Konya
°C
Yeni Meram

KİTAP TANITIMI: FÜTÜVVETNAME-İ BEKTAŞİYYE

KİTAP TANITIMI: FÜTÜVVETNAME-İ BEKTAŞİYYE- Adem ESEN- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
07.07.2023 01:56
06.07.2023 14:00
0
1501
ABONE OL

“Fütüvvetname-i Bektaşiyye” adlı yazma eser 1853 tarihlidir. Bektaşilik ve fütüvvetname anlaşılması açısından önem taşır. Eseri Muhammed b. Alaüddin el-Hoyi metne geçirmiştir. Son haliyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kütüphane ve Müzeler Müdürlüğü tarafından 2022 yılında yayınlanan (H. Türkmen ve İ.Dağdelen’ın yayına hazırladığı) orijinal sayfa ile Latince transkripsiyon karşılıklı sayfalarda basılmıştır. Bu yazmanın Babagân Bektaşiliğine ait olduğu belirtilmiştir.
Bilindiği gibi fütüvvetnameler tasavvufi metinlerdir. Ahiliğin kurucusu Ahi Evran ile Hacı Bektaş-ı Veli el-Horasani yakın irtibatı olmuştur. Bektaşilik de erkan ve adab açısından ahilik kurumlarından etkilenmiştir. Bu kapsamda ikrar etme, yol atası ve yol kardeşi edinme törenleri, kuşak, hırka, tac gibi kıyafetlerde iki zümre ortak semboller benimsemiştir. Türk tasavvuf geleneğinde Hazreti Ali ve Ehli Beyt sevgisi eksenli motifler ortak değerlerdir. Bu eserdeki en önemli özellik Şii unsurlarıdır, yani Caferiyye mezhebine mensup olunmasıdır.
Eserin başlangıcında müellif, Allah’a hamd, Peygamberimiz Muhammed Mustafa’ya salattan sonra fütüvvetnameyi yazma sebebini açıklar.
Eserden istifade edilmesini arzu ettiğini Peygamberimizden naklen şu sözle açıklar: “Hikmeti na-ehle vermek zulümdür ve ehlinde gizlemek dahi zulümdür.” Kitapta peygamberler tarihi yer almakta, Adem’in Havva ile cennetten çıkışı, Şit, Nuh, İbrahim (as) dönemlerinden bahsedilmektedir. Sahabe hakkında da Ebu Bekir, Ömer Osman’ı peygamberimiz kardeş yapması, Ali için de “sen benim dünya ve ahirette has kardeşimsin” yer almaktadır.
İlk insan Adem’den peygamberlere, onlardan peygamberimiz Muhammed Mustafa’ya ondan Hazreti Ali’ye kuşak bağlanması kitabın esas konusudur. Buradaki usul ve erkan yer alır.
Hazreti Ali’nin Selman-ı Farisi’ye kuşak bağlaması, onun elli beş meslek erbabına kuşak bağlaması ve bunların adları ve sanatları-zanaatları sıralanmaktadır. Bunların sayısı 55’tir.
Esnaflığa ve üretime tasavvufi ve ahlaki bir önem atfedilmektedir. Risalelerde, yenilen ve içilenler de yer aldığından yaşanılan dönemdeki sosyal hayat hakkında bilgiler vardır.
Esnaf teşkilatındaki meslekler, pirleri ve kabirleriyle beraber verilmektedir. Belki de kabir ziyaretlerinin önemi buradan gelmektedir.
Bu tür eserler birçok sahayı ilgilendirir. Tarikatlar, mezhepler gibi inanç konuları kadar tarih ve yaşanılan çevrenin iktisadi ve sosyo-kültürel hayatıyla alakalı bilgiler yer alır. Bu açıdan konu ile ilgilenenlere tavsiye ederiz.
Konunun hadis ve ilgili ilimler açısından değerlendirilmesi ayrı bir konudur. Ama her dini görüş kendi kaynaklarıyla değerlendirilir. Günümüzde bazı Avrupa ülkelerinde sadece siyasi gerekçelerle Bektaşiliğin İslam dışı bir inanç gibi gösterilmesinin ne derece köksüz bir girişim olduğunu bu kitap gayet açıkça ortaya koymaktadır.
Osmanlıca yazmadan Latin harflerine ile Arapça metinleri (daha çok ayeti kerimelerdeki) çevirilerde gayet hassas olunduğu müşahede edilmektedir. Kitabın baskısı da o denli ihtimamla yapılmıştır. Emeği geçenleri tebrik ederiz.
“Levh-i cephende ezel kim he ne takdir etti Rab / Kavl-i hatada şeyh-i âtâda böyle bir tûl-ı emel
Gelir başına elbet bin ü bir ba hayr u şer / Kul beşer insan şaşar işler düşer dörder beşer
Sarp kayalı yerde gâh at düz yürür ana eser / Gâh düz yerde yürüyüm der iken sürçer düşer”
Hünkar Hac-ı Bektaş-ı Veli el-Horasani

HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.