Konya
°C
Yeni Meram

MİLLİ EĞİTİM’DE 2. YARI YIL

MİLLİ EĞİTİM’DE 2. YARI YIL- Mehmet HANÇERLİ- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
05.02.2024 00:45
04.02.2024 12:11
0
2048
ABONE OL

Eğitim ve öğretimde birinci yarı yılı bitirdik, yavrularımız 15 günlük tatilin ardından bugün ikinci yarı yıla başlayacaklar. 11 Eylül 2023 tarihinde başlayan maratonun birinci nefes arasından sonra yarı yıl tatili ve Haziran 2024’e kadar devam edecek olan bir eğitim ve öğretim sezonuna girdik. Bu sefer sadece öğretim sezonu demeyelim, eğitim de ilave edelim.
Genel eğitim ve öğretim durumumuza el attığımızda Konya nüfusumuz ilçeler dahil 2 milyon 296 bin 347 iken ilk ve orta dereceli okullarda eğitim gören öğrenci sayımız 484 bin 500 kadar. Öğrencilerimiz 2 bin 221 okulda eğitim ve öğretim görüyorlar. Burada en dikkat çekici durum nüfusun yüzde 21’i ilk ve orta dereceli okullarda okuyor. İster istemez bu düşük oran, insanın aklına yaşlanıyor muyuz sorusunu getiriyor. Son yıllarda zaten ihtiyaç olmadığından sanırım yoğun bir okul ya da derslik yapımı da yok, öğretmen atamaları da minimuma düşmüş durumda.
Ülkenin kalkınmasında ve muasır medeniyetler seviyesine çıkmasında en önemli unsur, eğitim. Ezbere dayalı olmayan, deneysel, lüzumu olan bilgilerin genç beyinlere yüklenmesi. Öğrencilik yıllarımızda her sene öğretilen Mondros Mütarekesi’nden zihninde 2-3 madde kalan var mı? Mühendise yüklü tarih bilgisi ya da edebiyatçı öğrencilere sayısal derslerin yüklenmesi ne kadar doğru olabilir ki?
Okullarda bence en önemli unsur, okulun idaresi. Tatlı sert bir idare, birikimli öğretmenler ve başarıya odaklanmış bir okul idaresi. Mükemmel bir müdür, iyi bir orkestra şefi gibi bir ahenk içerisinde, disiplini elden bırakmadan, klasik öğretilerin dışına da çıkarak başarıya odaklanmaları.
Okulların olmazsa olmazı eğitimdir. Ülkesini seven insanların yetiştirilmesidir. Öğretim ise günün şartlarına uygun bir şekilde önce öğretmenlerin kendini yetiştirmesi ve akabinde de bu bilgilerin öğrencilere aktarılmasıdır. Hep disiplinden bahsediyoruz ancak başkada çaresi yok gibi. Bizim dönemimizin ebeveynleri okula elinden tutup götürdükleri yavrularını, “eti senin kemiği benim” mantığında teslim ederlerdi.
Ya şimdi? Saygıdeğer velilerimiz bölge ve idare mahkemelerini çok iyi biliyorlar. Öğretmen kardeşlerimizin bir inisiyatif kullanma yetkisi yok ki! Yazılı notlarında dahi idari mahkemede yazılı kâğıt okutulabiliyorsa, düşünmek gerek. Eskilerin hiç hatası yok mu? Eski uygulamalardaki dayak, hakaret ve küçük düşürme uygulamalarının ele alınır bir tarafı yok ki!
Zaten bilen bilir bir okula gidildiğinde öğrencilerin oyunları, bahçe düzeni okul içi ve dışının temizliği, öğretmenler odası ve onlarca kıstas okulun idaresinin açık birer aynasıdır. Amiyane tabiri ile “salla başı, al maaşı” zihniyetiyle çalışan bir okul idaresi ile bir yere varılamaz, varılamamıştır da.
Bazı okul müdürlerimizin şahsi gayretleri, müdür yardımcılarının da ona ayak uydurması sonucunda okullar her yönüyle mükemmel bir eğitim öğretim yuvasına, yaşam alanına dönüşüveriyor.
Çocuk oyun alanları, spor salonları, park ve yeşil alanları ve peyzaj çalışmaları ile muhteşem idareler var. Kaldı ki okul ile yapılacak olan harcamalarda devlet okullarının yanında, zaten karşılanıyor. Fiziki düzenlemeler ve iç dizaynlarda, bahçe düzenlemeleri ve kapalı alan yapımlarında belediyeler okulların yanında. İstedikleri misliyle yapılıyor.
Okul müdürü ve idarenin görevi bir okulun görselini güzelleştirmek ve öğrencilerin beynini de gerekli bilgilerle donatmaktır. Buna bir de görgü kuralları ve eğitimi eklerseniz tadına doyulmaz.
Geleceğimizin teminatı, ülkeyi emanet edeceğimiz, göz bebeğimiz yavrularımıza emek veren, sabırla onların dertleriyle ilgilenen eğitim camiasına teşekkür ediyorum. Saygı ve sevgilerimizi iletiyoruz.
Rahmet-i Rahman’a ulaşan yazar Alev Alatlı’nın bir sözü ile bitirelim:
“Bu ülkenin insanlarına bu ülkeyi sevdirin.”
Saygılarımızı sunuyoruz.

HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.