NECİP FAZIL KISAKÜREK ANMA PROGRAMI

Mütefekkir, sultan-ı şuara Necip Fazıl Kısakürek (1904-25 Mayıs 1983) vefatının 40’ncı yılı münasebetiyle İstanbul Atatürk Kültür Merkezinde 11 Haziran günü bir anma programı yapıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığının desteğiyle NFK Kültür ve Araştırma Vakfının düzenlediği programa Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı. Kendisinin gençlik döneminde Üstad’la birçok defa bir araya geldiğini, hatta programlarında takdimcilik yaptığını belirterek, onun idealist neslin yetişmesindeki rolünü anlattı. Üstadın en sıkıntılı, tek parti yıllarda dahi, milli duruşun temsilcisi olduğu, buna karşılık sanat ve edebiyat dünyasından bazılarının nasıl kendisine cephe aldığını belirtti. “Ayasofya Açılacak! Ayasofya Açılacak” diye haykırdığını ve bunun da kendisine nasip olduğu için Sayın Cumhurbaşkanı hamd ettiğini belirtti. Cumhurbaşkanı, Üstad’ın en büyük muhalefet yaptığı siyasi grubun CHP olduğunu da vurguladı. Konuşmanın sonunda Üstad’ın ailesi Sayın Cumhurbaşkanına Sakarya Şiirinin orijinalini hediye olarak takdim etti.
Program başlangıcında belgesel film gösterimi oldu. Sonra da sanatçı –yeni İstanbul Milletvekili Yücel Erzen NFK besteleri konseri vermiştir. Konserde Üstad’dan Kaldırımlar, Şarkımız Bizim, Canım İstanbul, Mansur ve Sakarya Türküsü şiirlerini seslendirmiştir.
Teknolojiye ayak uydurmak daha doğrusu ona köle olmak değil, onu sanat ve kültür için istihdam etmek amacıyla NFK’nın vefatının 40., Büyük Doğu Mücadelesinin 80. Yılı olması nedeniyle programda öncekilere göre yenilikçi bir sergi açılışı yapılmıştır. “Bir Şiir Bir Hayat” sergisi ile Üstad’ın şiirleri ekseninde hayatına ve fikirlerine tanık olunması, katılımcıların beş duyularına hitap edilmesi, interaktif sergide ziyaretçilerin fikir ve his dünyalarına hitap edilerek Üstadın o şiiri yazarken içinde bulunduğu ruh halini yaşamaları sağlanmaya çalışılmıştır. Bu sergiye, bir tren vagonu ile başlıyorsunuz. Size mihmandarlığı tren kondüktörleri yapıyor. Elinize bir tren bileti veriliyor. İstanbul Ankara treni birinci mevkide üç kompartıman… Üstad Sakarya Türküsünü 1949 yılında böyle bir yolculukta yazmıştır. Buradan çıkınca, Sakarya Nehri üzerinden geçiyorsunuz, altınızda, zeminde ve sağınızda-solunuzda dijital alemde sular akıyor, duvarlarda şiirler… Buradan karanlık bir odaya geçiyorsunuz, sonra apaydınlık, bembeyaz, yerlerde kefenler olan bir oda ve duvarda üstadın şu dizesi: “Bana kefendir yatak, sana tabuttur havuz; Sen kıvrıl ben gideyim. Son Peygamber Kılavuz”.
Daha sonraki odada Üstadın özel bazı eşyaları, sonraki salonda dijital ortama aktarılmış eserler, Üstad’ın bizzat çekimini yaptığı filmler… Burada yine kendi sesinden “Ayasofya Açılacak! Ayasofya Açılacak!” nidaları…
Bursa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları “Bir Adam Yaratmak” tiyatro gösterimi yaptı.
Bu etkinlik kapsamında Üstadın 40 eseri de yeni baskısı yapılmış, bunlar katılımcılara hediye edildi. Üstadın oğlu Mehmet Kısakürek’in tertip ettiği Ruh Hayatım Agoraya Doğru kitabı, üstadın 1904 yılında doğumundan Büyük Doğu’yu çıkarıncaya kadar otobiyografisi nitelinde bir kitap…
“Bir gün Mustafa Şekip’e sormuştum:
-Sen öldükten sonra senden ne kalacak?..
Bir köşede pinekleyen, nasırlı ve çarpık ayaklarının şeklini almış iskarpinlerini göstermişti:
-Bunlar kalacak!
Ne kadar yalnızız, ne kadar yalnızız! İşte bu yalnızlığı kökünden giderici ve büyük visale erdirici yol…Onun ilk çilesi içindeyim.”
Hala Üstad gençliğin rehberi… Gençliğe özgüven aşılayan, onları tahribe değil ihyaya, milletin özüne dönmeye yönelten Üstad’ın şanına layık bir program olmasından dolayı emeği geçenleri tebrik eder, anmaya vesile oldukları için teşekkür ederiz.
Üstadın kitaplarını lise ve üniversite yıllarımızda takip etme imkanı bulmuştuk, Konya’ya geldiğinde de konferanslarına gitmeyi… Kendisini ziyaret etmek imkanını da 1981 veya 1982 yılında Mahmut Toptaş hoca (daha sonra Mahmut Hoca Ayasofya’nın kıble tarafındaki eklentisi ibadete açıldığında görevli ilk imam oldu) ile evinde ziyaret ederek elini öpmek ve bize ikram ettiği sigara böreklerini yemek ve çayını içmek nasip olmuştu. Allah rahmet eylesin.