Yalan dünya, her şey bomboş mu acaba?

“Yalan dünya her şey bomboş Hancı sarhoş yolcu sarhoş” Demiş, Yıldırım Gürses sayın okurlar. Sizce de öyle midir? Her şey bomboş mudur? Dünya yalan mıdır? * Büyük ihtimal, Yıldırım Gürses’in kaleminden, kafası güzel ve fazla melankolik bir ruh halindeyken döküldü bu dizeler. Şair, şiirinde, ruh halini ve içinde bulunmuş olduğu dönemin kadın erkek ilişkilerindeki çıkmaz sokakları yansıttığı belli. Ayrıca, platonik duyguların arabesk düşüncelerle harmanlanıp, üzerine biraz da kavuşulması zor aşk nağmelerinin ekilip tam da dönemin insanının ruh yapısına uygun üretilmiş ve tüketilmiş bir şarkı. * Sizce de öyle mi? Şairin dediği gibi bu dünya yalan mı, her şey bomboş mu? Dünyaya gelişigüzel serpilmiş başıboş insan tanecikleri miyiz? * Ben buna katılmıyorum sayın okurlar. İçinizden ‘Ne de öküz bir adammış, alt tarafı bir şarkı’ dediğinizi duyar gibiyim. Ama… Ben size de katılmıyorum sayın okurlar. Sonuçta, insanın benimsemiş olduğu düşünceler ve sahip olduğu duygular, dünyaya bakış açısını ve yaşam tarzını şekillendirir. Bundan dolayıdır ki bu tür arabesk ve melankolizmin tavan yaptığı şarkıları, her ne kadar sadece zevk aldığımızı iddia ederek dinlesek de maalesef içimizde,  bilinçaltımızın derinliklerinde karamsarlık tohumları ekiyor. Ve… Hayat felsefemiz, ağır ağır, yavaş yavaş, ilmek ilmek bu şekilde işleniyor. Farkına varmıyoruz. Ve, nihayet bir kriz döneminde ruhumuzun derinlerindeki bu karamsarlık tohumları yeşeriyor, kontrolü elden kaybettiğimiz gibi çuvallamamız bir oluyor. * Kısacası bizi biz yapan, duygu, düşünce ve beğenilerimizdir değerli okurlar. Şimdi, en sevdiği yerin mezarlıklar olduğunu söyleyen birine ‘çok hayat dolusun’ diyebilir miyiz? Zorlasak bile diyemeyiz. * Dünyayı yönlendiremeyiz sevgili okurlar. Ama Düşüncelerimizi, beğenilerimizi ve duygularımızı biz şekillendiririz. Dolayısıyla biz kendimizi ne kadar pozitif şekillendirirsek, hayata bakış açımızda pozitif olacak ve o zaman dünya bir anlam kazanacak, o zaman bir amaç sahibi olacağız.