için, çocuğunu okula gönderdiği için, medeni kanuna göre evlendiği için, tağutun mahkemelerine gittiği için vd. insanları önce "müşrik" ilan eden daha sonra imkan ve fırsat bulursa tevbe suresinin 5. ayetine göre infaz etmeyi farz/görev kabul eden bir düşünce Suriye'de nasıl böyle davranabiliyor.
Ben iki ihtimal üzerinde duruyorum.
Birincisi esaslı bir "takiye" ikincisi esaslı bir dönüşümdür.
Birinci ihtimal yani "takiye" varsa pek yakında kokusu zaten çıkacak demektir.
İkinci ihtimal yani esaslı dönüşüm varsa bu çok ama çok ilginç bir süreç olacaktır. Tarihe tanıklık edeceğiz demektir. İkinci ihtimali yüksek olasılık olarak gördüğüm için yazının başlığını "Oportunist Selefilik" olarak belirledim. Sözlükte oportunizm şöyle tanımlanıyor.
"Oportünizm, fırsatçılık ya da çıkarcılık, Olaylardan bencil avantajlar edinen bilinçli politika ve uygulamadır. Prensiplere ve diğer bireylerin karşılaşacağı sonuçlara asgari önem verir."
Taşkentlizade Hacı Mustafa Efendi'den bir fıkra nakledeyim tam yerine denk geldi kabilinden. Yanlış anlaşılmasın sonuçta bir fıkra bu.
Padişah bir bektaşi ve bir de hoca ile sohbet ediyormuş. Bektaşiye sormuş, içki, şarap var mı? Eh, var padişahım, kadın kız işleri var mı? Eh, var padişahım. Anlaşıldı, bektaşiye bir kese altın verin. Sonra hocaya dönmüş, hoca efendi içki şarap var mı? Zinhar padişahım yok, peki kadın kız işleri var mı? Haşa padişahım yok. Anlaşıldı. Hoca efendi ye bir altın verin. Hoca şaşırmış, bu nasıl iş padişahım diye sual eylemiş. Padişah bilge tabi, demiş hoca efendi bektaşinin masrafı çok onun için ona fazla verdim.
Bazıları belki de bektaşi olmaya karar verdiler. Bilemeyiz…